Özel Asistan

77 22 10
                                    

Boynuma koala gibi yapışıp öpmeye başladığında 5 sene önce kendine verdiğim sözü tutamayıp gözümdeki biriken yaşları bıraktım.

"Bırakın lan kızı"

Bu ses

Bu sesss!!!!!

ABİ???!!!!!!!!!

                ❄️❄️❄️❄️          

Kafamın içinde horon mu tepiyorlar, yoksa direk dansı mı yapıyorlar bilmiyorum ama çatlıycak galiba.
Uyanmak istemiyorum ama başımın ağrısı bunu müsade etmiyor.

Homurdanarak kafamı öbür tarafa çevirdiğimde başımın ağrısı daha bir arttı.

Lanet olsun!

Bu kadar ağrımak zorunda mı ki?!!!

Yataktan doğrularak kendime gelmeye çalıştım.

Dün akşam yaşadıklarım kesit kesit aklıma geldiğinde bir anda şaşırdım.

Ben odamdaydım. Evet evet odamdaydım ama en son duraktaydım.

En son abimin sesini duymuştum.

Emindim

O...

O

Abimdi.

Ben o sesi o tınıyı o sert, otoriter ve bir o kadar bana yumuşak olan tınıyı unutmam imkansız.

Unutmak istemiyorum. Zaten unutamamda.

Sonra başıma yediğim darbeden sonra birisinin beni kucağa aldığını hatırlıyorum gerisi koca bir karanlık.

Abime ne oldu?
Beni eve kim getirdi?
Evimi nerden biliyor?
Asıl soru evime nasıl girdi?!!!

Yine kendime sorulan ve cevabını ben bilemediğim cevaplayamadığım sorular. Her zaman aynısı olmuyor mu işte herşey aynı NORMAL.

Ama babam YOK
Annem YOK
Abim YOK

Benim bir AİLEM YOK

Bunları zaten biliyorum ama kabullenmek canımı daha çok acıtıyor. Gerçekten herşey çok normalmiş! Her zaman anne-baba sevgisini alamamış, ailesinden geri tek kalan abiside öldükten sonra insan baya bir yalnız hissediyormuş!..

Anneannem ve dedemde olmasa ben niye varım ki!!

Sabahları ne kadar güzel motive ediyorum ben kendimi böyle

Yataktan ayaklarımı boşluğa bırakarak düşüncelerimden sıyrıldım. Yoksa anneannemin sözüne dönecektim. Harbi ne de çok özledim onu...

Abimin o kadar sağlıklı ve güçlü dururken bir anda ölmesi beni ve onları çok etkilemişti. Ben hep dalıp gittiğimde
"Gız gızım düşün... düşün... boktur işin" derdi canım yaa..

Ha ben size bahsetmedim dimi onlardan.

Anneannem 74 yaşında. Hemen sinirlenen ama bir o kadar erken yumuşayan birisidir. Susmayı hiç sevmez sürekli konuşur yani anlıyacağınız konuşmayı çok ama çok sever. Bazen öyle bir durum gelir ki dedem onun o halinden şikayet etmeye başladıklarında kavgaya başlarlar. Ama onların ki ayrı bir kavga böyle anlık olup geçer sonra birbirlerine her zamanki aşk dolu bakışmalarına devam ederler.
Gezmeyide çok sever. Dedemle beraber mutlu bir aile tabloları var.

Dedem

Ahhh....

Deniz mavisini kıskandıracak renkte olan gözleri, sarı saçları, tombul tombul yanakları  ve tapılası yüz mizacı.Onu çok seviyorum. Hatta en çok onu seviyorum.

GURURUN ESARETİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin