O kadar kolay mıydı sahi?
O kadar kolay mıydı;
Karşına geçip haykırabilmek?
Keman seslerini bilmez misin?
Üzgün keman seslerini.
Bir kez olsun çıkmaz mı yolu bana?
Belki ben hissederim,
Belki gecenin ayazını.
Hatta belki tutmak isterim,
Serin bir yaz gecesi gibi ürperen ellerini.
Hatta saçlarını koklamak,
Ve ağlayan gözlerini güldürebilmek adına,
Soytarılık yapmak...
Bir kuş çiz;
Bir anka kuşu.
Ağlasın, gözyaşları ilaç olsun.
Kül olsun, küllerinden yaratsın kendini.
İşte öyle anla beni.
Öyle imkânsız, öyle inanılmaz.
Öyle ahmakça...
Çünkü şu an adeta ölüyorum.
Öyle hissediyorum.
Çünkü o kadar yakınsın ki bana.
Gülüşlerin o kadar çarpıyor ki gözlerime.
Ancak bir o kadar uzağım.
Çünkü sensizliğin doruklarındayım.
Ay gibisin, gidiyorsun.
Karanlığı delip yaklaşmak istiyorum sana.
Ancak aydınlanınca yeryüzü,
Sen yine gidiyorsun...