ELEMENT okulu

56 8 4
                                    

Multimedya:Isabelle
😘😊
Element okulu?İmkansız!Ama başa geldi artık n'apalım.Haa siz diyorsunuz ki nasıl kabul ettin. Bide yoldasın. Ben size şöyle anlatıyım onu
İKİ HAFTA ÖNCE
Nee?Asla olmaz! Ay ben bunu dışımdan mı söyledim acaba?!Başkan Pearl bezgin bir şekilde;
"Evet"
Demek dışımdan söylemişim.🙁
"Hayır"
Babam mı? O mu söyledi onu. Başkan'a tapan, asla emrinden çıkmayan , istese kızını verebilecek olan adam?Başkan elini umursamazca sallayıp savaş ile ilgili bilgileri almak ve yaralarını sarmak için, getirdiğimiz askerlere doğru yürüdü.Jasper yanıma sokulup demek aynı okulda okuyacağız dediğinde ilk hafifçe gülümsesem de sonra "hayır" diye söylendim. Onun hayallerini gerçekleştirmesi gerekiyordu. Benim gibi tıpatıp insan liselerine benzeyen bir yere gidemezdi.AMA BEN GELCEM Kİİ dediğinde gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.
◾️◾️◾️◾️

Evet işte böyle oldu. Zaten sonra iki hafta boyunca orası daha güvenli diye zırvaladılar.Neyse biz dönelim konumuza. Şu an Jasper,ben ve ısrarla, bin gilmicim yii ,diyen bir Jason ile servisteyiz. İki üç gün sonra veya yarın da motorlarımıza kavuşacağız.

En sonunda okula varmamızla herkes bize bakmaya başladı. Tabii havamız var yani nolucak. İki sürtük Jasper ve Jason'ın yanına yaklaşıp telefonlarını istedi. Ben ise ölümcül bakışlar atmakla meşguldüm. Jasper yan gözle bana bakınca kızlar da bana bakmayı akıl ettiler. Baktılar bakmasına ama artık nasıl bakıyorsam tırsıp kaçtılar.Ben de önüme döndüm.

JASPER 'dan
Erkeklerin bizim kıza dibi düşmüştü. Umrumda olduğu söylenemezdi ama kıskanmıyor da değildim yani. Melez olduğunu duysalar hepsi kaçardı o ayrı. Biz de ilerleyip müdürün kapısını tıklattık. "GİR" gürlemişti resmen. Isabelle içeri girip sınıflarımızı sordu. Biz de kapıya dayanıp okulu inceledik. Izzy gelince sınıfa girdik. Ben ve Jason en arkanın bir önüne oturduk. Izzy ise en arka sırada tekti. Uyuklamaya başladım.

IZZY'den
Beni gören eski öğrenciler kıkırdıyordu. Sonra da büyük değişimime bakıp gözlerini açıyorlardı. Şimdi pirsinglerim(Nası yazıldığını bilmiyom)dövmelerim vardı. Eskiden ise gözlüklü,saçları her zaman toplu olan,diş teli takan ,ezilen bir kızdım. Eskiden hiç sert bir kız değildim. Korkaktım , savaş eğitimine katılacağım için herkes dalga geçmişti. Sinir olup hırs yapmıştım. Birinci de bitirmiştim sınavı. Şimdi benimle sınava girenler kaçıyorlar. Bu durumu sevmiyorum desem yalan olur. Ben bunları düşünürken hoca sinsice sırıtıp beni tahtaya kaldırdı. Matematikte pek iyi sayılmazdım ama deneyebilirdim. Evet ilk ders matematikti. Bu yüzden uyuklarken birden adımın söylenmesiyle sıçramıştım. Jason sırıtıyordu. Aslında herkes sırıtıyordu. Onlara sert bir bakış atıp soruyu çözdüm. Şimdi sırıtma sırası bendeydi. Yerime geçtim ve okul neredeyse böyle geçti.

  Yarın sabah uyandığımda üstümü giyip (multi) aşağı indim. Şehrin içinde bir ev tutmuştuk. Aşağı indiğimde kahvaltıyı hazırlamışlardı.
"Siz kahvaltı hazırlar mıydınız?"
"Tabi kızım ne sandın" dedi Jason
Gözlerimi devirmekle yetindim ve yemeye başladım.
"Yuh kızım yavaş ye yavaş"
Jason olmasa dalardım da neyse. Zaten keyfim yerindeydi. Motorlarımız gelmişti ve dün tanışma faslı yapmadığımız için bugün dikkatler üzerimizde olacaktı. Kahvaltımızı yapıp motorlara bindik. Okula kadar yarış yapmıştık ve drift atarak girmiştik. Herkes şaşırmıştı ama hemen önüne dönmüştü. Bir çift yumuşak kahverengi göz hariç. Gözlerimi kısarak gözlerine baktım. Bu o gün gördüğüm çocuktu-savaşta ,dönüşemeyen-demek bir ajandı. Tahmin etmeliydim. Bu yüzden tanıdık gelmişti. Ben onların başıydım. Bir zamanlar. Oflayarak sınıfa girmemle tüm gözler bana döndü. Çocuklar tuvalete kadar gitmişlerdi ama hemen yalnız hissetmiştim. O sırada hoca içeri girdi. Bana gülümseyip kendimi tanıtmamı istedi. Herhalde yeniydi. Alayla gülümseyip önüme döndüm ve
"Adım Isabelle STORM dostlarım bana Izzy der. Mümkünse siz demeyin. Bir Melez'im"
Bunu deyince herkes gözlerini büyüterek olduğu yere sindi. Yerime geçip sıraya yattım. Bunları söylememe rağmen dalga geçenler olacaktır. Bu yüzden harika planlarım var. Kısa bir süre sonra Jasper ve Jason ikilisi de geldi. Öğretmene bir şey demeden sıralarına oturdular. Ama hoca bırakmadı. Jasper ve Jason tahtaya çıkıp kendilerini tanıttılar.
"Ben Jasper HAWEN , bir element savaşçısıyım "
Element savaşçısıyım demişti ki buradaki herkes element öğrencisiydi. Sırıttım.
"Ben Jason HAWEN , bir element savaşçısıyım"
O da savaşçı demişti ki bu sırıtışımı arttırmıştı. Hey,artık onlar düşünsün değil mi? Ders boyunca yatmıştım ve en sonunda zil çalmıştı. Kantine doğru ilerledik. Birden karşımıza bir grup çıktı. Başlarında o kahverengi gözlü çocuk vardı. Ortalardaki bir çocuk öne çıkıp "Sen bir Melez değilsin. Yalan söylüyorsun. Melezler yıllar önce tükendi. " dedi.
Derin bir nefes alıp gözlerimi devirdim. "Bak ,inanmazsan inanma seni takmıyorum ,tamam?"
"Yani yalan?"
Bu bardağı taşıran son damla olmuştu. Zaten sinirliydim. Gözlerimden kıvılcım saçtığıma emindim. Jasper kolumu tuttu ama silkinerek kurtuldum. Tüm gözler bana dönmüştü ve korkmuşlardı. Önümdeki grup dahil. Daha önce içlerinden birinin bile bunu yapamadığına bahse girebilirdim. Ellerimi yumruk yaptım ve üstüne doğru gittim. Ben üstüne geldikçe o da geriye gidiyordu. En sonunda bir yumruk attım. Hafifti ama burnunu kırmıştı. Normal bir yumruk bunu yapamazdı.
"Aldın mı cevabını"

740 kelime😊

MelezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin