Unutmayın izi kalacak.
Lisenin sonları artık yavaş yavaş yurttan ayrılma vakti yaklaşıyordu.
Oysa buraya bağlanmıştık.
Evimizdi burası.
Annemizdi Pelin hoca.
Kitap okuyordum.
O gün Enes hoca gelmişti yurda Pelin hocanın yanına genelde onlar bu aralar ayrılmıyordu.
Pelin hoca Enes hocanın gözlerinde Enes hocada Pelin hocanın gözlerin de kayboluyordu.
Sevmek farklıydı işte.
Sevmek,yıllarca aynı omuza baş koymakmış.
Bütünleşmekmiş.
Sıkılmadan hayatı paylaşmakmış.
Sevmek bir eylemmiş.
İki varlığın birbirini özünden bağlanmasıymış.
Sevmek yalnız güçlü bir duyguya kapılmak değilmiş.
Bir kararmış,yargıymış, bir söz vermekmiş.
Sevmek bir şeyin içinde olmakmış kapılmak değilmiş.
Sevmek almak değilmiş bir şeyler vermekmiş.
İşte öyleymiş.
Ben hep bir şeyleri engelledim birini sevmenin düşüncesi bile ağırdı nasıl severdim.
Aşkı kitaplardan okurdum.
Orada karakteri siz belirlersiniz .
O yüzden herkes açısından farklıydı.
Kitaplardan öğrendiğim şeylerdi o kelimeler.
Ne güzel anlatılıyor kitaplarda.
Oysa çevremizde adam deyecegimiz kişi sayısı çok azdır.
Birini gözlerin kapalı sevmek neydi?
Neresinde hayatın böyle birşey vardı?
Aşkı sorgulamak doğru muydu?
Yine soru trafiğim başlamıştı.
Koşarak Eda girdi odaya Hera Pelin hoca çağırıyor.
Düşünceleri ve kitabı bir kenara bırakıp Pelin hocanın odasına çıktım.
Kapıya geldiğimde iki kere tıklattım.
Gir sesi geldiğinde adımımı odaya attım.
Enes hocadan gözlerini ayırıp bana gülümsedi.
Buyrun Pelin hocam dedim.
Her zaman saygı çerçevesinde konuşurdum.
Zaten öyle olması da lazımdı.
Yalnız hıckırıklara girdiğim geceler ablam olurdu.
Sana birşey söylemek istiyorum Hera ama çekiniyorum canım.
Neydi ki isteyeceği,söyleyeceği, çekindiği.
Olumlu anlamda başımı sallayıp buyrun dedim.
Konuşmaya başladığında ayrıntısız bir şekilde onu dinlemeye gayret ettim.
Belki senin için birşeyler yine değişecek ama alışırsın Hera.
İnan sen benim olmayan kardeşim oldun.
Bazen iyi ki annen emanet etti diyorum.
Elvin de senin kadar vazgeçilmez benim için.
İnanın siz de artık benim bir parçamsınız.
Sizi ayırmak gibi bir niyetim yok asla.
Sadece hayatımda bende kararlar alıyorum.
Güzelim demek istediğim yakında Enes hocan ile evlilik kararı aldık ve seni yanımıza almak istiyorum.
Emannetim ona ama beni yanına almak zorunda değildi.
Elvinsiz yapamazdım hem ben.
Olmaz dedim şaşkındı olumlu bir cevap bekliyordu.
Olmaz Elvin olmazsa yapamam.
Biliyordum dedi işte o yüzden Elvinde bizimle kalacak.
Elvin varsa sorun yoktu.
Elvinsiz olmak beni delirtirdi.
Hayata tutunma sebebim o ve hayallerimdi.
Eksik kaldırdım onsuz o benim olmayan sesim.
Zar zor atan kalbimdi sadece bir dost değildi.
Aynı zamanda hem kardeş hem anne hem ablaydı.
Bizim bağımız çok kuvvetliydi.
Bir kadın olsak bile biz iki küçük kız çocuğu kalacaktık.
Kalmalıydık da.
Çünkü birbirimizden ve hocalarımızdan başka kimsemiz yoktu.
Hayata tutunacak olan dallarımız sınırlıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZLİK TANRIÇASI
General FictionHırçınlık mı çağıracakdı aşkı hep,belki de bu sefer sessizlik kendini gösterecekti;Sessizliğin Tanrıçası Ama bu hikayede adam da kadın da sessizdi. Ve adam sessizliğin diğer yarısına aşıktı... Açı dolu bir hayat hikayesi. Mutluluğu bulabilecek mi il...