Sleep with me

Eighteen: Lukiepuki

Burnumu kırıştırdım ve yüzümü saten yastık kılıfına sürttüm. Üzerimde yorgunluğun tonlarca ağırlığı vardı. Gözlerimi yavaşça açtım. Ahşap giyinme dolabını gördüm. Kollarımı hafif yukarı kaldırdığımı, ellerimi yatak başlığına çarptım ve ellerimi geri çektim. Bir yerlerimi kütletmeye çalışarak döndüm ve afet sarışınıma baktım.

Luke yüzünü yastığa gömmüştü. Dudaklarını kollarıyla kapatmaya çalışıyordu. Çıplak sırtına baktım. Sanki daha fazlasını anlatacakmış gibi. Parmaklarımı saçlarına götürmekle, götürmemek arasında kaldım. En son dayanamayarak parmaklarımı saçlarına geçirdim. Ona dokunmayı seviyordum. Onu köpek gibi sevdiğim zaman gülümsemesini seviyordum. Birinin beni sevdiğini bilmek, hele ki Luke gibi birininin beni sevdiğibi bilmek banbaşka bir şeydi. Dıuş almak için hareketlendiğim an Luke kolumdan tuttu.

Diğer elini belime attı ve beni çıplak vücuduna yaklaştırdı. Kafamı kolları arasına aldı ve göğüsüne yaklaştım. "Gitme."

Gözlerimi kapattım ve onun kokusunu çektim. Luke kafasını saçlarımın arasına daldırdı ve orada mırıldandı. "Alex,"

"Hmm?"

"Sanırım Edward'ın bir sorunu var."

Dudaklarımı yaladım ve hafif kafamı kaldırdım. Luke hızlıca kirpiklerimden öptü. "Nasıl bir sorun?"

"Kendini biraz soğutuyor gibi geldi."

Telaşlandım. "Buradan gitmek mi istiyor?"

"Bilmiyorum Alex. Onunla konuşamıyorum. Yani seninle benim gibi konuşmuyor. Beni sevdiğini biliyorum ama konuşma konusunda beni istemiyor."

Derin bir nefes aldım. "Yani diyorsun ki, birde ben deneyim."

"Evet. Alex, eğer onu evlatlık alacaksan anlamalısın. Sen onun annesisin."

Luke'dan biraz uzaklaştım ve o hızlıca ellerini saçlarıma geçirdi. "Alex ben o çocuğu istiyorum. Edward'ı ailemizin bir parçası olarak görmek istiyorum. Lize mezuniyetini kepini sallamasını görmeyi istiyorum. İlk kız arkadaşını tanıştırmak için getirdiğindeki utangaçlığını istiyorum. Ona aptal gençliğimi ve tehlikeli motor serüvenlerimi anlatıp hayranlığınu kazanmak istiyorum. Seni örnek almasını istiyorum. Kız arkadaşlarında senden yardım istemesini istiyorum. Anlıyorsun değil mi Alex? Edward seni ağladığın yataktan çıkarttı. Ben bile yapamamışken o yaptı."

Gözlerim dolduğu anda ona doğru yaklaştım ve dudaklarına yapıştım. "Luke muhtemelen bunu yıllar önce söyleyeceğimi asla tahmin etmezdim seni seviyorum."

Luke belimden tuttuğu gibi beni altına aldı ve göğüsümün altını ısırdı. Daha sonra yavaşça öptü. Göğüs kafesime doğru nefesini verdi ve öperek yukarı doğru çıktı. Çenemi öptü. "Biliyor musun Alex, otelde seninle kaldığım zamanlar sana yaklaşmamak için inanılmaz zorluk çekiyordum."

Kaşlarımı çattım. "Bana bundan hiç bahsetmedin."

"Biliyorum. Sana ilk kez tutulduğumda motorumun arkasındaydın. O günü gerçekten unutmuyorum. Kravat ile ellerin arkadan bağlıydı ve bana çözmem için bakıyordun. O kadar beklentisizdin ki! Sevgimi istemiyorsun, beni istemiyordun. Bana hiçbir kız gibi bakmıyordun. Ah bak yine hatırladım."

Kıkırdadım. "Sanırım senden etkilendiğim zaman ikici zamandı. Yarışı kazanıp beni öptüğün ikinci zamandı."

"Ondan sonra ne oldu biliyorsun zaten."

Dudaklarına yapışmadan önce fısıldadım. "Seviştik."

Dudaklarını benden ayırdıktan sonra parmaklarını kalçamda hissettim. Sıktı ve bacağıma doğru indirdi. Dağınık saçlarını arkaya savururken bana baktı. "Alex, kalbimin bitmeyen ızdıraplarındansın."