8)UYUMSUZ RENKLER (TAO)

Bölüm 2

Luhan abime hak verip etrafı izlemeye başladım. Çok güzel kız vardı etrafta. 

''Abi. Ben biraz içecek bir şeyler alacağım.'' diyerek oradan uzaklaştım. 

***

''Bana ağır bir şeyler.''dedim barmene.

Bir şeyler karıştırıp uzattığında tek dikişte bitirdim. Daha fazlasını içemezdim çünkü kilomu korumam gerekiyordu. Ağır alkolün kalan tadıyla sağıma soluma bakmaya başladım. Dans etmek istemiyordum bu sefer. Sadece bugün geçmişimi fazla düşünmüştüm ve unutmak istiyordum. Birileriyle eğlenmek.

Yanımda oturan ultra mini etek giymiş ve elindeki kolayı içen kız dikkatimi çekmişti. Mini eteğinden daha uzun olan mor düz saçları poposunu daha iyi örtüyordu. Ayağa kalkıp ona ilerledim. İçimdeki arsız çocuk o mor saçlarla ortaya çıkmıştı.

''Selam''dedim tam önünde durarak. Şimdi benim kim olduğumu anlayacak ve ağzını bir karış açacaktı.

Bana göz devirdi.

Şaşkınca ağzını açan ben olmuştum.

''Selam dedim sana.''dedim. Neden bana selamda vermiyordu?

''Selam.''dedi kahverengi gözlerini  bana dikerek.

''Ben Tao. Sen?''diyerek elimi uzattım.

''Biliyorum Tao. Seni tanıyorum. '' dediğinde bir gülüş yerleştirdi dudaklarına.

''Ah. Demek tanıyorsun. Peki benimde seni tanımama yardımcı olur musun?''

Donuk bakışlarıyla boydan beni süzdü.

''Ben Yİ Wen. Su karşıda az önce yanına oturduğun kız varya. Yi Ting. İşte onun kız kardeşiyim.''

Kız neden bu kadar uzun bir açıklama yapmıştı anlayamamıştım. Ama kimin kardeşi olmasını umursamıyordum.

''Kimin kardeşi olduğunun önemi yok. Seninle takılmak istiyorum.'' dedim.

Aynı donuk bakışlarını bir saniye bile benden ayırmadı.

''Bak. Buraya kardeşimin zoruyla geldim. Kardeşimin zoruyla bu elbiseyi giydim. Yani kolamı içip ,kardeşimin hadi gidelim demesini bekliyorum.''

Ne anlatıyordu bu kız bana?

''Yani?''diye sordum. 

''Yani uza!''