Ben mi?

6. BÖLÜM

Bir istasyonda durduk. Ve Vuslat yine acıktığı için benzin istasyonunun marketine girdim. Çikolata ve kahve aldım sonra parayı ödeyip çıktım. Arabaya doğru ilerledim. Tam girecektim ki Vuslat 'ı gördüm. Google Amcaya girmişti. Ne baktığına bakınca ellerim yumruk oldu. Orda kocaman Mehmet Baba yazıyordu. Hemen elime telefonu aldım. Ve Destan 'ı aradım.

" Destan! Lann biz bittik. "

" Ne? Ne oldu be! "

" Vuslat... " dedim ardından ekledim...

" Mehmet Babayı araştırıp bulmuş. Lan ne yapacağız ya benimle bir daha konuşmazsa ne yaparım ben? "

" Ne?! Ne yapacağız hemen bir şey yapmak gerek ya kötü anlarsa gider Mehmet Babayla konuşursa ne yaparız. Vuslat 'ı bende senden tanırım. Çenesine hakim olamaz o! "

" Peki şimdi ne yapacağız Destan? Hemen Denizler 'e filan haber vermek lazım. "

" Ooo orda biraz dur Azra Deniz erkek unuttun mu acaba? "

" Hayır ama başka çare yok... "

" Kızım anlasana erkekler anlayışsızdır. Şimdi gider Umut 'a Atakan 'a Kerem 'e falan söyler olmaz. "

" Peki pilanın ne? "

" Yarın düşünürüz. Hadi iyi geceler bende bunu Sıla 'ya söylerim ama sakın bunu erkeklere söyleme Azra... " Arabaya bindim. Vuslat 'a çikolatasını verdim.

" Al çikolatan. "

" Sağol Azra. "

" Birşey değil Vuslat. " dedim ikimizde konuşmuyorduk. Sessizliği bozan ben oldum.

" Çikolatan bittiyse... "

" Al. "

" Azra sana bir soru sorabilir miyim? " Evvet şimdi başladık.

" Şey... Tabii ki sorabilirsin..... " çaresiz gibiydim ve felaket başladı.

" Sen Destan diye birini tanıyor musun? "

" Şey... Bir tane küçüklük arkadaşım var Destan diye çok sık konuşuruz... " yalan söylemek benim tarzım değildi beni bazen çok mecbur bıraksalarda.

" Sıla 'yı tanıyor mu?

" Evet biz 3 'müz aynı yerdeydik. " sesim sonlara doğru azalmıştı.

" Peki siz nerdeydiniz yani babam seni verdikten sonra nereye gittin Azra? "

" Ben... İlk ben beni alanların yanında çalıştım. 2 sene sonra birine verildim. Sonra bizi 12 yaşımıza kadar dilendirdi. Yani 4 yıl. " sesim sıkıntılı çıkıyordu. Devam ettim.
" Sonra bir gün bu adamdan arkadaşlarla kaçtık. -"

" Arkadaşlarının adı

☆ Destan
☆ Atakan
☆ Deniz
☆ Kerem
☆ Sıla 
☆ Umut
demi? "

" Evet. " Anladı işte bunun bir çıkışı yok. Çıkmaz sokaktayım.

" Devam. "

" Kaçarken türlü türlü yollara girdik. Ama bizi geri yakaladı o sırada yandan bir adam geçerken gördü bizi. Geldi yanımıza sonraa... Sonrası nafile sonra anlatacağım. "

" Ben biliyorum. Adı Mehmet Baba. Ama pidecisi olduğu için ona Pideci Mehmet derler demi? " Ah be Vuslat niye yaa niye?! Daha zamanı gelmemişti be kardeşim. Gözlerimin içine o yeşil gözlerini dikmiş bakıyordu benim kara gözlerime. Kardeşim niye sen bu kadar meraklı bir insansın.

AREA 'LILAR İÇİN...

AREA 'DAN...

O sırada Vuslat 'ın kalbi parçalanmıştı niye ablası kötü bir insandı? Bunun cevabını alabilmek için neler yapmazdı Vuslat. Nelerini vermezdi. Azra 'nın başka çaresi yoktu. Ya kötüydü yada dilenciydi. Bunu kardeşinden saklamak zordu. Çünkü kardeşi dalga geçmek gibi olmasın ama tam bir meraklı Hafiye 'ydi. Ah şu merak var ya insanı delirtiyor. Peki ne yapacaklardı. Ya Vuslat gider Mehmet Babayla konuşursa ne olurdu. Aslında Mehmet baba İzmir 'de ama onlar Fransa 'dalardı. Destan ve Sıla 'nın da çok çaresi yoktu. Ah bu merak olmasa hiç olmazdı tüm bu olaylar.

VUSLAT

Kardeşim 'in iyi olmadığını görünce içim sızladı. Ama yapıcak bir şey yok, ya keşke olumlu bir olay olsada acı çekmesek. Daha birbirimizi tanıyalı sadece 4 gün oldu. Azra sıkıntılı gibiydi. Dönüşü yok Azra 'nın Mafya olmasına izin veremezdim, vermiyordum... Sonra sormak zorunda olduğum soruyu sordum.

" Haklı değil miyim Abla? "

" Haklısın. " sesi alçaktı.        
" Azra... "

" E... Efendim. "

" Sen Mafyasın değil mi? Gerçi sana bunu sormaya gerek yok. Senin doğanda var bu. Tipin bile Mafyaya benziyor senin, yalan mı Azra? Azra sen Mafyalığı seviyorsun zaten. Ama bir bana birde sana bakıyorum. Bakıncada görüyorum ki hiç benzemiyoruz. Ona bakarsan kan bağımız bile olduğunu zannetmiyorum.  Sen benden farklısın. Beni kendi iğrenç işlerine bulaştırdın. Arkadaşın olayım diyede şu sacma annenim Alzeimer olayını ortaya attın. Ha belki o olay gerçek ama ilaç çalıyorum sırf senin için. " Azra 'nın yüreğinin sızladığı açıkça görülüyordu. O benim ablam değildi.

" Madem öyle diyorsun. En azından senin deyiminle annemin sahte Alzeimer 'ı için benimle gel ve gerekli olanı yap. Madem sahte olduğunu düşünüyorsun bundan böyle de konuşmayız senin de onayınla... "

" Kabul. Bu bizim için daha iyi. "
Ben... Ne yaptım? Niye böyle saçma bir iddaya girdim o benim ablamdı. Her şeyimdi benim.... Ah şuan ki durumun düzelmesi için yapmadığım şey kalmazdı. Demek ki Bahtımız kara. Ben bu ilaç olayından sonra gidip konuşacağım şu adamla. Hepsi onun yüzünden merak etme ben geliyorum hemde tahmin et nereye? Senin meşhur pidecine Pideci Mehmet Baba... Hazır bekle ben geleceğim. Mehmet Baba hazır olsun. Gerisi bende.
Derken artık güneş doğumuştu. Zaten artık Fransa 'ya gelmiştik. Sonrada çok doğal bir soru sordum.

" Buraya uzak mı? "

" Hayır yakın. " Çok ağır konuştuğum her halimden belliydi. Ama bundan hiçte pişman değilim. Ve yolculuğumuz devam ediyordu...

Merhaba arkadaşlar... Evet şuana kadar bu hikayede hiç okunma olmadı ama ben bu hikaye okunursa tutar diye düşünüyorum. Tabiki bu benim düşüncem değil mi? Ama babam bu hikaye dramlı olmuş diyor. (Kendi fikrinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.) Ama daha çok maceraya yönelik gibi geliyor işte farklı fikirler de ortaya çıkabilir. Ben sizi çok tutmayayım saat gecenin 2si filan annem kızacak. Ama birde bazı bölümlerde dram var o kadarını da kabul ediyorum. İyi akşamlar veya iyi günler. Bu arada bölümler az gelecek ama bi geldi mi de çok gelecek...

♡AREA♡....