DAVETSİZ GELEN AŞK / TAMAMLANDI

Kabime Sahipsin Yetmez Mi

Keyifli Okumalar 🥀

James gözlerini yarı bir şekilde açarken hayal meyal neler olduğunu hatırlayarak acıyla bağırdı. Vücudu sanki parçalara ayrılıyormuş gibi acı çekiyordu ve kimsenin yapabileceği birşey yoktu.Alnından akan terler yastığa doğru damlarken verilen ilacın etkisiyle bir kez daha koyu yeşil gözlerini hissettiği acıyla kapattı. Dudaklarında Olivia'nın adıyla kendisini uykuya teslim etti.

Üç gün önce acil bir mektup alarak evden ayrılmış ve Olivia'ya bile söyleme fırsatı olmamıştı. Evden çıkarken gördüğü ilk çalışana bu kişi uşağı oluyordu, karısına iş için gittiğini söylemesini ve iki hafta süreceğini yine de tam olarak ne zaman döneceğinin belli olmadığını söylemesini istemişti.

At arabasında limana doğru yol alırken aklı kendisine gelen mektuptaydı ve limanda bekleyen mallar için endişeleniyordu. Çoktan limandan ayrılması gereken geminin, gemiye yüklenmesinde sıkıntı çıkarılan bir konteynır yüzünden çoktan 2 gün geciktiğini öğrenmişti. Sorunun ne olduğunu çözmeli ve gecikme yüzünden aynı gemiye binerek kendiside iş yaptığı kişiyle görüşmek için gitmeliydi. Bizzat gidecek ve mallarda ki gecikme için özür dileyecekti.

James prensipleri olan ve sorumluluklarını bilen bir adam olduğu için bu tarz bir gecikme kendisi için çok kötü olacaktı. İnsanların güvenini kolay kazanmamıştı bu şekilde kaybetmeye de niyeti yoktu. Ne olduysa limanda olmuş ve james ağır gelen malların kaldırılması için yardım ettiği sırada kopan halatın tuttuğu mallar james ve adamların olduğu tarafa doğru düşmüş ve herkes altında kalmıştı.

James son anda kopan halatı farkedip kendisini ileri atsa da gövdesine saplanan demir çubuktan kurtulamamıştı. Çektiği acı yüzünden dayanması ne kadar zor olsa da geciken yardım sebebiyle bir süre sonra baygın düşmüştü. Paslı demir parçası göğsünün alt kısmında o kadar uzun kalmıştı ki doktorun verdiği ilaçlar sürdüğü merhemler etkisini hemen göstermeyerek james'i baya zorlamıştı.

Bir kaç gün boyunca ateşler içinde doktorun evinde tedavi görmüş ve ara ara gözlerini açarak su istemiş bazen karısının adını sayıklamış ve kendisini tekrar uykuya teslim etmişti. James düşünebildiğini farkettiği zamanlarda aklına sürekli Olivia'yı ve onun gözlerini getiriyor, gülüşünün ne kadar güzel olduğunu düşünürken eğer ölürse bir daha o gözleri ve gülüşü göremeyeceği için tarifi imkansız bir üzüntü hissediyordu.

Geçen 4-5 günün ardından James artık kendisini toparlamış ve ayakta durabilecek vaziyete gelmişti. Yataktan kalkar kalkmaz ilk işi doktora teşekkür etmek ve at arabasını ödünç almaktı. Daha sonra hızlı bir şekilde eve gelmiş ve karısının davet edilmiş olduğu bir baloya katılmak üzere bir saat önce evden ayrıldığıydı. James hızlı hızlı nefes alırken uşağına heyecan ve sabırsızlıkla bağırmış bir an önce takımını hazırlamasını emretmişti. Tek istediği ve aklını meşgul eden şey olivia'yı görebilmek ve tenine dokunmaktı.

Şimdi ise Olivia ile aynı arabanın içinde dip dibe otururlarken kız kendisine hayal kırıklığı içinde bakmış ve Ben sana karşı böyle hisler beslerken senin bana arkadaşınmışım gibi davranman böyle bir ilişki istemiyorum ! Bu şekilde beni kaybedersin çünkü! demişti.

James bir karar vermesi gerektiğini biliyordu.Olivia'yı kaybedemezdi ve yapması gereken tek bir şey vardı.Karısına karşı farklı hislerle yaklaşmaya çalışacaktı.Aslında çoktan içine yerleşen ve kalbinde filizlenmeye başlayan duyguların farkında olmayarak olivia'nın beklenti dolu yüzüne baktı.

Araba bir çukurun içinden sarsılarak geçerken James İstemsiz bir şekilde eli sağ tarafına göğsünün alt kısmına götürdü ve kızın korku dolu bakışları arasında Olivia.. senin hislerine karşılık vermek istiyorum dedi.