22. Bölüm "Sahte ve İyi Niyetli"

113 21 40
                                    

"Dur bakalım orada." derken omzumdan tutarak durdurdu beni. "Konuşmamız lazım."

Yarım dönüp tek kaşımı kaldırdım. "Ne hakkında?"

"Bana olan borcun hakkında."

Elini omzumdan nazikçe ittirirken tamamen döndüm.  "Kaç para?"

Tek kaşını kaldırma sırası ona geçmişti. "Dalga mı geçiyorsun benimle?"

"Asıl sen dalga mı geçiyorsun?! Ne borcundan bahsediyorsun?" Üşüdüğüm için ellerimi montumun cebine soktum.

Bakışları kısa süreliğine ellerime gitse de tekrar gözlerimi buldu. "Sevgilim olmalısın." dediğinde kaşlarım havalandı. Cevap vermedim, bir açıklama yapmasını bekliyordum. "Beni takıntı haline getiren bir kızdan kurtulmak için."

'Takıntılı bir kız? Daha canıma susamadım.'

"Borcum olarak sevgili rolü yapmandan bahsediyorsan eğer bunu senden özellikle istemedim. Bundan şikayetçi değilim açıkcası işime geldi ama borç sayılacağını da sanmıyorum." dedikten sonra etrafta dolaştırdığım bakışlarımı mavi gözlerine diktim. "Kısacası başka kız bul."

"Bulamam çünkü o seni gördü." dediğinde gözlerimi pörtlettim.

"Ne?!"

Bağırdığım için yüzünü buruştursa da hemen eski ruhsuz surat ifadesine geri dönmüştü. "Telefonumu karıştırmış. Bunu nasıl yaptığını bilmiyorum. Şifremi kimsenin bilmediğine eminim. Devamını da tahmin edebilecek kadar zeki olduğunu düşünüyorum."

"Fotoğrafları görmüş." diye mırıldandığımda kafa sallayarak onayladı. Oflayıp ağzımdan çıkan dumanların dağılışını izledim. "Ne yapmam lazım?"

Dudağının kenarı bilmiş bir tavırla yukarı kıvrıldı. "Çok basit."

'Eminim öyledir.'

****

"Çok basit olduğunu söylemiştin."

"Sözümün arkasındayım."

"Anlattıkların hiç basit değil! Bana bunun bir şaka olduğunu söyle."

Güldü. "Tabii ki bir şaka. Senden böyle bir şeyi neden isteyeyim ki?" Neşeyle ona dönmüştüm ki baygın bakışlarıyla karşılaştım. "Ne yapacağını bir daha anlatıyorum, iyi dinle."

"Ağlamak istiyorum."

Beni umursamadan anlatmaya başladı. "Kızın adı Büşra." İlk duyduğumdaki gibi yüzümü buruşturdum. Bizim sınıftaki Büşra'yı pek sevmiyordum ki bu kızın adının da Büşra olması antipati oluşturmuştu. "Yakın bir arkadaşım sayılırdı ama o beni sevdiğini söyleyince aramız açıldı."

"Yazık kıza da ama." dediğimde kaşlarını çattı.

"Ben onu reddedince kendisi uzaklaştı. Ben bir şey yapmadım. Sözümü kesme." diyip çatık kaşlarını düzeltti. "Bir kafede buluşacağız ve sen sevgilimmişsin gibi davranacaksın. Bu kadar basit."

'Bı kıdır bısıt.'

"Değil!" derken elimi havaya kaldırmıştım. "Kız sana takıntılıysa bu kadar basit olamaz. Sen anlamıyorsun ama takıntılı kızların ne kadar korkunç olduğunu tahmin bile edemezsin. Şu an Tuana'yı bile öldürme planları yapıyor olabilir." dediğimde gözlerini devirdi.

"Biraz güzel görün yeter." dedi oturduğu koltuktan kalkarken.

Peşinden ben de kalktım. "'Biriz gizil girin yitir.' ha? Ben her halimle güzelim. Hadi yallah aşağı kata." derken kapıyı açtım.

Arkadaş LazımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin