17.bölüm

391 25 1
                                    

"Sena sizin okulun yanındaki kafenin orada bekliyor olacağım."

Acaba napıcaz yaa.

Okuldan sonra sefanın yanına gittim.

"Ee napıcaz sefa?"
Dediğimde

"Hangi takımlıydın?" Diye sordu.

"Tabiki Beşiktaş" dediğimde gülümsedi.

"O zaman bir süprizim var, Eve gidip formanı alabilir misin?"

Dediğinde 'Tabiki' anlamında kafamı salladım.

_________________/

Miraydan;

"Meriç?"

Telefondan gelen sesler pek hayra alamet değildi.

"Merhaba,Arkadaşınız kaza yaptı.
Sizi son aramalardan, aradım."

"Ne? Meriç nasıl,Noldu,Nerdesiniz?"

Nefes almadan konuştuğumdan sanırım,Adam anlamadı.

"Hangi hastane?"

"Şişli eftal."

"Tamam geliyorum."

Hemen bereni aradım.

"Alo beren acil araban lazım,Meriç kaza yapmış"

"Oha tamam geliyoruz"

___

Şuan hastane koridorunda tam olarak 18 kişiyiz.

Bizim kızlar,Erkekler.

Meriçi yoğun bakıma aldılar bundan dolayı giremiyoruz.

Annesi ve Alara yolda.

"Merhaba, Siz meriç Ada nın yakınları olmalısınız?"

'Evet' Anlamında başımı salladım.

"Sadece bir kişi girebilir,Şimdilik." Diyerek ayrıldı hemşire.

Ediz oradan atladı.

"Tabiki ben giricem,Kardeşim o beni....." berenin bakışlarıyla susmak zorunda kaldı.

"Bence miray girsin,Hadi miray."

Girsem mi?

Girmeliyim.

Yani ne konuşucağız ki?

Onu bilmiyorum.

"Peki." Diyerek ayağa kalktım.

Girmeden önce birşeyler giydirdiler.
Odaya girdiğimde meriçi gördüm ilk olarak.

"Selam,Şey ne diyeyim ki?"

Diyerek yatakta boş kalan kısıma oturdum.

"Aslında bazen çok gıcık ve sinir bozucu olabiliyorsun.

Benimle zıtlaşmandan nefret ediyorum,Ama." Dedim ve ekledim.

"Ama meriç,Beni sana bağlayan birşeyler var."

Devam ettim;

"Meriç seninle uğraşmayı bile seviyorum, Nasıl söyleyeyim.

Ben yıllarca sadece bu 8 kıza bağlandım. Onlar benim yaşama sebebimdi.

Ama yeterli bir sebep miydi yaşamam için onlar,Bilmiyordum.

Yaşadıklarım hiç kolay değildi,Beni kendime eksik hissettirecek kadar derin mevzular oldu.

Hep bir yanım o kızlardı,Diğer yanım eksik.

Ama biraz zamandır bunu hissetmiyorum. Sanki eksikliğimi unutturan birşey vardı."

Dedim ve ekledim;

"Yada tamamlayan."

Sözlerim bittiğinde kafamı pencere tarafına çevirdim.

İzliyenleri gördüğümde sinirlendim.

"Devam et sen,Biz yokmuşuz gibi" dedi sefa.

Ağzımı oynatarak 'sizi gebertirim'dedim.

Kıkırdama seslerini duyabiliyorum.

---

Aynı gün Beren den;

Oha,Burası çok güzel.

Vodafone Arenayı ilk kez görüyordum.

Maç Beşiktaş-Darica gençler birliği

Sefa sağolsun; Sena,Deren ve banada bilet almış.

Tam bir Tolga fanıyım,Kalede tolga olmadığını öğrendiğimde delirmiştim.

Bana buralarda Beren zengin derler yani.

Stadın içine tam girecekken konuşanları duydum.

"Utku varmış kalede iyi ya genç yetenek,Tolga yok iyi ki, Adam çöp."

Arkamı dönüp söyleyeni üzerine atladım.

Açtım ağzımı,yumdum gözümü yani.

"Ne demek iyiki tolga yok, Ne demek çöp seni döverim bak"

Diye bağırdım.

"Beren?"

Beren mi?

"EDİZ!"

Söyleyenin ediz olduğunu yeni farkediyorum.

___

Maç 1-0 olmuştu beckin golüyle.

Şuan birim kaleye yaklaşıyorlardı.

"Hadi utku! Hadii!"

Diye bağırıyordum.

Tam kaleye şut attılar ki utku kurtardı.

O an utkuyu yakın çekim aldılar ekranda:

"Oha oha bu insan mi?"

Dedi deren arasın kötü bakışlarına marus kalsada.

"Ee bu erkekse" deyip utkuyu gösterdim.

Ardından edize döndüm "Bu ne?"

Deyip güldüm.

"Çok mu komik?" Dedi ediz sinirle.

Sonra deren araya girdi.

Önce Sahadaki Futbolcuları gösterdi.

"Bunlar Allahın lütfü" ardından

Sefa,Aras ve edizi gösterdi.

"Bunlar Allahın cezası." Biz gülüyorduk erkekler ise tam tersi sinirle bakıyorlardı bize.

Maç devamında Quaresma ve Aras ın golleriyle 3-0 bitti.

Vodafone arenanın içindeki kartal yuvasına girdik.

Ediz hemen birşeyler alıp çıktı.

Herkes baktıktan sonra çıktık.

Tam dağılıyorduk ki telefonum çaldı.

"Alo beren acil araban lazım,Meriç kaza yapmış"

"Oha tamam hemen geliyoruz."

Safa Kız LisesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin