Oscar hala başının arkasındaki acıyı hissedebiliyordu,Christian eline bir İsveç çakısı alıp Oscar'ın yanına çömeldi.
-Görüşmeyeli bayağı hırpalanmışsın Oscar,ama iyi yönünden bakmam gerekirse ölmemişsin.
-Bak seninle aramızda nasıl bir anlaşmazlık old...
Christian,Oscar'ın sözünü tamamlamasına izin vermeden ayağa kalkıp elindeki çakıyla kendi kolunu kesti.
-Lanet olsun ne yapıyorsun sen !
Oscar görüntü karşısında irkilmişti,adan kendi kolunu kesmişti.
Christian'ın kesilen kolu biraz sonra kanamaya başladı ama çok ilginç bir şekilde kanı kırmızı ve mavi karışımında bir renkte akıyordu.
-Bu da nesi !?
Christian kanayan koluna aldırış etmeden sinirli bir şekilde konuşmaya başladı.
-Bende kan renginde değişme ve acıyı hissetmeme özellikleri baş gösterdi,sende de hafıza kaybı yaratmış ama bunu önceden bildiğim için telefonda sana iyimser yaklaştım,bir ihtimal benimle olan olayları öğrenmediğini varsaydım ki öyle de oldu.
Oscar'ın kafasında bir anda bazı düşünceler oluştu.
-Extacy !? ssen benim hafıza kaybı yaşadığımı nereden biliyorsun ??
-Aslında bakarsan acıyı hissetmemek güzel bir şey Oscar ama ölüyorum,çok az zamanım kaldı ve yanımda seni de götüreceğim !
-Dur bir saniye ! bu maddeyi kimin bize verdiğini, seninle nasıl tanıştığımızı her ne boklar döndüğünü bana anlatman lazım,tüm her şeyi çözebiliriz.
-Kimin verdiğini mi ? Bu lanet boku bana sen verdin.Artık çok geç Oscar !
Christian belinden Eagle marka bir silah çıkarıp Oscar'a doğrulttu.
-Çevrendeki insanlara güvenmemeyi öğrenmen lazımdı Oscar,o çok güvendiğin insan tüm bunların sebebi.
-Sen neden bahsediyorsun bunu bize kim yaptı ?
Christian tam söze girecekken bir el silah sesi duyuldu.
Christian biraz sonra nereden geldiği belli olmayan bir mermiyle kanlar içinde yere yığıldı.
-Lanet olsun neler oluyor !
Oscar bu cümleyi söylerken uzakta yolda duran bir kamyoneti fark etti,içinden çıkan bir nişancı tüfeği Christian'ı vurmuştu.Biraz sonra tüfek şoför camından içeri girdi ve kamyonet arkasında çıkardığı toz bulutlarıyla gözden kayboldu.
Oscar kitlenmişti neler olduğuna anlam veremiyordu tam her şeyi çözebilecek bilgiye ulaşacakken Christian öldürülmüştü.
Oscar hala kamyonete bağlı şekilde duruyordu, biraz uğraşla ipini gevşetmiş ve kurtulmuştu.Peki şimdi ne yapacaktı ?
Oscar cesetten kurtulmayı düşündü ve yerdeki küreği alıp kumu kazmaya başladı hiçbir şey düşünemiyordu bir an önce cesetten kurtulmak ve otele gitmek istiyordu.
Kum yumuşak olduğu için çok uğraşmamıştı kısa bir sürede cesetin sığacağı bir çukur açıp Christian'ı içine atıp tekrar üstünü kapatmıştı.
Oscar vakit kaybetmeden Christian'ın kamyonetine atlayıp otele doğru yola çıktı,düşünüyordu bunları ona en yakını yapmıştı,Aaron mu ? Klara mı ? ikisine de artık güvenemezdi ama gerçekleri öğrenmek için bir oyun oynamalıydı.
Oscar otele geldiğinde saat epeyce geç olmuştu,kamyoneti otelden bayağı bir geride bir ara sokakta bırakmıştı,odasına çıkıp yatağa olduğu gibi uzandı ve çok geçmeden uykuya daldı.
Sabah kalktığında saat neredeyse öğleyi gösteriyordu,telefonuna baktığında Aaron ve Klara'dan epeyce cevapsız çağrı olduğunu gördü.
Elini yüzünü yıkamak için lavaboya yöneldiğinde kapının önünde yerde bir zarfın olduğunu gördü,Oscar zarfı alıp inceledi dışında bir şey yazmıyordu,içinden bir kağıt çıkmıştı ve kağıtta büyük harflerle şu cümle yazıyordu.
"ÖLMEMEK İÇİN ÖLDÜR"
Oscar dehşete düşmüştü bu ne demek oluyordu ? bunu kim bırakmıştı ? Oscar kağıdı incelerken telefonunun titreşim sesini duydu arayan Klara'ydı.
-Hey Oscar nerelerdesin kaç kere aradım seni ?
-Dün zor bir gün geçirdim vaktin varsa buluşalım mı ?
-Biliyorsun polisler peşimde üstelik yaralarım tam iyileşmedi,bana gel.
Oscar onaylayarak telefonu kapattı ve üstünü değiştirdikten sonra giriş katına indi,Veronica yine oradaydı ve gülümseyerek "Günaydın Bay Green." dedi.
-Günaydın Bayan Parker,aa acaba birisi dün beni ziyaret etmek istedi mi ?
-Sanmıyorum Bay Green kimse sizi sormadı.
Oscar gülümseyerek kafa salladı ve kapının önündeki taksiye bindi.
Klara'nın evine geldiğinde Klara camdan Oscar'a bakıyordu.
Oscar hızlı adımlarla yukarı çıkıp kapıyı çaldı.Klara kapıyı açar açmaz Oscar'a sarıldı.
-Hadi içeri gel Oscar.
Oscar koltuğa oturup direk lafa girdi.
-Canım tehlikede birisi bana bu notu yollamış.
Oscar notu Klara'ya verdi,Klara okuduğunda çok şaşırmıştı.
-Bunu kim yapabilir ?
Oscar Klara'nın Christian'ın bahsettiği kişi olamayacağını düşünmeye başlamıştı çünkü Aaron'un bu kadar kendisine yardım etmesinin bir sebebi olmalıydı ve bu sebepte Christian'ın bahsettiği kişi olması olabilirdi.
Oscar bu düşünceyle dün başından geçenleri Klara'ya anlattı.
Klara çok şaşırmıştı,birkaç dakika sustuktan sonra konuşmaya başladı.
-O adam şuan nerede ?
-Laboratuvarda olmalı.
-Çıkış saatine yakın bir köşede bekleyelim,sonra takip ederiz belki bir şeyler buluruz.
Oscara bu plan mantıklı gelmişti,Aaron çıkış saatini Oscar'a zaten söylemişti.Klara, Oscar düşünürken evdeki silahları masanın üstüne koymuştu.Oscar anlamsız bakışlarla Klara'ya baktı,Klara söze girdi.
-Lazım olabilir Oscar.
Oscar ve Klara Aaron'un çıkış saatine yakın evden çıktılar.
Klara yine farklı bir araca yöneldi,Oscar artık arabalarla ilgili bir soru sormayacaktı.
Arabaya binip ıssız sokaktan köşeyi döndüklerinde karşılarına bir çocuk çıktı,Klara hemen frene bastı.Çocuk 10 yaşlarında bir erkek çocuğuydu,arabanın önünde öylece duruyordu.Klara arabadan inip çocuğa yöneldi.
-Yolunu mu kaybettin ufaklık ?
Çocuk konuşmuyor sadece Klara'ya bakıyordu,bu sırada Oscar'da arabadan onları izliyordu ama bir gariplik olduğunu hissetmişti.Oscar hızlıca kapıyı açıp bağırdı "Klara tuzak!"
Klara Oscar'a doğru yönelirken bir el silah sesi duyuldu,mermi Klara'nın sırtına isabet etti,Klara yere yığıldığında Oscar çoktan yanına gelmişti,küçük çocuk bu sırada ortalıktan kaybolmuştu.Oscar Klara'yı arabaya atıp gaza köklendi ve sokaktan çıkmayı başardı,etrafa kimse gözükmüyordu.
Klara çok kan kaybetmiş ve bilinci kapalıydı.
-Sakın ölme Klara,sakın !!
Oscarın gözleri dolmuştu nereye sürdüğünü bilmiyordu ama hastaneye gitmeliydi.
Oscar ana yola çıktığında Klara'nın boynundan nabızına baktı,çok yavaştı ama yine de hissediliyordu,Klara hala yaşıyordu.
-Dayan Klara,dayan neredeyse geldik !
Oscar Aaron'un kendisine verdiği navigasyonu ceketinin iç cebinden çıkarıp en yakın hastaneyi bulmuştu bile.
Hastaneye 1-2 sokak kalmışken Oscar Klara'nın nabzını tekrar kontrol etti ve birden frene bastı.
-Hayır hayır hayır,olamaz ölmedin ölmedin!
Oscar nabız alamıyordu,tek bir nabız bile alamıyordu.Klara ölmüştü.
Oscar ağlamaya başladı,ağlarken bağırıyor ve Klara'nın nabızına tekrar bakıyordu ama sonuç değişmemişti Klara ölmüştü.
Oscar Klara'nın öldüğünü hala kabullenemiyordu,bu sırada arabanın kapısı birden açıldı ve birisi Oscar'ı dışarıya çekti,Oscar yere düşmüştü kafasını kaldırıp neler olduğunu anlamaya çalıştı ve karşısında gördüğü manzara karşısında neredeyse dilini yutacaktı.
-Eva ?!
-Ta kendisi Oscar Green!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amnezi
Mystery / ThrillerOscar Green bir otel odasında,daha önce hiç gelmediği bir şehirde uyanmıştır. Ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktur ama hayatını kurtardığı Aaron Polo adında ünlü bir kimyacı onun hafızasını kaybettiği zamanlarda neler yaptığını ve bu şehire nasıl...