Bir an düşündüm.Ona karşı yüzsüz olmamalıydım.Hemen affetmemeliydim.Öyle de yaptım.
"Bak Justin.Sana inanmıyor değilim.İnanıyorum da diyemem.Anlattıkların mantıklı olsa da biraz zamana ihtiyacım var.Lütfen beni yanlış anlama.Seni hâlâ çok seviyorum.Ama düşünüyorum da bu yaşadıklarımız gerçekten çok ama çok hızlı oldu.Ben çok yoruldum Justin.Gerçekten çok yoruldum.Ama seni gerçekten çok seviyorum.Bundan şüphen olmasın.Ama lütfen beni zorlama.Herşey çok hızlı gidiyor.Sen de farkındasındır.Yorldum Justin çok yoruldum.Aynı cümleleri tekrarlıyorum biliyorum ama biraz zaman istiyorum." Nefes aldıktan sonra devam ettim. "Sen hep benim istediğim gibi bir insansın.Şu 1 ay içinde bana herşeyi yaşattın.Çok mutlu oldum.Ama yalvarırım bu gün beni evime bırak." dedim.Gerçekten bunları hissediyordum.
"Sen sahip olduğum en güzel şeysin.Şu an beni kırmamak için kıçını yırtıyorsun farkındayım.Evet haklısın.Ben de yoruldum.Seni o kadar seviyorum ki.İstediğin zamanı sana veriyorum,bize veriyorum." dedi ve uzanıp beni alnımdan öptü.O sevgiyi hak ediyordu.Ama gerçekten zamana ihtiyacımız vardı.
-
Justin'le yaptığımız son konuşmadan sonra kendimi iyi hissetmiyordum.Telefonuma uzanıp Edward'ı aramaya karar verdim.Bir-iki çalışta açtı.
"Edward naber?"
"İyiyim de ne oldu?Aramazdın sen beni?Justin terk mi etti seni?"
"Teşekkür ederim Edward ben de iyiyim ve hayır Justin ile ayrılmadık.Ama sana ihtiyacım var.Gelir misin?"
"Hmm...Düşünmem lazım."
"Seni salak.Hemen buraya gel...Lütfen." Son kelime daha sessiz çıkmıştı.
"Kötü birşey olmuş.Hemen geliyorum." dedi ve yüzüme kapattı.Edward bana iyi gelebilirdi.Belki de gelmezdi.Hiçbir fikrim yok.
5-10 dakka sonra kapı çaldı.Kapıyı açtım.Ve direk boynuna atladım.
"Melissa d-dur.Bir nefes alayım."
"Anlatmam lazım.Konuşmaya ihtiyacım var." dedim ve kendimi ondan ayırdım.
"Bekle sana kahve yapıp geliyorum sen geç salona." dedim ve mutfağa doğru ilerledim.
"Lily nerde?" dedi Edward.Bu sorusuna güldüm ama görmedi tabiki.
"Teyzemlerde."
"Senin teyzen mi var" dedi.
"Varmış işte" dedim ve elimde kahvelerle birlikte salona geçtim.Karşısına oturdum.
"Anlat bakalım sümüklü." Sümüklü ne amınakoyayım.
"Sümüklü ne gerizekalı."
"Gerizekalı mı?Kaç yaşındasın sen?Neyse anlat bakalım neler oldu.Pskolog Edward işbaşında" dedi.Onun bu hallerini seviyordum.
Ona uzuuun uzuun herşeyi anlattım.Ne eksik ne fazla.Duygularımı.Herşeyi.
"Bu derin bir konu Melissa" dedi ve nefes alıp devam etti. "Jake'i tanıyorum.Böyle birşey yapmış olabilir." dedi.
"Zaten ben ona inanıyorum.Ama sadece...Sadece zaman istemekle doğru mu yaptım bilmiyorum.Sen ne hissederdin?"
"Ben de onun yaptığı gibi anlayışla karşılardım.Ama şu an ne yapıyor bilemem.Hemen unuttu mu?Yoksa o da senin gibi düşünceli ve sümüklü mü?" dedi.Koluna bir yumruk geçirdim.
"Sen sümüklü olduğun kadar da ayı gibi gücün var" dedi.Pislik.
"Edward?"
"Efendim sümüklü?"
"Bu gece burada kalır mısın?Korkuyorum.Neyden korkuyorum bilmiyorum.Lütfen burada kal.Benimle kal."
"Sorman hata meleğim.Tabikide kalırım.Sen korkma." dedi ve bana sarıldı.O şekilde uyuduk.
***SABAH***
Telefonuma gelen mesaj sesiyle uyandım.Edward hala uyuyordu.Mesajı açan ellerimi alıp götüme soksunlar.
Kimden:Bilinmiyor
Edward ile geçirdiğin gece güzeldi.Justin'i postalayıp Edward ile sarılarak uyuman beni şaşırttı.Eğer onla uyurkenki fotoğrafının Justin'e ulaşmasını istemiyorsan hızlı ol.Justin'in evinin önünden o zarfı al ve o öğrenmeden ona anlat.Bu arada bir dahakine biriyle sarılarak uyurken perdeyi kapat. -İSİMSİZ
ŞİMDİ SIÇTIM.
Gerçekten uzun yazmaya çalıştım.Bir bölümü yazmam 1 saatimi alıyor.Yazıyorum,siliyorum.Mükemmel yapmaya çalışıyorum. "Bir Yabancı" adlı hikayemin 2.bölümü geldi.
Umarım beğenirsiniz.Sizi çook seviyorum.muck
-TUTKU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Die İn Your Arms (Justin Bieber Fanfiction)
Fiksi Penggemar~Okumadan önce bilmenizi isterim,sonradan mesaj veya yorum atmayın,HİKAYEDE THIS IS MY LIFE HİKAYESİNDEN ALINTILAR BULUNMAKTADIR.~ Melissa adında bir kız.Genç.Umutları var.Aşık olmak planları arasında yoktu.Peki ya Justin ile karşılaştıktan sonra ke...