BUĞRA

BUĞRA BÖLÜM 10

SEVGILI OKURLAR UMARIM HOŞNUT BIR ŞEKILDE OKUMAYA DEVAM EDIYORSUNUZDUR VOTELERI BEKLIYORUM. YORUMLAR DA BENIM IÇIN ÇOK ÖNEMLI VE DEĞERLI GÜZEL YORUMLARI BEKLIYORUM.

HALIL'IN AĞZINDAN

Ihsan amcanın neden bu teklifi yaptığını anlayamadım acaba bizim durumumuz pek iyi değil diye Buğra mi rica etmişti? Hem durumumuz dan nasıl haberi olmuştu ki ? Mutlaka Buğra konuştu ne desem şimdi?

Ihsan Inanç

_Ne diyorsun oğlum.

Halil Güven

_Şey Ihsan amca çok iyisiniz ama böyle büyük bir hediyeyi kabul edemeyiz.

_Oğlum senin içim büyük olabilir ama evlat için böyle bir hediye hiç birşey.

_Ne diyebilirim ki peki o zaman amca.

_Bir konu daha var.

_Nedir amca

_Düğünü biz gitmeden yapalım diyorum biz bir ay kadar buradayız biliyorsun Almanyadan her zaman gelemeyiz. O yüzden de biz gitmeden olsun diyoruz

_Olur amca hiç sıkıntı yok bu konuda zaten bizim içim ne kadar erken o kadar iyi.

_Tamam o zaman oğlum. Yarın gelin istemeye.

Ihsan amcadan onayı alinca çok rahatladım. O sahip olmak istediğim tek kadındı ve onay alınmışti. Şimdi sadece yasayip görmek kalmıştı.

Meral annenin evinden ayrıldım. Eve koşar adım gittim mutluluktan havalarda uçuyorum.Anneme anlattim annem itiraz etmedi.

Günler geçti düğüne bir hafta kaldı. Her geçen gün Buğra'ya daha çok aşık oluyorum o ne anlayisli kız o nasıl bir eş her konuda anlayisli lafımın üstüne konuşmaz isteklerimi emir kabul eden bir kız.

Çok güzel günler göreceğiz güneşli ateşli belkide bu bana verilmiş en büyük hediye. Bir hafta sonra  benim. Şükür üstüne şükür ediyorum.

Resmi ve dini nikahımiz kıyıldı artık o bir Buğra GÜVEN oldu. Çocuklarımızi bile hayal etmeye başladım boy boy çocuk.Buğra'yla aramızda resmiyet de kalmadı ilk günkü gibi değildik tabi.

O gün de hayatimda unutulmaz bir gündü.Buğra'nin esyalarinın bir kısmını daha toplamak için Buğra'nin annesiyle kaldığı eve beraber gittik. Orada acı tatlı bir sürü anıları vardı ve o anıların bir kısmını bizim eve taşımak gerekiyordu o yüzden yalnız gitmedi benim yanında olmamı o da istemisti.

BUĞRA'NIN AĞZINDAN

Halil'le bir birimize çok yakıştığımızı düşünüyorum o gerçekten mükemmel bir erkek ve mükemmel bir koca olacak bana. Bu evdeki son gecem olacak bu evi bırakmak istemiyorum ama başka çare yok bütün geçmişimi annemle yaşadığım bütün anıları birkaç koliye sığdırıp bu evden ayrılma vakti geldi. Çok duygusal bir gündeydim ve sevgili eşim beni yalnız bırakmamışti

Annemin ölmeden bir kaç dakika önce okuduğu Kur'an'i Kerimi görünce dayanamadım gözlerim doldu beni gören Halil koltuğa yanıma oturdu başımı göğsüne yasladı ''Seni ondan emanet alıyorum çok mutlu etmek için elimden geleni yapacağım '' dedi . Son cümlesini söylerken içindeki acıyı anladım üzülüyor bunu bana belli etmemeye çalışıyor gibiydi. Evde olduğumuz için ve artık Halil kocam olduğu için açılan saçlarıma bir damla islaklıgin düştüğünü hissettim açık açık göz yaşı döküyordü.

Itiraf etmeliyim ki karşımda ağlayan ilk ve tek erkek de Halil di.Her konuda ilkim olduğu gibi bu konuda da iklim olmuştu o yüzden ona ILKIM diyordum. Aşkım gibi cümleler bana hep sıradan gelmişti.''Bende seni mutlu etmeye çalışacağım'' dedim ve toparlanmaya devam ettim.

_Birşeyler hazırlayacagim beraber yiyelim yalnız evde yiyecek birşey yok. Bir şeyler alıp gelsen olup mu? dedim ikilemeden aldı geldi Halil. Kapıyı gülerek açtım içeri buyur ettim onun da hoşuna gitti. Elindeki poşetleri hızla aldım mutfağa götürürken yanıma geldi

_Yardım edeyim canım karım dedi.

_Iyi olur gel buyur.

Acemiliği belliydi poşetleri açtı masaya koydu aldığı domatesi elinden düşürdü kafa kafaya carpistik ikimiz de gulmeye başladık. Ben arkamı dönüp domatesleri yıkamaya başlayınca birden hemen arkamda bir sicaklik hissettim.Önce nefesini saçlarımin arasında sonrada ellerini belimin üzerinde. Kalbim hızla atmaya başladı. Heyecandan şimdi ya yerinden çıkıp mutfak tezgahina yapısacak yada olduğu yerde hiç atmadan kalacakti.Beni boynumdan öptü içimden buz gibi birşeyler sel olup akıyor gibiydi.ona döndüm.

_Yapma'' dedim sadece içimdeki tuhaflıktan olacak sesim titriyor me oluyor bana.

Tüm bedenini bedenime yapıştırıp bir elini belime diğerini  göğüslerime koydu ve dudaklarını dudaklarıma birleştirip öpmeye başladı. Öyle ateşli öptü ki nefesim kesildi. Sendeledim Bir kaç saniye içinde heyecandan bayilan ben olacaktım. Nefes nefese ayrıldık bir birimizden.

_Şey domates domatesler yani domatesleri doğramam gerek ''dedim.

ikimizin de yüzü kızardı. Ilk öpücüklerimizin arasına domates girdi. farkımız kalmamistı zaten domatesten.

_Şey ben biraz buradan çıksam iyi olacak sen yemeğimizi hazırla canım olur mu?

_Olur tabi olur televizyonu açabilirsin.

O mutfaktan gittikten sonra bile ellerimin titremesi geçmedi. Bir kaç gün sonra bu adamla beraber uyuyacaktım ama bu güne kadar hiç bu kadar yakın olmadım bu kaçınılmaz o yüzden sakin ol diye diye yatıştırdım kendi kendimi sofrayı hazırladım. Göz göze gelmemek için ikimiz de üstün güç harcadik hiç birşey konuşmadık yemeğimizi yedik tabakları masadan kaldırırken yeniden benimle mutfağa geldi. Yoksa yine mi öpecekti. Su içti öyle çok susamıştı ki içinde yangın vardı sanki. Evi toplamaya devam ettik pek konuşmadan ama eski utanç kalmadı. Ayağım haliya mi takıldı ne yere kapaklandım beni gören Halil koşarak yanıma geldi.

_Birseyin varmı? Canın acıdı mi canım?

_Yok hayatım birşeyim yok sadece haliya takıldım.

Derken göz göze geldik.Bir birimize öyle yakındık ki nefsinin yüzüme değdiğini hissedince o ürperme yeniden oldu içim üsüdü sanki aynı his ona da olmuş olacak ki yeniden dudaklarıni hissettim dudaklarımda Halinin üzerinde öpüşmeye başladık bu sefer Içimdeki arzuya karşı koyamadım elleri mi kazaginın altından göğüslerine karnına götürdüm. O da beni yere yatirip üzerime çıktı. Kazagimin altından ellerini hissetmeye başlayınca tüylerim diken diken oldu. Bir eli saçlarınin içinde bir eli iç çamaşirınin içinden göğüslerime ulaşmıştı bile ben de baklavalarına dokunmaya devam ediyordum Bir anda kapı çaldı.

Ikimiz de ayrilip kapıya doğru baktık.sonra toplarlandık saçımı topladım.üstümü düzelttim Halil de kendini topladı.Kıp kırmızı yüzüyle kapıyı açtı.