Hançer

53 3 1
                                    

Yıl 2010 - İngiltere/Londra

Yıllarca farklı şehirlerde kaldılar. Farklı ülkeler, farklı okullar. Ama her seferinde onların izini buldular. Bu sefer Ryan kızıyla birlikte Londra'ya gelmişti. Burada ne kadar kalacaklardı kim bilir. Her gittikleri yerde kaldıkları en uzun süre 2-3 yıldı. Sonra yine aynı şeyler. Kaçış.

ABD'den olabildiğince uzaklaştıkları düşünüyordu. Denizleri, okyanusları aşmış Avrupa'ya kadar gelmişti.

Kızı artık büyümüştü. 11 yaşında tatlı mı tatlı bir kızı vardı. Ama büyüdükçe güçleri de onunla birlikte büyüyordu. Onu korumak her geçen gün daha zor oluyordu. Bu yüzden okula göndermek istemedi. Bugüne kadar gittikleri yerlerde okul hep sorun olmuştu. Ya okuldan atılıyor ya da dışlanıyordu. Garip davranışları kabul görmüyordu. Salem kökenli olması da bunu kolaylaştırmıyordu.

İnsanlar fazla önyargılıydı.

Ryan elinden geleni yapmaya çalıştı. Evde eğitim alması için hoca tuttu. Okul derslerinin yanı sıra dövüş dersleri de yapıyorlardı. Kızına dövüşmeyi bizzat kendisi öğretiyordu. Alexis gittikçe daha iyi oluyordu. 11 yaşındaki bir kıza göre güçlü elleri vardı. Zihinsel güçlerini kullanmadan da kendini savunmayı öğrenmesi gerekiyordu. Cadı güçlerini kullanamaz duruma gelebilirdi. Bu Ryan'ın en korktuğu şeydi. Kızı kendini koruyabilmeliydi. O yüzden ona silah kullanmayı da öğretiyordu. Ufak elleri için ufak bıçaklar. Hançer. Alexis için biçilmiş kaftandı hançerler. O kadar iyi kullanıyordu ki bunları onu gören yıllarca eğitim aldığını düşünürdü. Halbuki henüz birkaç ay olmuştu. Yıllar sonra nasıl olurdu kim bilir?

Sadece fiziksel değil, zihinsel güçlerinde de gittikçe ustalaşıyordu. Kontrolsüzce kırdığı camlar hala oluyordu ama sonra hemen tamir ediyordu. Bir bakışıyla yaptıkları Ryan'ı çok etkiliyordu. Bazen kızının güçlerinden korktuğu bile oluyordu. Ya bu güçler ona fazla gelirse?

Birde insanlar vardı. Herkesten uzak olmaları tuhaf karşılanıyordu. Sokaktan geçerken onlara bakıp fısır fısır aralarında konuşuyorlardı. Ryan kızına ülke ülke gezmelerinin gerçek sebebini söylememişti. Sadece güvende olmadıkları için gittiklerini biliyordu. Bu da yalan değildi tabi. Ama Ryan'ın bir amacı daha vardı. Bir sürü bulması gerekiyordu. Ve aklında bir sürü bulmaktan fazlası vardı...

"Baba!" diye söylendi kızı. "Yine daldın gittin. Böyle olunca seni yenmek çok kolay oluyor. Biraz daha zorlamalısın beni."

Kızının bu bilmiş konuşması Ryan'ın gülmesini sağladı. Zaten artık sadece ona gülebiliyordu.

"Pekala ufaklık" dedi. "Saldır bakalım."

Ufaklık demesinin Alexis'i çok kızdırdığını biliyordu. O artık 11 yaşında kocaman bir kızdı. 10 yaşından sonra yaşı ikili rakamlara çıkınca artık ona ufaklık dememesini söylemişti. Artık büyümüştü. Ama babası onun hiç büyümemesini istiyordu. Büyüyünce sorunlarda büyüyordu.

Alexis elindeki hançerle saldırmaya başladı. O kadar ustaca kullanıyordu ki sanki bir melez değil de savaşçı olmalıymış gibi. Bu kesinlikle daha güvenli olurdu.

"Pekala hanımefendi" dedi Ryan. "Sanırım artık çift hançere geçme vakti geldi."

"Ciddi misin baba?" dedi Alexis. Gözleri parlıyordu adeta. "Sonunda!"

Alexis'in sevincini gözlerinden okuyabiliyordu. Hep çift bıçak kullanmak istemişti. Neymiş efendim tek elle saldırmak çok saçmaymış. Diğer eli neden boş duruyormuş. Tabiki kalkan tutup savunmak için demişti oda. Ama Alexis çok inatçıydı. Savunmak yerine direk saldırmayı seçiyordu. Kızın içinde bir canavar vardı. O yüzden babası bunu normal karşılamıştı. Zamanı gelince çift bıçak kullanmasına izin verecekti. İşte zamanı gelmişti. Gidip onun için yaptırdığı birbirinin aynısı olan hançerleri getirdi.

"Al bakalım. Bunlar senin."

"Bu da ne? Baba bunlar özel yapım mı? İnanmıyorum sana bunlar harika!"

Alexis koşarak kucağına atlayınca Ryan ona sıkıca sarıldı.

   "Eh artık büyüdüğün için hançerlerin boyunu da büyüttüm. Hoşuna gitti mi?"

   Hançerler yaklaşık yarım metreydi. Kızı için biraz büyük olabilirdi ama ilerde de kullanabilsin istemişti. Uzun hançer savaşta daha kullanışlı olurdu.

   "Ba-yıl-dım! Bunlar müthiş!" Dedi Alexis. Gözleri dolmuştu. "Sen harika bir babasın. Bunları ömür boyu kullanacağım."

   "Ya kaybedersen?" Diye sordu Ryan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

   "Ya kaybedersen?" Diye sordu Ryan. Kızı eşyalarını sık sık kaybederdi.

   "Kaybetme sorununu çok yaşadığım için bununla ilgili bir büyü buldum. Nerede olursa olsun ona ihtiyacım olduğunda elimde belirmesini sağlıyor. Mesela hançerim odamda kaldı ve benim mutfakta elma kesmem gerekiyor." Ryan kendini tutamayıp kıkırdadı. Alexis öyle bir yüz ifadesiyle anlatıyordu ki bunları gülmemek çok zordu. "Gülme baba! Mesela dedim tabiki de bu güzel hançeri elma kesmek için kullanmam. Bıçak bulamadığım sürece tabi. Evet ne diyordum. Hah! İşte elma kesmek için hançerime ihtiyacım oluyor ve pufff! Hançerim elimde. Harika değil mi?"

   Alexis sırıtarak yüzüne bakıyordu. Kızı büyü konusunda gittikçe ustalaşıyordu. Ryan da güldü. Bu iyiydi. Birgün kızının bu güçlere çok ihtiyacı olacağını biliyordu. O gün geldiğinde hazır olmalıydı.

   "Onlara ad vermem lazım. Keskin Uç? Uzun Ölüm? Canavar? Evet canavar güzel. Bende bir canavar sayılırım ne de olsa."

   Alexis bunu çok rahat bir şekilde söylemişti ama Ryan onun hüzünlendiğini hissetmişti.

   "Senin canavar olan tek parçan bu hançerler olsun kızım." Dedi. "Çünkü sen bir canavar olmayacaksın."

   İçinden de umarım diyordu. Umarım olmazsın...

Kanlı Ay'da DoğanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin