Aylin Aslım-Teoman:İki Zavallı Kuş
"Ömer koş git yedek anahtar filan varsa al gel. Öldürecekler herhalde birbirlerini." dedi endişeyle. Ömer koşarak gitti. Biraz sonra Efe ile birlikte geldi. Efe kapıyı açınca içerdeki manzara gerçekten dehşet vericiydi. Gece Aynur'un üstüne çıkmış saçlarını yoluyordu.
"Gece bırak Aynur'u." dedi Songül hoca. O kadar hızlı bıraktı ki kız kafasını yere vurdu. Hoca kızın üstünden kalkmadığını fark edince kolundan çekiştirdi ama Gece kolunu kurtarıp Aynur'a öyle bir yumruk attı ki artık şaşkınlıktan şaşı kalacaktım. Efe, Gece'nin belinden tutarak dışarı çıkardı.
"Bundan sonra Gece ile uğraşmayı bırak yanına bile yaklaşmam. O yumruğun kendi yüzümde patladığını düşündüm de kesin ağzım burnum yer değiştirirdi." dedi Ömer. Gerçekten korkmamak elde değildi. Defne, Gizem ve Demet Aynur'un kollarına girerek dışarı çıkardı. Bende küçük Rocky'e bakmak için odadan çıktım.
"İyi vurdum ama değil mi?" dediğini duyunca sabır dilercesine nefes aldım. Kollarımı göğsümde birleştirdim.
"Evet, kız çenesini bir hafta zor kullanır." dedim. Bana doğru döndü ve omuz silkti. Bana doğru dönünce Efe yanımızdan ayrıldı.
"Hak etti. Hak etmeyen kimseye vurmam." dedi.
"Ne yaptı?" diye sordum.
"Bana vurmaya kalktı." dedi. Bana doğru bir adım attı. Songül hoca odadan çıktı. Bu yüzden her ne yapacaksa vazgeçti.
"Gece bundan sonra Kaya'nın odasında kalıyorsun." dedi hoca. Gözleri kocaman açıldı. Bu işime gelirdi.
"Ne? Ama neden?" dedi. Aynur ile asla aynı odada kalmazdım. Kız tecavüz etmeye filan kalkardı. İnsanı korkutuyordu. Onun için nefes alsın yeterdi.
"Başka biri bunu yapsa gönderirdim geri. Bu kadar büyük tepki verdiğine göre seni çok sinirlendirmiş olmalı. Lütfen sadece dediğimi yap." dedi hoca. Gerçekten Gece bu tepkiyi verdiyse damarına basmış olmalıydı.
"Eşyalarımı alabilir miyim?" diye sordu.
"Aynur'u aşağı indirdik. O gelmeden hallet işini." dedi ve merdivenlere yöneldi. Gece odasına girince bende duvara yaslandım. Odayı bilmiyordu hem ona yardım edecek biri lazımdı. Fazla sürmeden bavulu ve çantasıyla dışarı çıktı. Bavulunu sessizce alıp önden yürümeye başladım. Odaya girince boş olan yatağa bıraktım bavulu.
"Anlat bakalım." Diyerek yatağa oturdum.
"Masal mı? Yaşın geçmedi mi?" diye sordu alayla. Tek kaşımı kaldırdım ve gülümsedim.
"Gece." dedim. Sinirle ofladı ve boş olan dolaba kıyafetlerini yerleştirmeye başladı. Bu işte fazla hızlıydı.
"Ne?" dedi. Bileğinden tutup yanıma oturttum. Bileğini hemen elimden çekti.
"Ne bu sinir?" diye sordum. Gözlerini devirdi. Ne kadar çok gözlerini deviriyordu.
"Ne bu ilgi?" diye sordu. İstemsizce gözlerimi kaçırdım. Alayla gülümsedi. Yanımdan kalkıp dolabından kıyafetlerini alıp banyoya geçti. Kahverengi saçlarını topuz yaparak çıktı banyodan. Birkaç inatçı tutam yüzünü etrafında geziniyordu. Kısa bir şort ile askılı giymişti. Etraf fazla mı sıcak oldu yoksa bana mı öyle geliyordu anlamadım. Yatağa öylece bıraktı kendini.
"Üzerine bir şey örtmeyecek misin?" dedim titrek bir sesle. Ah, lanet olsun sesim titremişti. Gülümsedi.
"Hayır, çok sıcak." dedi gözlerime bakarak. Yavaşça yutkundum. Bu oda arkadaşlığı bana işkence olacak gibi duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanrının Yemini(Askıda)
ЧиклитAilesi için mükemmelliğe odaklanmış bir kız Gece. Kardeşi için anneliğe odaklanmış bir kız Gece. Sınıf arkadaşlarına görünmezliğe odaklanmış bir kız Gece. Arkadaşları için ilham periliğine odaklanmış bir kız Gece. Peki kendi için neye odaklandı? A...