En karanlık düşüncelerin kafanı kurcaladığı bir zaman da gelir bulur seni. Hayattan ümidini kesmişsindir. Elinde sigaranla bir köşede ölümü beklerken sessizce, birden her şeyin olur. Tekrar hayata dönersin, yaşamak için umudun olur.
Mutluluğu bulursun onda ya. Hayattan zevk almaya başlarsın. Aşk sarhoşu olmuşsundur artık. Alkolü, sigarayı unutursun. Başını döndüren gözleridir artık. Dedim ya kardeşim mutluluğu onda bulursun.
Tüm doğruların yalan olmuştur artık, tüm yalanlarınsa doğru. Hayatını alt üst eder bu duygu. O karanlık düşüncelerden kurtulursun. Geçmişi siler atar, geleceği umursamazsın. Gözün görmez hiç kimseyi her yüzde onu ararsın.
"Bir yağmur damlası gibidir elinden kayıp gidecek diye çok korkarsın."
Mutlusundur. O benimle olsun da gerisi mühim değil dersin. Sadece onu yaşarsın, hayat ondan ibarettir senin için.
Artık ona bağlanmışsındır. Kendini onsuz düşleyemezsin. Ben onsuz yaşayamam dersin.
Tam ona bağlanmışken, aldığın her solukta onu düşlerken tek edip gider seni. Sen ayrılmak istemezsin ama mecbursundur artık bitmelidir.
Aşk biter sonrası ayrılıktır. Giden emin ol ki çoktan unutmuştur seni. Yeni bir ilişkiye merhaba demiştir bile belki mutludur hatta onunla. O seni aklına bile getirmek istemez. Ama senin aklında hep o olur.
Geçmiş kavramı yeniden dolanmaya başlar kafanın içinde ve gelecek kaygıları sarar etrafını bir anda.
Peki ya şimdi ne olacaktır?
Ne olacağı mı var be abicim, terk etti gitti işte. Hayatın o olmuştu senin ve gitti. Artık yaşamanın ne anlamı var ki.
Hani o unuttuğun içki, sigara vardı ya. Tek dostun onlar olur. Her şey başa sarmıştır. Tek fark daha fazla acı, daha fazla gözyaşı.
Her gece ağlarsın be abicim, her gece yanarsın. O gelir aklına bir sigara yakarsın. Anılar, anılar, anılar, hiç aklından çıkmaz o güzel zamanlar.
Bir an bile kurtulamazsın o anılardan. O gitti ya mutlu bir gün yaşayamazsın. Hep o aklında olur. Sabah gözünü açarsın ilk düşüncen o olur, "keşke şimdi benimle olsaydı, keşke son kez de olsa görebilsem onu" gün boyu böylece devam eder bu. Gün batar ve bir karanlık gece daha. Evde duramazsın geceleri, soğuk hava yada yağmura aldırmazsın, o karanlık sokaklara atarsın kendini.
Yine bir sigara yakarsın. Biri biter bir tana daha yakarsın. O biter bir tane daha. Bir gecede kaç paket sigara içtiğin mi? Hiç belli değil.
O gecelerin çoğu yalnız geçer, dertleşebileceğin kimsen yoktur. Ama konuşacak birisine ihtiyacın vardır. İçinde birikmiş olan onlu düşüncelerden kurtulmak istersin. Yalnızsındır. Konuşabileceğin kimse yoktur. Bir de bu yakar adamın canını.
Sen farkında olmazsın ama zaman akıp gitmeye devam eder. Bir gece daha bitmek üzeredir. Bütün vücudun uyuşmuştur soğuktan. Artık eve dönmen gerektiğini düşünürsün. Çünkü bilirsin ki evde seni bekleyen bir kadın vardır. Annedir onun adı.
Zaten bütün gün ev işi olsun, çoluk çocuk dertleri olsun koşturup duran o kadın, ne kadar azıcık uykuya hasret de olsa uyumaz. Seni bekler sabaha kadar. Bunu bilirsin. Bu yüzden eve dönmek istersin.
Soğuk bir taraftan, yüreğinin acısı bir taraftan, içtiğin sigaralar bir taraftan bitkin düşmüşsündür artık. Yürüyecek gücü bulamazsın bacaklarında. Eve girdiğinde karanlık odalardan birinden bir ses gelir." Hoş geldin oğlum." İşte bunca acıya rağmen seni ayakta tutan sestir o ses.
Hiçbir şey söylemeden odana geçersin. Ve o karanlık odada sabaha kadar ağlarsın.
Ve güneş doğdu. Yaşamak zorunda olduğun bir hayatın var. Ama bu şekilde olmaz. Başkalarının bilmemesi gerekir bu durumu. Unuttu sansınlar istersin. Mutluluk denilen o yalan maskeni takarsın yüzüne. İşte bir gün daha başlamıştır. Mutlu görünürsün çevrende ki insanlara. Sürekli yalanlar söylersin. " Unuttum ben onu, umurumda mı?" dersin.
Gerçekler o maskenin ardında gizlidir. İçine gömmeye çalışırsın acılarını. Gözyaşlarını gizlemeye çalışırsın. Bazen öyle bir an gelir ki, düşer o maske yüzünden gün ortasında hiç olmayacak bir yerde mutsuzluk düşer yüzüne. Kaçarsın hemen oradan çünkü yalnız olman gerekir o an.
Birisi gelir yanına oturur. Başlar sorular sormaya. Anlatırsın acılarını ona, güvenilirse tabi. İçinde ki acı dolu duygulardan kurtulmak istersin. Başlar nasihat vermeye " Değmez, unut gitsin. Önünde uzun bir hayat var, geçmişi sil" der.
Evet önünde acı dolu uzun bir hayat vardır. Her gece ağlayarak, paketlerce sigara içerek, kadehlerce içki içerek geçecek olan uzun bir hayat. Hayat bile denmez gerçi ama neyse. Yaşayan bir ölüsündür sen. Mutlu gibi görünen ama acı çeken, insanların yüzüne gülümseyen ama her şeyden nefret eden, hayata tutunmaya çalışan ama ölmek için can atan.
Bu işte aşk, başta güzel bir duygu hayattan zevk aldıran, sonrası çok acı ölmek için can attıran. Düşünürsün tüm bunları, sonrada seni terk edip giden vefasızı. Başlarsın yazmaya, şiirlerinde saklıdır o vefasız, her satırında bir başka acı vardır. Her kıta da bir damla gözyaşı.
Ona karşı duygularını yazarsın o kağıda. Şiir yazmak seni rahatlatır. İçini dökersin çünkü mısralara, tüm acıların yazdığın şiir de saklıdır.
Haykırmak istersin dünyaya aşkını. Seviyorum ulan ben onu, çok seviyorum, istesin canım feda yoluna gibi sözcükler dökülür dilinden.
Ulan çok sevdin sen onu be. Anlamadı seni, anlayamadı. Senin hayatının hiçbir önemi yoktu. O mutlu olsun yeterdi. Onun mutlu olması, sana gülümseyerek bakması seni zaten mutlu ederdi.
O hiç sevmedi ki seni laf olsun diye beraber oldu belki. Bir eşya gibi kullandı seni. Maksat havalı olsun hanımefendi. Oyuncak oldun kullandı seni, daha iyisini bulunca da terk edip gitti. Eline bir geçse o çocuk, ağzını, burnunu kırsan ne güzel olur değil mi? O zaman anlar ve terk eder vefasızını. Yeniden senin olur değil mi? Sadece sana aşkım der, senin elini tutar sımsıkı, bir tek senin gözlerine bakar.
Maalesef öyle olmuyor kardeşim. O çocuktan ayrılır, bir başkasını bulur. Nereden bilebilirsin ki belki de ikisini bir idare ediyordur.
Böyle bir kız için değer mi kardeşim?
Evet, böyle bir kız için değmez, bunu sende bilirsin, bilirsin ama hiçbir şey değişmez. Ne kadar zor olursa olsun. Ne kadar hain olursa olsun fark etmez senin için. Sen yine seversin. İçinde küçük bir umut hep onu beklersin. Gelmeyeceğini bilirsin ama yine umut etmeden de olmaz. Çünkü umut etmeden yaşayamayacağını da bilirsin.
Ne tuhaf bir iş bu aşk...
Ölmek için can atarsın ama yaşamak için bir umuda sarılırsın. Onu severek sadece acı çekersin ama onun mutluluğu seni de mutlu eder.
Anlatmak istesem anlatamam aslında, kimse anlatamaz. Çok derin bir duygudur aşk.
Bu yüzden tek bir kelime ile açıklar herkes. Nedir bu acının sebebi dersin. Aşk derler. Bu cevap yeterli değildir hiçbir zaman. Ama sende bilirsin ki, aradığın cevabı kimse bulamaz.
Ağlarsın aşk derler, gülersin aşk derler.
Amasadece derler, hiçbiri gerçeği bilmezler...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ SATIR AYRILIK
PoesiaGitmek miydi marifet olan, yoksa kalmak mı?Beni bırak da, aklımdaki her zerrenin seni uykundan uyandıracağını da mı düşünmedin. Sana ait ne varsa silmek istiyorum. Aklım başka yüreğim başka.. Yapamıyorum. Sen karışmışsın yüreğime,sen olmuş orası, se...