BİR ÖMÜR

Alışmak.

Bitkin bir şekilde kalktım yataktan. Haftasonu. Aman ne hoş. Hemen telefonumu alıp sevgilime günaydın mesajı attım. Daha sonra gece nöbetteyken yazdığı bir sürü mesajı okudum. Okudukça özledim. Şuan uyuyor biliyorum ama rahat mı üşüyor mu ne halde bilmiyorum. Sürekli herşeyin yolunda olduğunu söylüyordu. Son zamanlarda çok öksürmeye başlamıştı içim gidiyordu. Ama elimden bir şey gelmiyordu tabiiki. Çoktan öğlen olmuştu. Herkes evde fakat kimse kalkmamıştı. Fırına gidip birşeyler aldım. Markete uğrayıp geri eve geldim. Ablam uyanmıştı. Beraber güzel bir kahvaltı hazırlayıp annemleri uyandırdık. Ablam çok heyecanlıydı. Evet haftaya cumartesi nişanı var. Eniştemi seviyorum daha çok abi gibi. O şerefsiz darp ettiği zaman en çok arkamda duran sürekli destek çıkan biri benim için. Ablam mutluydu doğal olarak bizde mutluyduk. Sofra toplandı kahveler içildi. Herkes yine kendi köşesine çekildi. İnternette boş boş dolaşırken mesaj geldi. Ömer'den. Ömer Yusuf ve benim ortak en yakın arkadaşlarımızdan biri. NArgile içmeye çağırdı. Direk anneme söyleyip hazırlandım. Yusuf'a haber verdim. Çıktım. Her zaman takıldığımız Life'a gittik. Kahvemiz nargilemiz tamdı. Bir eksik tavla kalmıştı ama ben tavla oynamayı bilmiyorum. Ömer zar zor öğretmeye çalıştı ama resmen çocuğu katil edecektim. O sırada bizim masaya bir kız yaklaştı. Daha gördüğüm an itici gelmişti. Yarenmiş. Yusuf'la Ömer'in yakın arkadaşıymış hep beraber takılıyorlarmış. Sevgilisi olduğumu söylediğimde attığı bakıştan sonra -oracıkta kalkıp saçından tutup kafasını tavlaya vura vura öldürdüm-demek isterdim ama bende soğuk bir bakış atıp önüme döndüm. Yusuf'un izninin bittiğini söyledi Ömer bir anda gerçek olduğuna inanmadığım bir cümle duydum "ay kuzuumm gitti miiii" derin derin nefesler alıp veriyordum. Anladığını umuyordum ki selam verip tekrardan gitti. Ben söylene söylene bir sigara daha yaktım. O sırada Yusuf uyanmış beni arıyordu. Biraz konuştuk telefonda. Saat geç olduğu için Ömer beni eve bıraktı. Yusuf gececi olduğu için gece nöbeti oluyor gündüz uyuyordu. Akşam nöbetten önce konuşma fırsatımız oldu. Yarenden bahsettim. Takmamamı söyledi.Söylemesi kolaydı tabiiki. Nöbete gittiğinde benimde uykum gelmişti. Yattım uyudum bende o sinirle. Benim tavrım tribim sabaha yansıdığı için sabah iştimadan sonra aradığında kavga ettik. Uyudu. Barışamadan benim sinirlerim tepeme çıkarıp uyudu. O sinirle zamanın farkında bile değildim. Direk Ömer'i aradım. Sağolsun hemen geldi. Bütün günü yine onunla zaman geçrdim. Yusuf'a haber vermedim yani dışarda olduğumu biliyor ama kiminle olduğumu bilmiyordu. Eve geldiğimde söyledim nerede ne yaptığımı. Sakince konuşup kapattık konuyu. İşte o akşam benim için çok güzel bir haber geldi. Ankara'da kuzenim okuyor, 15 tatilden bir hafta önce beni yanına çağırıyor. Bende tabiiki ikna edip erkenden biletlerimi aldım. Hemde dönüş biletim Yusuf'un dönüş günüyle aynıydı. Şafağın son günlerini orada geçirecektim. Bunu Yusuf'a söylediğimde o da Van'dan Ankara'ya Ankara'dan İzmir'e aktarma yapacağını söyledi. İçimde bir umut oldu belki aynı uçağa denk gelirdik??

BÖLÜM SONU.

Merhabaaa, şimdi olaylar çok yüzeysel ve hızlı gelişiyor ama yaşanmış bir şey olduğu için çok net hatırlayamıyorum :) Yaklaştıkça daha da ayrıntı olacak söyleyeyim dedim. Bir de bir yıldız şekli var (vote) basarsanız çok mutlu oluruumm.

Buradan hikayenin asıl Kahramanı dediğim Yusuf diye kişileştirdiğim, canım sözlüm biricik sevgilimi kocamaann öpüyuoruumm :))