25. Bölüm (Final) "Çevik ve Nazarlı"

141 18 55
                                    

Söylediklerim doğru muydu? Bilmiyordum.

Tavırlarım doğru muydu? Bilmiyordum.

Yaptıklarım doğru muydu? Bilmiyordum.

Her soru aynı anlama geliyor, aynı cevaba çıkıyordu.

Bilmiyordum!

İçimde oluşan boş vermişlikle işaret etmiştim annemi. "Kendileri annem olur." demiştim iğrenircesine. Bilmedikleri her hallerinden belliydi. Söylemek zorunda değildim.

Bunu ailesine söylemeyen Ali neden benim burada olacağımı bildiği halde onu getirmişti? O neden gelmişti?

Ben neden söylemiştim ki? Kendimce annemden intikam mı alacaktım?

"Ali!" diye gürleyen Ahmet Amca'ya dönmüştük hepimiz. "Bize bunu söylememiştin." dedi birden sakinleşirken.

Belki Ali hiç benden bahsetmeyecek, tanışmamışız gibi davranacaktı. Annem beni umursamadan nişanlısının ailesiyle tanışacaktı.

Başka bir ihtimal olarak yine benden bahsetmeseler de annem beni özlediği için benimle ayrıyeten ilgilenip sanki çok sevmiş gibi bana yakın davranacaktı.

İçimden kendi kendime güldüm. Bunu nasıl düşünmüştüm ki? Annem evleneceği adamın ailesine çocuğu olmadığını söyletmişti. Beni mi özleyecekti?

"Neyi?" dedi Ali şaşkın şaşkın babasına bakarken.

'Hiçbir şeyi... Daha doğrusu her şeyi.'

Ahmet Amca derin bir nefes alıp devam etti. "Nişanlının bir çocuğu olduğunu."

Ali'nin bakışları beni bulduğunda hiçbir tepki vermeyip boş boş bakmıştım. "Sormadın." derken bakışları yine babasını bulmuştu.

"Söylemen gerekirdi."

"Bunu daha sonra konuşursunuz." diyerek araya girdi İnci Abla. "Çocuklar sabahtan beri yemek yemeyi bekliyor." diyip zorla gülerek ayağa kalktı.

"Hayır, bu konu şimdi açıldı ve şimdi konuşulacak." dedi tekli koltuğun kolunda parmaklarıyla ritim tutarken. Gözlerini Ali'den çekmiyordu. "Nişanlınla ilgili başka neler saklıyorsun?" diye devam etti aynı sakinliğiyle Ahmet Amca. "Hata ettim, araştırmalıydım." Bakışları anneme kaydı. "Tek bildiğim senin gibi evlenip bir süre sonra boşandığıydı." Sakinliğini bozarak sesini biraz yükseltirken parmaklarıyla ritim tuttuğu elini yumruk yapıp koltuğun koluna vurdu. "Bu sürenin yaklaşık yirmi sene olduğunu bilmiyordum!" Korkuyla kucağından inmeye çalışan Aleyna'ya yardım etti. Annesi Aleyna'yı kucağına çekip tekrar kalktığı yere oturdu. "Neredeyse on sekiz yaşına girecek bir çocuğunun olduğunu bilmiyordum!"

"Bilsen ne değişecekti ki?!" derken o da sesini biraz yükseltmişti.

Ahmet Amca yine sakinliğine büründü. "Sana olan güvenim sarsılmayacaktı." dediğinde Ali elini saçlarına daldırdı.

Kısa süreli bir sessizliğin ardından konuşan Ali olmuştu. "Özür dilerim." dedi sessizce. "Ben şimdi gelirim." diyerek hızla salondan çıktı.

Kaşlarımı kaldırıp Ayla ve Alp'e baktım. Ne yapmam gerektiği hakkında hiçbir fikrim yoktu. "Ah, pekala." diyerek Aleyna'yla beraber ayağa tekrar kalktı İnci Abla. "Pek hoş bir giriş olmadı ama telafi edebilirmişiz gibi geldi." diyip güldü. Ortamı yumuşatmaya çalıştığı belliydi ki beceriyordu da. Ahmet Amca bir şey demeden salondan çıkarken İnci Abla düşünceli görünen annemin yanına gidip elini uzattı. "Ben İnci." derken gülümsüyordu.

Arkadaş LazımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin