İlk günün sabahı

85 11 0
                                    

Gürültünün yüzüne sabah erken kalkmaya maruz kalmıştım. Gözümü ovalayarak açmaya çalışmıştım ve açtığımda babamı etrafta görmemiştim. Yataktan can havliyle kalkıp lavaboya elimi yüzümü yıkamak için gittim. Musluğu açıp bir avuç alıp yüzümü yıkarken aynadan sanki arkamdan birinin geçtiğini hissettim. Galiba tam uyanamadım veya cidden delirmeye başlıyordum. Havluya elimi, yüzümü sildikten sonra babamı aramıştım.

- ''Baba neredesin ya.''

- ''Eşyalar geldi kızım onları yerleştirmemiz gerekiyordu.'' dedi babam. Bunu duyar duymaz büyük bir heyecanla üzerimi değiştirip ve kahvaltımı yapıp biran önce yeni evimizde odamı düzenlemek için sabırsızlanıyordum.

Otelin karşısında küçük bir hamur işi ile ilgilenen bir pastahane vardı oraya gidip biran önce bir şeyler atıştırıp yeni evimize gitmem gerekiyordu sonuçta büyük bir iş beni bekliyordu...

Çay ile birkaç poğaça atıştırıp ve parasını ödedikten sonra yeni evimize doğru yola koyulmuştum. Eve doğru gidene kadar kasabayı inceliyordum. Derken ev gözükmüştü. Uzaktan o kadar harika gözüküyordu ki içinide düzenlediğimiz zaman eminim dışarısı kadar da harika gözükecekti.

Babam yanıma doğru geliyordu.

- ''Haydi bakalım Rüya işe koyulma vakti.'' dedi

Babamın böyle demesi beni fazlasıyla heyecanlandırdı çünkü evi istediğim gibi düzenlemek ve eşyaları istediğim yere koymak bana çok huzur veriyordu.

Evin içerisine girdiğimde koridor, oturma odası banyo ve babamın odası çoktan yerleştirilmişti. Geriye kalan benim odam, salon ve mutfak kalmıştı bunları yerleştirmek için biran önce işe koyulmamız gerekiyordu.

Babam salonda yerleştirilmesi gereken Televizyon ünitesini montajlaması için işe koyulurken bende biran önce mutfağı yerleştirmek için mutfağa girdiğimde her yer koliler ile doluydu biran önce mutfağı halletmem gerekiyordu.

Babam çoktan dolapların içlerini temizlemiş ve sadece bana yerleştirmek kalmıştı. Kolileri birer birer açıp içinden tabakları,bardakları ve tencereleri yerleştirmeye koyuldum. Bir yandan da çekmecelere çatal kaşıkları koyuyordum derken tezgahın üzerinde duran tabak birden bire kırıldı. Fakat elim bile değmeden bu tabağın kırılması imkansızdı, pencere bile açık olmadan kırılması imkansız bir şeydi acaba arkadan elim mi? değdi ama bunu hiç de hissetmedim derken babam seslendi.

''- Kızım her şey yolunda mı?''

''- Evet babacığım her şey yolunda.'' Dedikten sonra işime devam ettim...

Mutfakta tamamlandığına göre artık kendi odamı düzenlemeye gidebilirdim. Odama üst kattaydı merdivenlere doğru yöneldim ve dikkatli adımlar ile üst kata çıkmaya başladım. Merdivenlerden çıkarken duvarların boş olduğunu fark ettim buralara birkaç tane resim asılmalı diye kendi kendime konuşuyordum.

Odama girdiğimde yatağım, kitaplığım ve duvar rafları çoktan kurulmuştu. Sağ olsun babam ben gelmeden hepsini kurmuş diyerekten tekrar işe koyuldum.

Öncelikle yatağımın üstüne nevresim takımlarını sermeye başladım ardından içi kitap dolu kolileri tek tek açmaya başladım. Kolileri açtıktan sonra harflerine göre kitaplığıma yerleştirmeye başladım.



Merhabalar.

Uzun bir zaman sonra tekrar sizlerleyim. Hepinizden özür dilerim bir süre yazamadığım için ama artık sizlerleyim.

Teşekkürler...

Saklı AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin