İş Seyehati

33 6 6
                                    



Şu an ne mi oluyor?  Sevgili(!) patroncuğumla İzmir'e iş seyehatına gidiyorum. Ben size en baştan anlatayayım.

Sabah o kadar tatlı, yumoş uykumun arasına ısrarla çalan zilin sesiyle uyandım. Ahmet beydir diyerek vazgeçtim ama o kadar ısrarlıydı ki bir an kapıyı kıracak sandım. İstemeyerekte olsa kapıyı gittiğimde karşıma bir adet Ahmet bey durduğunda yanılmadığımı anlamıştım. Neyse yine aynı mevzu. Bir an düşündümde bende yüzsüzüm adamın kaçıncı kovuşu ama ben hala adamın evinde kalıyorum. Neyse durun siz daha bunla mı kalacak şimdi gerçekten iş ciddiye bindi. Adam polisi aradı ya. Dedikoduya gel. Düşünebiliyor musunuz? Evet sonra mecbur kapı dışarı oldum. Bavullarımı çıkarırken canım(!) patroncuğumun evime pardon kovulduğum evime doğru geldiğini gördüm. İlk başta bunun burda ne işi var demeden edemedim. Tabi geldiğinde sinirden köpürdüğünü görmemek aptallık zaten. Evet doğru tahmin dün gece beni arayan oymuş. Ben şok. Ama bilin bakalım neden acilen çıkan iş seyehatinden...
dün gece beni arayıp ulaşamadığı için gelmiş.

Ve şuan düşündüğünüz gibi hiç bir hazırlığım yok ve zamanımızda yokmuş öyle diyor beyfendiler. Onun için İzmirde alacakmışım gerekli elbiseleri.

Arabayı binip kapıyı kapattım. Şuan üzerimdeki olanlar gecedeki giydiğim şort ve tişört var. Ve bu utanç verici birde Arafın yanında berbat birşey. Şoför kapısının açıldığında Arafın olduğunu anlamak çok zor değildi. Onu umursamayarak camdan dışarı izlemeye başladım.

15 dakikadır yoldayız ve hiçbir diyalog geçmedi aramızda bu sessizlik ilk başta iyi gelsede şuan çok sıkıcı gelmeye başladı. Araf'a baktığımda direksiyonu ciddiyetle tutmuş kaşlarını çatmış arabayı sürüyor. Direksiyonu sıkarken parmaklarının bembeyaz olduğunu fark ettim. Birşeyler ters gittiği belliydi onun için. Amaaaannn bana ne. Ne hali varsa görsün bende sabah alamadığım uykunun devamını getiririm. Kafamı cama yaslayarak gözlerimi yumdum.

👑👑👑👑👑👑👑👑👑👑👑👑

7.5 şiddetinde sarsıldığımın farkına varsığımda aniden gözlerimi açtım.

"Ne? Deprem mi oluyor? Hayır ya ben daha sevdiğim beyle evlenecektim. İkiz çocuklarımız olacak böyle yumoş yumoş onla oynayacaktık."
Etrafıma bakındığımda yüzlerimizin arasında hiçbirşey kalmamış bana bakan Araf'ı gördüm.Mümkünse ben burdan özel güçlerim olarak kaçayım. O nasıl bakış öldürecek valla beni.

"Yarın toplantı var ve biz hala yola çıkamadık. Neden Nefes hanımın telefonları açmaması, birde 2 saattir uyandırma çabalarıma karşın uyanmaması"
diyerek karşımızda duran uçağa doğru ilerledi. Uçağa dikkatle baktığımda üzerinde büyük harflerle "ALTAY HOLDİNG" yazdığını gördüm. İlk başta şaşırmadım değil ama koskoca holding sahibi adam yani ne bekliyordun diyen iç sesime hak verdim. Arkasına bakmadan ilerlediğinde onu takip etmem gerektiğini anladım. Arabadan inerek onu takip etmeye başladım. Arka tarafa baktığımda siyahlara boyanan bir adamın arabayı çalıştırdığını gördüm. Dikkatle baktığımda adamın koruma olduğunu anladım. O demek oluyor ki bu adam Arafın.  Büyük tespit diyen iç sesime göz devirerek uçağa doğru ilerledim. Uçağa bindiğimde aslında dıştan çaktırmasamda korkuyordum. Daha önce bir kere uçağa binmiştim ve yanımda abim vardı. Anıları hatırlamak istemeyerek düşüncelerimden sıyrıldım. Koltuklara ilerlediğimde Araf'ın çoktan koltuğa yayılarak oturduğunu gördüm. Ben burda 3,5 çekerken nasıl bu kadar rahat olabiliyor ki. Yanındaki koltuğa oturduğumda ona bakmamaya özen göstererek koltuğa oturdum. Eğer zaten ona bakarsam adım gibi eminim ki benle korktuğum için dalga geçecekti.

'Kemerlerinizi bağlayın' duyurusu duyduğumda derin bir nefes aldım.hadi bakalım başladık. Uçak hafif hafif kalkışa başladığında dahada kasıldım. Havalandıkça benim kalbim daha hızlı atmaya başlıyor ve ellerim titremeye başladı. İçimde oluşan korku daha da büyüdüğünde elimi koltuğun kolluğuna koyarak sakinleşmeye başladım. Ama olmuyor. Elimin altında bir sıcaklık ve hareketlilik olduğunda baktığımda Araf'ın elini sıkarken bembeyaz ettiğimi gördüm.

GURURUN ESARETİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin