Six: Talk to me.

1.4K 117 12
                                    

ALEX

Kendime gelmemi bundan birkaç ay sonra gelişen olaylara bağladılar. Fakat ben, kendime geldiğim ilk zamanı hatırlıyordum. Asla unutamadığım ve kimseyle konuşamadığım bir andı. Akşam yemeği masasında Luke ile oturuyorduk. 

Luke telefonundan bir şeylere bakıyor aynı zamanda senaryodan bir şeyler bakıyordu. ''Alex, senaryonun hikaye geçişlerini falan kontrol edebilir misin?''

Kafamı salladım ve etimden bir parça aldım. ''Tamam. Bir ara bakarım.''

Luke salatadan alırken mırıldandım. ''Annemler bu hafta geleceklermiş. Bana ne zaman söylemeyi düşünüyordun?''

Luke telefonundan kafasını kaldırmadı. ''Söyledim. Dün akşam yemeğinde söyledim sen de 'tamam' dedin.''

Sinirle çatalımı ve bıçağımı bıraktığımda Luke kafasını telefonundan kaldırdı. ''İstemiyorum. Sadece-''

''Sadece evde tüm gün oturup uyumak mı istiyorsun?''

Onun gözlerinin içine baktım. ''Sosyal olmak için kendimi hazır hissetmiyorum ve sen bunu anla-''

Luke telefonunu masaya bıraktı ve çatal bıçağını masasının ortasına doğru fırlattı. ''Alex, gerçekten bir gece daha seninle kavga etmek istemiyorum.''

Birden bağırmaya başladım. ''KAVGA EDİYORUZ ÇÜNKÜ BİZ BİR SONUCA VARAMIYORUZ!''

Luke sakince arkasına yaslandı ve konuştu. ''Beni sinirlendiremeyeceksin, istediğini yapıp sana bağırmayacağım. Sonra ağlayarak odaya çıkışını izlemeyeceğim.''

Arkama yaslandım ve kadehimden şarabımı içtim. ''Saçmalıyorsun.''

''Sen mutsuz bir kadınsın Alex.''

Sert nefes verdim. ''Başlama yine Luke.''

''Kendine gelmen lazım.''

''Kendimdeydim.''

''Yazmıyorsun, çizmiyorsun. Sürekli ağlıyor ve uyuyorsun.''

Şarabımdan içerken gözlerimi devirdim. Luke devam etti. ''Benden yardım istemiyorsun. Yanında olmaya hazırım. Seni ne iyi yapacaksa, onu yapmaya hazırım.''

Kafamı 'hayır' anlamında salladım. ''Senin yapabileceğin bir şey yok.''

Luke masaya doğru eğildi. ''Alex lütfen kendine gel artık.''

''Kendimdeyim!''

''DEĞİLSİN!''

Sinirle onun yüzüne baktım. ''BANA SÜREKLİ HASTA GİBİ DAVRANMADAN SIKILDIM! HASTA DEĞİLİM İSTEDİĞİM ŞEYLER NEDENİ BİLMEDİĞİM BİR ŞEKİLDE OLMUYOR VE BEN BUNU HAZMEDİYORUM LUKE!''

Elimdeki şarabı yere attım. ''SİKTİMİN HİÇBİR TEDAVİSİ İŞE YARAMADI!''

Gözlerimden akan yaşlara inat konuşmaya başladım. ''VE ETRAFIMDAKİ HERKES! LUKE HERKES ÇOCUK YAPTI! ANNEM, JACK TANRIM.''

Ellerimi masaya koydum ve nefes aldım. ''Luke bu çok zor.''

Onun gözlerine baktım. ''VE BUNU ANLAMIYORSUN! SENDEN TEK İSTEDİĞİM BENİ RAHAT BIRAKMAN! SADECE BUNU YAP! RAHAT BIRAK BENİ! İZİN VER AĞLAMAMA!''

Masan kalktığım sırada şarap şişesini avuçladım. O sırada Luke koşarak geldi. Beni yerime oturttu ve karşımda durdu. ''10 ay oldu Alex.''

''10 ay.''

''Ban benimle geleceğini söyledin. Gelmedin. Atlatacağını söyledin, atlatmadın. on ayın dört ayı uyuyarak geçirdin diğer aylarında durmadan kavga ettik. Ağlamak için yer aradın.''

Onun yüzüne baktım. ''Neden görmüyorsun? Bu yolda ikimiziz. Neden elimi tutmamak için ısrar ediyorsun.''

Durdu ve dizlerinin üzerine çöktü. Ayaklarıma kapandı. ''Sadece sen mi kötüsün Alex?''

Nefes aldı. ''Sana ihtiyacım var. Bana bakmana, bana dokunmana, benimle konuşmana.''

Dizlerime kapandı ve ağlamaya başladı. ''Benimle konuş!''

Dizlerimdeki adama baktım. Onu yormuştum. Gözyaşlarımı serbest bıraktım. Saçlarını okşadım. ''Bana geri dön Alex.''

Eğilip saçlarının arasında öpücük bıraktım. 

O günden sonra Luke için kendimi toparlamaya başladım. 

Sadece Luke için. 


Sleep with meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin