Bu bölüm for geceninegosu
"Ackerley." diye devam ettirdim. Onun burada, tam karşıda olduğuna inanamıyordum.
"Lisha, inanmıyorum... Sensin!" dedi ağzını kocaman aralayarak ve gülerek.
"Evet, benim." dedim düz bir sesle.
Ackerley Carter.
Açıklamak gerekirse henüz lise 1. sınıfken, çok saçma bir şekilde çıkmıştık. Sonra bir gün benden ayrılmıştı ve nedenini bilmiyordum ve şu çikolatalı depresyonlardan yaşamıştım. Ertesi gün şehirden gittiği için ayrıldığını öğrenmiştim ve bir daha hiç konuşmamıştık.
Ondan bir sene sonra çocuk parkında bir bebeğe bakıcılık yaparken Shawn'ı görmüştüm ve her şey şuan olduğu hale dönmüştü.
Bana doğru yürüdü ve yaklaştı. "Ne diyeceğimi bilemiyorum, saçların... boyatmışsın."
"Sarı saç seviyorsun diye kahverengiye çevirdim." deyip kocaman güldüm. Yüzü gerildi.
Gülüp omzuna vurdum. "Dalga geçiyorum, Carter." dediğimde gerilen yüzü gevşedi ve o da güldü.
"Taş gibi olmuşsun ha." dedi Ackerley beni süzerek. Göz devirip "Burada ne arıyorsun?" dediğimde "Geri döndüm." dedi. Gülümseyip etrafa baktığımda birden Shawn ile göz göze geldik.
Dur bir dakika, Shawn ile göz göze geldik?
Shawn gülümseyip el salladığında 1-2 dakika ağzım aralık durduğunu fark ettiğimde ben de yapmacık bir şekilde gülümsedim. Ackerley gülümsediğim yere bakarken.
"O kim?" dedi. Ne diyecektim?
Aşık olduğum çocuk, ablamın sevgilisi?
"Ablamın sevgilisi." dedim yutkunarak.
Birden telefonum titrediğinde arayanın Fairly olduğunu görünce gözlerimi kocaman açtım. Ağzıma sıçacaktı.
"Görüşürüz Ackerley, gitmem lazım." dediğim gibi hızla gitmeye başladım.
Ackerley dönmüştü.
Shawn beni tanımıştı.
Fairly beni öldürücekti.*
Shawn sanmıştınız dimi ekehskwhskwgwkwvekgs
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNATTAINABLE/Mendes
Fanfiction"Sen, seni gerçekten ve sonsuza kadar sevecek birini görmeyecek kadar körsün." * En yüksek kısa hikayede #10 En yüksek hayran kurguda #35 (Kısa hikayeden, hayran kurgu kategorisine alındı.)