Ruh Hali Yalnızlık 25. bölüm Spoileri :)

1.9K 72 29
                                    

Selam arkadaşlar -kısmetse- bu günler de ya da hafta sonu gelecek olan yeni bölümden küçük bir kesit paylaşmak istedim. Lütfen geçen bölümü okuyupta vote atmayanlar votelerini atabilir mi? 40 Vote ile birlikte yeni bölüm gelecek :)) -Votelerden ilham alan yazar-

Kendinize iyi bakın seviliyorsunuz oxox

BÖLÜM 25 SPİOLERİ 

Denizin karanlık yüzeyine yansıyan şehri,  bankta oturmuş Tuna ile izlemek ayrı bir keyifti benim için. Aslında günden güne güzelleşen bir hayatım vardı onunla. Sanırım bir şeyleri sırf o var diye sevmeye başlıyordum. Ya da en önemlisi sevmeme yardımcı olacak nedenlerimden biriydi. Başımı omzuna dayadım. Bu çok güzel bir duyguydu. Varlığı hoşuma gidiyordu. O da çok geçmeden sol yanağını başımın tepesine dayadı hafifçe. Düşünceli bir hali vardı. Daha doğrusu parmak uçlarından gözbebeklerine kadar bir sükunet hakimdi tüm vücudunda.  Bu beni fazlasıyla meraklandırmıyor değildi. Onu sıkan, üzen her ne vardıysa bana anlatmasını istiyordum.  Ya da önümüzdeki denize bile dökebilirdi içini. Yeter ki sessizliği,  aramıza bir duvar örmeseydi.

“Garip olan ne biliyor musun?  Suyuna toprağına alışık olduğun bir şehri, hep aynı pencereden bakıyorken,  bir sabah kalkıp bakıyorsun ki hep o pencereden görmeye alışık olduğun şehir, dün akşam bıraktığın şehre benzemiyor. “  dedim.

“Çünkü bir güç tüm bakış açıcını birden değiştiriveriyor.” Dedi.  Sesi tıpkı sahile vuran küçük dalgalar gibiydi. Ona biraz daha sokuldum.

“Hıhım… Bu iyi bir şey aslında. Hayatımızda kaçırdığımız o kör noktalar sanki oku gibi gözümüze değmeye başlıyor. “ dedim yumuşacık bir sesle.

“Sana şehrin her kuytusunu bir ayna gibi gösteren güç neymiş peki?” dedi.

“Sana olan aşkım.” dedim başımı kaldırıp kulağına doğru fısıldayarak.  Elimi sıktı. Duruşunu bozmadan, yüzüme bakmadan doğru düzgün yaptığı ilk hareketti bu akşam. Bu iyi bir gelişmeydi.

“Soğuk git gide yaklaşıyor.” dedi.

“Evet, hafta sonu İstanbul da kar yağması bekleniyormuş.” dedim.

“Karı severim. Özellikle de sonsuz beyazlığını.”dedi.

“Aslında çoğu akranım karla birlikte okulların tatil olması ihtimalini sevecek.” dedim tebessümle. Sonra devam ettim. “Ama ben bunu istemiyorum. Çünkü benim için okul demek sen demek.”  Öyle uzun bir bekleyiş oldu ki iki dudağının arasında çıkacak kelimeleri beklemek, sanki söylediklerimi duymadığını sanıp kendimden şüphe etmeye başlayacaktım.

“Yapmak zorunda olduğun bir işi,  sevdiğin bir nedene bağlamak her zaman iyi sonuçlar doğurmayabilir.” dedi.

“Ne gibi?”  dedim bende garipseyerek.

“O şehri keşfetmen için bir kılavuza ihtiyacın yok demek aslında.” dedi.

 “Her şeyi seninle sevmek ayrı bir güzel Tuna. Bu hoşuma gidiyor. Bunun neresi yanlış?” dedim. Yanağını hafifçe başımdan kaldırdı.

“İşte bende bunu diyorum Eva.  Bir şeye, öyle körü körüne bağlanmamalı. “ dedi sesi haşinleşmişti.

“Anlamadım. Daha açık konuşur musun lütfen?” dedim.

“Bana bağlanmanı istemiyorum Eva. Okula benim için de geliyor olmanı, bu şehri benimle yeniden keşfedip sevmeni kısaca her şeyi… Çünkü bu istemesek de bütün bunlar bizi bazı şeylerin sahibi yapabiliyor.” dedi.

Bu sözleri soğuk bir duş etkisi yapmıştı bende. Sanki yaklaşıyor dediği kış, bir anda yanı başımda bitmişti.  Yutkundum. Parmaklarımı çenesine değdirip aşık olduğun o yakışıklı yüzünü kendime taraf çevirdim. Ve sonra o gözlerindeki tereddüdü gördüm.

“Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.” dedi.  

©  RUH HALİ: YALNIZLIK  ⓡⓗⓨHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin