Herkese merhabalar tekrar açık söylemek gerekirse çok içime sinmeyen bir bölüm oldu ama daha 2. bölüm olduğundan biraz karakterleri tanımaya yönelik yapmak istedim. iyi okumalar...
21 Mart 2009.
Elektrokonvülslf Tedaviyi denemek üzereyim. Önce deneğe ağır hap tedavisi uyguladım. EKT anestezisi sırasında kullanılan ilaçları metabolizması kabul etmeyerek ilaçlar geri tepti. Ve geçici hafıza kaybına yol açtı ama bu yeterli değil. Biliyorum. Elektroşok tedavisinin anıların zihinde yeniden oluşturulmasını bozduğunu gösterecektim herkese. Deneğin üzerinde birkaç test daha yapmalıydım sadece, sonra da ona her şeyin bir rüya olduğunu söylerdim.
Kabul ediyorum hiçbir şey anlamamıştım EKT de neydi ve denek mi? Test mi yapmıştı bu da neydi böyle? kafam iyice karışmıştı. Biri benimle dalga geçiyor olmalıydı boş odaya
" Komik değil her kim yaptıysa" diye sitem ettim. Bu aralar iyice manyaklaşmıştım kendi kendime konuşmamda bunu kanıtlıyordu.eveDaha fazla delirmeden mumu alıp odadan çıktım. Biri dalga geçiyordu ve ben bunukafama takmayacaktım. Kendi odama gidip sıcacık yatağımın içine girdim mumusöndürüp yorganı kafama kadar çektim.Yorulmuş bedenim beni uykuya teslim etti.
**************
Kapının çaldığını duyduğumda Bir an irkildim. Babam gelmiş olamazdı değil mi? Bu saate gelmesi imkansızdı. Hızlı hızlı aşağı indiğimde sebepsiz bir korku sarmıştı bedenimi. Temkinli adımlarla kapının kolunu tutup derin bir nefes aldım.
Kapının kolunu çevirip açtığımda Postacı kıyafetli bir Adam bana bakıyordu.
Salak çünkü o postacı.
Adamın gözleri gözlerimi bulduğunda bıkkınca gülümsedi işini sevmediğini düşündüm o an sanki zorla yapıyor gibiydi. Gözlem yapmayı bıraktım. Bakışları eline yöneldiğinde ben de baktım. Elinde bir kargo vardı diğer elinde ise ne yazdığını okuyamadığım yazılar, Bir de kağıt kalem.
"Günaydın Ateş Vural'a kargo var "dedi.
kaşlarım çatıldı.Ateş mi? Karıştırmış olmalıydı. "Karıştırdınız sanırım bu evde öyle biri yok" kapıyı kapatacakken adam elinde ki kağıttan evin adresini okudu. Doğrusu şaşırmıştım ve içimde kötü bir his oluştu. Biraz düşündükten sonra pes etmeye karar verdim eğer bu kargoyu almasam adamın gideceği yoktu. Her ne kadar anlamasam da kargoyu aldım kimin gönderdiği bile belli değildi.Salona doğru ilerlediğimde merakım git gide artıyordu. Salonda ki büyük koltuklardan birine oturdum. Hiç de nazik sayılmayacak şekilde kargo poşetini yırttım.Kargodan çıkan orta boylu mavi kutuyla bakışırken buldum kendimi. Ellerim kutuyu açmaya yöneldiğinde bir anda durdum. Merakım korkuya dönüşmüştü.
Ya içinde bomba varsa
Ya açtığım an patlarsa
Ya havaya uçarsam ve ölürsem
Çok film izlemenin yan etkileriydi bunlar. Bu kutuyuaçmam doğru olmazdı sonuçta bana gelmemişti Ateş Vural'a gelmişti işte o herkimse. Ama benim evime gelmişti yani açmalı mıydım? Düşüncelerimden sıyrılıpkarşımda ki saate baktığım zaman, okula geç kaldığımı fark ettim.
Tabanları yağlama Zamanı!Yeni okulumda ilk günümdü. Yeni başlangıçlar pek bana göre değildi yeni ortamlara uyum sağlamam da epey bir Zamanımı alırdı ama 12. Sınıfım ve tek düşündüğüm sınavlar, dersler oluyordu. Sömestr tatilinden önce de okula gitmediğim için birkaç konu kaçırmış olmalıydım. İlk derse çoktan girilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sırrımı Saklar Mısın?
AdventureAy ışığı uzun kirpiklerine vurduğunda mavi gözleri ön plana çıkmıştı. "Virtus" diye fısıldadı. Bana cesaret ve savaş tanrıçasının ismiyle sesleniyordu. "Korkuyor musun?" bu sorunun cevabını bilmiyordum ama öğrenmek üzereydim...