Saklı Aşk

Hayal-Et

Sıcak suyun altına girip gözümü kapattığımda her şeyi unut Rüya diye kendimi teselli edip bütün vücudumu duşun o sıcak buharına ve ıslaklığına bırakmıştım ve gevşiyordum...

Sırtıma biri dokunmasıyla birden bire irkilerek gözlerimi açtım. Çok korkuyordum gözlerimi açtığımda içeride kimse yoktu nasıl olurdu biri bana dokunurdu sanırım gerçekten deliriyorum. Bunu kabul etmeliydim. Peki ya evde biri varsa ya bana tecavüz ederse ?

''-Rüya bana yardım et'' diye ses duydum.

o sesle neye uğradığımı bir kez daha şaşırdım. Ya biri bana tecavüz etseydi.

''-Kimsin'' diye seslendiğimde tekrardan

''-bana yardım et'' diye ses geldi.

Birden bire askıdan bornozumu almamla giymem bir oldu.

Kimsin, benden ne istiyorsun diye yüksek sesle çığlık attığımda babam kapıdan kızım iyi misin? diye seslendi. Ama bilmiyorum iyi miyim? değil miyim?

Sesimi çıkaramıyordum. İçeride berrak buhar yerlerini siyah dumanlar belirlendi birden ağzımdan tek kelime çıkmıyordu baba yardım et demek istiyordum sanki biri engelliyordu. Aklımda hala o saçma sapan sesler gözlerimin önünde o zifiri karanlık sis.

Babam kapıyı kırarak içeri girdi. Ben ise bir köşede hıçkırarak ağlayarak, titreyerek ve üşüyerek iki büklüm yerde oturuyordum.

-Babam

''Kızım; bir tanem iyi misin? Neyin var'' diyerek telaşlı şekilde bana sarıldı.

Ama sesimi çıkaramıyordum çünkü titremekten başka yaptığım bir şey yoktu.

Ba ba ba ba ba...

''-Tamam kızım sakin ol. Bu ne ateş Kalk giyin çabuk hastaneye gidiyoruz...'' Üstümü giydiğimden başka bir şey hatırlamıyorum...

Gözlerimi açamıyordum sanki göz kapaklarıma ağırlık koymuşlar gibiydi ama babamla birinin konuştuğunu duyar gibiydim. Yavaşça gözümü açmaya başladığımda karşımda doktorla babamın konuştuğunu gördüm, kolumda ise sorumun takılı olduğunu.

- Doktor

''-Evet, Rüya daha iyi misin? bakalım. Biraz rahatlaman için serumuna sakinleştiri yaptık. Birazdan daha da iyi olursun. Şimdi gözlerini kapat ve iyice dinlen'' dedi.

Sorduğu soruya bile cevap bile veremeyecek kadar yorgundum. Aklımda hala sırtıma dokunan bir el ve kulağımda hala ''Bana yardım et'' sesi vardı...

Yavaşça gözlerimi açtığımda evdeydim ve yatağımda uzanıyordum. Saate baktığımda okula geç kaldığımı fark ettiğimde üzerimi giymek için yataktan fırladım.

Pijamalarımı çıkartırken sırtımda gördüğüm çiziğin farkına vardım. Aaama bubu nasıl olur bu dünkü sırtıma dokunulan yerdeki iz aaama dün sırtımda bir iz yoktu. Çıldırmış veya delirmiş olamazdım eğer böyle olsa sırtımda bu yaranın işi ne?

Üzerimi hızlı bir şekilde değiştirdim ve odamdan çıktığımda babam evde yoktu... Hızlı adımlarla okula doğru koyuldum...

Okulun bahçesinden içeri girdim. Kızlar koşarak yanlarıma geldi.

Rüya iyi misin? Neyin var dün hastanelik olmuşsun geçmiş olsun dediler.

Bilmiyorum iyi miyim? değil miyim? sanırım deliriyorum dediğimde

Ayça

''-Aa Rüya Deniz'i kendine aşık etmeden delirmek yok'' demesiyle kahkaha atmamız bir oldu. Okul iyi geliyordu bana. Arkadaş çevresi temiz hava vs.

Zil çaldı ve artık derse girme vakti gelmişti.

Ağacın altında kimi görmemle şoka girmem bir olsun. Deniz'in ne işi var burada dedim.

-Ayça

''-Senin ki maçı kazandıkları için müdür bey ödüllendirmek için madalya verecekti onu bekliyor'' dedi.

Deniz'in yanından geçerken

Deniz

Günaydın, Rüya dedi

Bende Ayıp olmasın diye Günaydın dedim.

Ama bir dakika bu ses tonu bana bir yerden tanıdık geliyor ve adımı nereden öğrendi bu...

-Kızlar

''-Oooo Rüya hanım tanıştınız demek ve bizden saklıyorsun'' gibisinden söyleniyorlardı ama ama ben tanışmadım ve o ses tonu yanı sıra adımı kızlarda söylemediyse nereden biliyor?

Aman Allah'ım bu ses evet bu ses dün banyoda duyduğum ses.

Arkamı döndüğümde...