SIZMA OPERASYONUM

131 1 0
                                    

- Kesinlikle yalnız kalamaz.

-Bencede.

Babam, annemle bana şaşkın gözlerle baktı.

-İyi de pazartesi ve salı yalnız kalamazsa, ne yapabilir ki?  Bence evde uslu uslu evde oturabilir.

-Bence oturamam.

Annem de hızla başıyla onayladı.

-Dün gece biz evdeyken neler yaptı... Karnen konusunda alacağın cezayı birazdan öğreneceksin.

Geçen sene başımıza neler geldi biliyorsun.

Aaaa! İşte buna kızarım. Geçen sene yaptığım hiç de korkunç değildi.

Annem ters ters bana baktı:"Reddedilmiştir."

-Annecim, tamam ben de evde kalmak istemiyorum ama böyle her seferinde geçmişle ilgili dosyaların önüme konması hiç de hoş değil.

Annem kaşlarını kaldırıp bana gülümser gibi yaptı.

-Ne yapayım kızım? Beynim bazı felaketleri unutamıyor.

Felaketmiş!

Geçen sene annemler evde yokken apartmanda ki çocukları bize çağırmiştim. Bunun neresi felaket? Sonra çarşı oyunu oynamak istedik. Ben kendi kıyafetlerimi odama yaydım ve pazarcılar gibi karıştıra karıştıra satma oyunu oynadım. Bunun neresi felaket?

Arkadaşlarımdan birine annemin, birine de babamın dolabını verdim. Onlar da benim gibi tüm kıyafetleri yerlere yayıp karıştıra bağıra satma oyununa başladılar. Kendi aramızda alışveriş yaptık. Aldıklarımizi gazete kağıtları na sarıp paketledik.

Ben pijamamın tek bacağını iki ayağımı sokup boşta kalan bacağı da önüme çevirerek Pazarcı önlüğü yaptım. Paraları oraya sokuyormuş gibi yaparak yrtıcılığımı kanıtladım ama takdir edilmedim.

Annem akşama eve gelip de bizim pazar yeri ile karşılaşınca deliye döndü. Hele benim satın alarak odama getirdiğim gazete kağıdına sarılı şeyin, en değerli ipek bluzu olduğunu gördüğünde kendimi tuvalete kitlemek zorunda kaldım. Oysa bluzunun üstüne çıkan gazete haberleri ona çok değişik bir hava katmıştı. Hem çok eğlenceli. Canın sıkıldıkça eğil eğil oku. Biz insan yavruları bunlara felaket değil, oyun diyoruz.

Şirin İş Dünyasını Nasıl KarıştırdımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin