2. Beni Özlemişti!

42.4K 1.7K 292
                                    



2. Beni Özlemişti!

Arda'dan...

Gördüğüm dünyanın en güzel kızıyla ne yapacağımı şaşırdım. Evet, dünyanın en güzel kızıydı. Benim için öyleydi ve hepte öyle kalacaktı. Ah, Allah'ım yıllardır hasret kaldığım kız karşımdaydı! Bu gerçekti. Rüya değildi. Karşımdaydı...

Herkesin bana baktığını biliyordum ama kımıldayamayacak kadar şaşırmıştım, aptallaşmıştım. Boğazımı temizleyerek, "Alya?" diye sordum mu soludum mu bilmiyordum. Ama isminin dudaklarımdan döküldüğünü biliyordum. Oysa oydu onu da biliyordum. Bu inci dişlerle bana gülen ondan başka kimse yoktu. Olamazdı.

"Velet! Kızıma asılma sakın," diyerek şaka yapan Ali Amcama acı bir gülüş gönderdim. Bu gülüş kalbimden sökülmüştü. Bunu yıllarca söylese de artık çok geçti. Hatta söylediği zamanlar bile çok geçmiş ya neyse. Şakası bir gerçek olmuştu. Benim gerçeğim. Bizim gerçeğimiz...

Ben kızına asılmasam da deli gibi seviyordum! Ama bu daha şerefliydi.

"Arda..." diyen ince sesli kız yanıma geldi ve sarılmak için bekledi. Evet, bana sarılmak için bekledi! İsmimi onun dudaklarından duymak onu görmenin dışında ayrı bir keyif verdi. Onun gözlerine bakarak eğildim ve nefesimi tuttum. İşte beklediğim andı...

Kollarımın arasına aldığım zayıf bedenle gerildim. Hem de çok kötü gerildim. Onun hissetmesini istemezdim ama hissedeceği kadar bariz bir belli bir gerilme olmuştu. Tuttuğum nefesimi verirken onun vanilya kokusun anında burnuma doldu ve başımı döndürdü. İşte bu olmamıştı. İşte bunu beklemiyordum. Kokusunu unutmamıştım ama beni sarhoş edecek kadar etkili olduğunu beklemiyordum. "Seni özledim..." Duyduğum ince sesle onu birazdaha sıkı sardım.

Ve duyduğum kelimelerin hazzına bıraktım, kendimi... Beni özlemişti!

İşte buna kahkahalarla gülebilirdim. Ama gülmedim. Gülemedim... Sadece kokusunu iyice içime çektim ve kollarımın arasından bıraktım. Kendini geriye çektiğinde gözlerine baktım. "Bende seni özledim, Alya..." diyebildiğime şükrettim. Gözlerimi ondan çekemezken o gözlerini benden ayırdı. Bu olmamıştı.

"Ee hadi içeri geçin," diyen annemle gözlerimi yeşil gözlerden aldım. Almasaydım ne olurdu bilmem ama gözümde her an bir morluk oluşabilirdi.

Herkesin içeriye girmesini bekledim. Derin bir nefes aldım. Onu gördüğümde saçma sapan davranırsam herkes bir şeyler anlayacaktı ve ben daha ona açılamadan onu nasıl sevdiğimi gösteremeden her şey ellerimden tamamen uçacaktı.

Ona usul usul aşkımı, sevgimi ve sevdamın büyüklüğünü göstermek istiyordum. Ona usul usul kendimi işlemek istiyordum. Yavaştan ama kesin bir sonuca varmak istiyordum.

"Abi! Gelsene hadi," diyerek beni kendime getiren Aslı'nın sesiyle silkelendim. Tam bir aptal âşık olmuştum. Bu durumdan memnundum ama şimdi yeri, zamanı kesinlikle değildi.

"Geldim... Geldim..." derken yeni bir nefes daha çektim. Erkek adamdım ben! Güçlü olmam lazımdı ama onun karşısında olamıyordum.

Eve girdiğimde herkesin eskiden bıraktığım gibi aynı neşesiyle oturduğu gördüm. Kızların karşısındaki tekli koltuğa oturarak manzaramı karşıma aldım.

"Ardacığım nasıldı, İngiltere? Kaç yıldır gelmedin... Özlettin kendini," diyen Ayşe Ablama baktım. Bakışlarında kırgınlık, sesinde de sitem vardı.

İnci Düşüm | Kitap Oldu!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin