"Gizli işler peşinde"

5.9K 383 7
                                    


     "Molly... Dünyanın en güzel gelini sen olabilirsin!"dedi Sarah dolan gözleriyle. Arkadaşı o kadar güzel olmuştu ki. Straplez dantel süslü bir gelinlik denemişti.

      "Abartıyorsun. Hadi sen de bir tane dene. Ne de olsa yakında evleneceksin."

      Sarah sehpanın üzerindeki afilli çiçeği incelerken konuştu. "Jacob'la henüz bunu konuşmadık ki."

      "Ne farkeder? Hadi,şunlara bir baksana.. içinden beğendiğin yok mu?"

      Sarah iç çekerek goz gezdirdi. Tabi ki vardi. "Şu!"dedi parmağıyla isaret ederek.
      Molly arkadaşının isaret ettiği yöne baktı. Kendisinin aksine o bambaşka bir model beğenmişti.

      "Bu.. üniversiteden beri hayal ettiğim gelinlik. Aslına bakarsan buradan her geçtiğimde ona hayranlıkla bakıyorum."

      "Artık rahatla Sarah. Çok mutlu olacaksın. Jacob seni seviyor. Daha kaç kere söylemeliyim." 

      "O konuda şüphem yok. Ama bilemiyorum Molly. Sanki birşeyler olacak da Jacob benden vazgeçecek gibi hissediyorum. Yani içimden bu korku gitmiyor."

      Molly ortamın havasını dağıtması gerektiğini hissetti. "Bu mutlu saatlerde bunları konuşmayalım. Hadi git dene şu gelinliği."

      Sarah gelinliği giyip içeri girdiğinde Molly hayretle bakti. "Bir de bana dünyanın en güzel gelini diyorsun. Aman Tanrım aynaya baktın mı sen?"

     Sarah sessizce aynaya baktı. Geride bıraktığı beş yılı unutturacak en saf nesneyi taşıyordu üzerinde.
      Molly Sarah'nın aynaya bakmasını fırsat bilerek fotoğrafını çekti ve Jacob'a yolladı. Kabul etmeliydi ki haberi olmadan çektiği bu fotoğraf, Jacob'a dilini yutturacak kadar masumdu.

      Öte yandan iş arasında Matt ile ögle yemeğine çikan Jacob,kuzeninin stresiyle başa çıkmaya çalısıyordu. "Alt tarafı bir imza atacaksın Matt. Bu kadar strese girecek ne var?"
Matt sanki gözlerinin önünde tereyağ gibi erimeye başlamıştı. Evlenecekti o kadar. 

       "Sen neden bu kadar rahatsın? İmza atacak tek kişi ben değilim."

       Jacob dalga geçercesine yandan bir gülüş atarak,gelen mesaj sesiyle telefonunu eline aldı. Light kahvesinden bir yudum almadan once kuzenine cevap verdi.
"Dostum kasma. Sana bu kadar stres yaptıranın ne olduğunu kestiremiyorum. Avare avare dolaniyorsun."diyerek içeceğini ağzına götürdü. Tam bir yudum almıştı ki ağzındaki bütün kahveyi Matt'in lacivert takımına püskürttü ve öksürmeye başladı.

       "Jacob? Neyin var,ne oldu?"

       Genç adam kısa sürede rahatlayınca üzerindeki kahveyi silmeye calışan kuzenine bakarak eliyle masanin üzerindeki telefonunu işaret etti. "Afedersin,üstünü mahvettim. Şu telefona bir bakar mısin? Gördüğüm gerçek miydi?"

      Matt feci derecede meraklanmıştı. Ekran kilidini açtığında Sarah'yı görüp gülümsedi. "Gerçek olamayacak kadar güzel mi demek istedin?"

     Jacob arkadaşının elinden telefonu alıp bir daha baktı. "Aman Tanrım. Ben bu Mona Lisa tablosuyla mı evleneceğim? Dokunulamayacak bir şaheser gibi." 

      Matt işte şimdi eğlenmeye başlamıştı. "Bir de gerçek görsen..Ben Molly'i gördüğümden beri bu haldeyim. Düğünden once gelini görmenin uğursuzluk olduğunu söylerler ama umrumda değil. Onca yıldan sonra bir dakika bile beklemek istemedim. Bir an önce bunların gerçek olup olmadiğina inanmalıydım ve o büyük hatayı yaparak ona baktım. Dostum, çok güzeldi. Hayallerimde veya rüyalarımdakinden kat kat güzel ve gerçek.. Benim..." 

DAVETSİZ (Yeniden Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin