6 YIL ÖNCE HAZİRAN AYI
Zaman hızlı geçmişti Asya için. Bir ay geçmiş ve iyi bir ortalama ile mezun olmuştu Ankara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden. Annesinin İngilizce öğretmeni olması sayesinde İngilizcesi her zaman mükemmeldi okul hayatı boyunca. İngilizce dışında kendi çabalarıyla öğrendiği Rusça sayesinde iyi bir öğrencilik hayatı geçirmişti. Çok zor bir dil olmasına rağmen Asya 6 ay gibi bir süre de bu dili kapmıştı sanırım kulak algısının çok iyi olması bunda büyük bir etken. Şimdi ise işi hazır bir iş kadını adayıydı. Her yaz staj yaptığı firma onu sevdiği ve güvenilir bulduğu için mezuniyetinden sonra da kendileriyle devam etmelerini teklif etmişti. Asya bu teklifi hemen kabul etmişti çünkü hem bildiği ve sevdiği ortam hem de işsiz kalmak istemiyordu. Babasına bunu anlattığında verdiği tek tepki iyi demek olmuştu. Asya aslında alışkındı böyle davranışlara zaten babasından ne demesini beklemişti ki? Aslında tebrik ederim demesini beklemişti hoş babası ne zaman bir başarısını anlattığında onu tebrik etmişti ki hep aynı durum" iyi". Asya babası sayesinde bu kelimeden nefret eder olmuştu. Bu kadar mı zor kızına sarılmak güler yüz göstermek ? Annesini bu dönemlerde daha çok özlüyordu. Kendisine sarılıp" tebrik ederim kızım" demesini o kadar çok hayal etmişti ki ölümünden sonra ,asla gerçekleşmeyeceğini bile bile yanındaymış gibi hayalini kurmak onu bu karanlıkta mutlu ediyordu.
*****************************
Bu sabah her şey güzel başladı Asya için. Çünkü bugün mezuniyet töreni ve mezuniyet balosu vardı Babasından izin almalıydı öncelikle mezuniyet balosuna gitmek için. Hafta içi olduğu için babasının okuldaki işlerini halledip eve gelmesini bekliyordu. Babasıyla dün gece konuştuğunda yarın öğleden önce eve geleceğini öğrenmişti. Gece olduğu için babasının izin vermeyeceğini düşündüğü için sabaha ertelemişti izin konusunu Asya. Kendisi mezun olurken ,kardeşi Ali ise on altı yaşında genç bir delikanlı olmuştu ve babasının müdür yardımcılığı yaptığı okulda lise 2 ye gidiyordu. Ali -yeşil gözlü, yakışıklı ,sevecen ,merhametli - kardeşi babasının aksine Asya nın hep yanında olmuştu. Ağladığı gecelerde sığındığı limanı , sırlarını paylaştığı dostu olmuştu. Sevecen cana yakındı Ali si. Babasının aksine o asla Asya yı kırmazdı büyüdükçe babasının dayaklarından korur olmuştu tıpkı bir abi, baba gibi. Babası neyse ki çok geç olmadan eve gelmişti . Hemen ayağa kalktı ve babasını salonun girişinde karşıladı ve "Hoş geldin babacım " diyerek ayakta bekledi. Fakat her zaman ki babası lafı ağzında geveledi. Bu babasının dilinde hoş buldum demekti. Asya yıllardır bu durumu yaşadığı için artık garip gelmiyordu. Babası 1.80 boylarında esmer kahverengi gözlü bir adamdı. Belki de tek benzerlikleri gözleriydi Asya ela gözlü 1.65 boylarında süt beyaz tenli kızıl saçlı bir kızdı. Aslında dikkatli bakılmadığında kahverengi göz rengine sahipmiş gibi hissedilir fakat gözlerinin en derinindeki ormanı andıran, az yoğunluktaki yeşilimsi hareler insanın içine işleyecekmiş gibi kendini orada saklar. Ama asla babasının o korkunç bakışlarına sahip değildi. Asya daldığını babasının hadi başla der gibi baktığı o keskin bakışlarını kendisine dikmesi üzerine farkedip hemen kendini toparladı ve söze nerden başlaması gerektiğini düşündü. Sonra da çok uzatmanın babasını kızdıracağını bildiği için direk konuya giriş yaptı. Babasının gözlerinin içine bakarak "Bu gün mezuniyet törenim ve mezuniyet balom var. " diyerek konuya girişti fakat babası hala ona boş boş bakıyordu. Umursamamaya çalışarak konuşmasına devam etti.
- Baba dediğim gibi bugün üç saat sonra mezuniyet törenim var ve senin de Ali nin de gelmesini istiyorum. Ayrıca okulun düzenlediği baloya gitmek için de senden izin isteyecektim." Öyle umutla baktı ki babasının gözlerine kabul edeceğini düşündü bir an fakat babasının konuşmasıyla bütün umutları çöpe gitti. Babası " üzgünüm ama birazdan amcanla buluşacağım ve o yüzden gelemem daha önemli bir işim var amcanla." Diyerek sözlerini tamamladı. Asya nın kulaklarında çınladı daha önemli bir iş . Babasının gözünde bu kadar da değersiz olabileceğini düşünmemişti. Hemen kendini toparlayıp konuşmasını "Anladım ama Ali gelir benimle." Diyerek tamamlamasına izin vermeden babası söze atılıp:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMUN SAHİBİ
قصص عامةSiz hiç isyanlarınızı içinize gömdünüz mü? Ya da ağlama sebebiniz olan kucaklara sığınmak istediniz mi? Ben istedim... Karanlıktan korkan ben bir gece karanlığa mahkum kaldım kendi isteğimle. Ne odamda yanan ışık ne de kalbimdeki umut ışığı beni a...