Camila Lauren'ın geriye çıkmasını beklemeyerek masanın altından sürünerek çıktı ve ayağa kalkıp kendi masasına gitti.
Lauren yaşananlarla ilgili bir şeyler demek için ağzını açtı ama Camila'nın siyah dizüstü bilgisayarın arkasına saklamaya çalıştığı kızarmış yanaklarını görünce hiçbir şey demedi.
Yarım saat sonra Camila birkaç telefon görüşmesi yaptı, bilgisayarı kapatıp aldığı notları okumaya başladı.
"Bize dava açan şirketlerin başındakilerden; Zachary Douge karısını dövüyor ve bir kez çocuklarından birine cinsel istismar suçundan yargılanmış ama mahkemeye bir ton para ödeyip cezadan kurtulmuş. Mide bulandırıcı."
"Lori Collins, kocası bir yangında ölmüş. Batıl inançları var. Bir keresinde evinde 'kötü ruhlar' olduğu için iç çamaşırlarıyla dışarı fırlamış. Şimdi yalnız yaşıyor."
"Bunlar çok önemli olmayabilir ama; Karen Anderson göğüslerine estetik yaptırmış ve Peter Adams'ın saçı peruk."
Lauren dinlerken birkaç şey planladı. Eğer işleri iyi giderse hepsinden kurtulabilirlerdi. Bunun yanı sıra hemen bir şeyler yapmalıydı.
Davalar Alejandro'nun da söylediği gibi yaklaşıyordu ve Lauren her ne kadar öyle görünmese de korkuyordu.
İnsanların onu bilmesinden, onu saçma takma adlarla çağırmasından değildi korkusu. Yıllardır ailesinde olan şirketi başkalarına bırakmak istemiyordu.
Lori Collins'ten başlamaya karar verdi. Biraz eğlenmek istiyordu.
"Camila, bu gece boşsan seninle bir düşmanımızı başımızdan savmak istiyorum."
Camila duraksadı. Gecesini Lauren'la geçirmeyi çok isterdi ama babasına nasıl bir açıklama yapacağını bilmiyordu.
Lauren düşüncelerini okumuş gibi konuşmaya başladı; "Aileni dert ediyorsan Mark onları arayıp işle ilgili bir şeyler uydurabilir."
Camila olumlu anlamda kafasını salladı.
Lauren telefonunu çıkarıp Mark'ı çağırdı. Birkaç dakika sonra odanın kapısı çalındı.
Mark "Girin." sesini beklemeden içeri girdi. Göz devirip "Hiç çalma Henry, bunu daha önce de konuştuk. Senden gizlim yok." dedi Lauren.
"Tamam Lauren, tamam.. Peki, ne oldu?"
Mark'a durumu anlattılar. Camila Mark'ın buna kızacağını düşünüyordu ama Mark ondan daha heyecanlıydı.
"Ne olayım Lauren? Astronot? Ajan?". Elini silah gibi yapıp birkaç kere ateş etti.
Lauren ve Camila kıkırdadılar. "Aslında biz dondurmacı olmanı düşünmüştük."
Mark hayal kırıklığıyla Camila'ya bakıp "Tabii, dondurmacı olayım." dedi ve Camila'nın telefonunu alıp babasını aradı.
"Alo? Alejandro Cabello? Ben Jays Bond.". Lauren göz devirince Mark omuz silkti.
"Kızınızın çalıştığı dondurmacının sahibiyim. Camila şuan çok sıkı bir şekilde çalışıyor. O yüzden ben arıyorum. Tüm akşam çalışacak. Sorun olur mu?"
Mark biraz duraksadı. "Evet, fazladan para alacak."
"Tamam Bay Cabello, iyi akşamlar.".
Mark telefonu kapatıp olumlu anlamda kafa sallayınca kızlar derin bir nefes aldılar.
Mark odadan çıktıktan sonra Camila Lauren'a döndü. "Peki ne yapacağız?".
Lauren Camila'ya planı anlattı. Yapacakları iş gerçekten basit ama etkiliydi.
