1 5

2.8K 243 141
                                    

Son bir kaç ayın sonunda Chanyeol ilk kez rahatlıkla bir uyku çekebilmişti. Her gece gördüğü kabusları bu gece görmeyişi onu şaşırtmamıştı. Çünkü Baekhyun yanındaydı. Onun olduğu her yer Chanyeol'e huzur veriyor, korktuğu kötü etkenleri kafasından siliniyordu.

Lakin bu düşüncesi kısa süreliğine benliğini terk etmişti. Yan tarafı boştu. Ve korktuğu etkenler içini huzursuzlukla kaplamıştı.Yatağının köşesindeki masaya elini uzatıp telefonuna baktığında saat 10:00'ı gösteriyordu. Mesaj ya da arama falan da yoktu.

Sabah uyandığında kesinlikle yanında olacağını düşünüyordu. Ama yanılmıştı. Ne sanıyordu ki zaten Baekhyun'un onu gerçekten affedeceğini mi? Bunun imkansız olduğu bariz belli değil miydi? Neden kendini umutlandırmıştı ki? Ya da neden Baekhyun'un onu affedeceğini hissetmişti?

Yanındaki boş yerde ellerini gezdiğinde parmağının arasına ilişen küçük not kağıdığını fark ettiğinde veda notu olduğunu falan düşünmüştü.

Ama okudukları bunun tam tersiydi.

'Muhtemelen şuan da seni bırakıp gittiğimi düşünüyorsun değil mi? Ama aptalsın. Daha 1 gün dolmadı göt herif! Ayrıca dolabında neden karnımı doyurabileceğim hiçbir şey bulamadım?! Sakın bana günlerdir yemek yemediğini söyleme! Ah neyse.. Markete karnımı doyurabileceğim bir şeyler almaya gidiyorum. Geldiğimde beni bir bardak su ve ağrı kesiciyle karşılamanı istiyorum. Çok acıyor~'

Yüzünde oluşan sırıtmayla notu okumayı bitirdiğinde rahatlamıştı. Ama yine huzursuzdu. Çünkü günün sonunda Baekhyun gidecekti.

Ne demişti Baekhyun? Hiçbir şeyi umursamadan seninle bir gün geçirmek istiyorum. Dediği gibi yapacaktı kafasındaki onu huzursuz eden kötü düşünceleri düşünmemeye çalışacaktı.

Baekhyun her an gelebileceğini düşünerek banyoya gidip yüzünü yıkadıktan sonra odasındaki ilk yardım dolabından ağrı kesici alıp hızlı adımlarla aşağı indi. Mutfağa uğrayıp bir bardak suyla salona geçeceği sırada kapı çalmıştı.

Ağrı kesici ve suyu vestiyere bırakıp kapıyı açtığında poşetlerle yere düşen Baekhyun'u görünce gülmesine engel olamamıştı.

"Yardım etsene be! Bir de gülüyor musun? Zaten canım yanıyor!" Baekhyun'un yakınmalarını umursamadan gülmeye devam etmişti.

"Bak hala gülüyor! Göt herif, senin yüzünden canım yanıyor ve sen hala gülüyor musun?" Chanyeol gülmeyi kesip yere düşen poşetleri içeri alıp mutfağa bıraktığında Baekhyun hala aynı şekilde duruyordu.

"Kucağına al." Kollarını uzatıp dudaklarını büzdüğünde önce dudaklarını öpmüş, sonra da Baekhyun'u kucağına almıştı.

Kucağında Baekhyun'la salona geçtiğinde küçük bedeni koltuğa bırakıp vestiyere bıraktığı ağrı kesici ve suyu alıp geri döndüğünde Baekhyun'un biriyle konuştuğunu duymuştu. Dinlemek istemiyordu ama bir kere söylenenleri duymuştu.

"Bilmiyorum abi. Kafam çok karışık." Derin bir iç çekmişti Baekhyun.

"Hayır, hayır sen dediğimi yap. Ben kararımı çoktan verdim. Sadece.. Neyse akşam görüşürüz." Baekhyun telefonu kapattığında Chanyeol salona girmişti. Elindekileri Baekhyun'a uzatıp içmesini bekledi. İçtiğindeyse ona sıkıca sarılıp ufak bedeni kucağına çekti.

you wont miss me :: chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin