Oyun Başlasın Küçük Kız

35 17 0
                                    

Kalbim kendini dışarı fırlatmak istercesine hizla atmaya devam ediyordu galiba onlarda aynı durumdaydı. Nefesini ilk düzene sokan efecan oldu ve ilk defa soğuk bir sesle konuştu

"Çıkalım burdan "

"Bekleyelim efe biraz disarda neler olduğunu bilmiyoruz bizi gafil avlayabilir o şerefsiz "

"Elif asıl burda durursak daha kötü şeyler olabilir canımızi riske atamayız"

"Çatıdan çıkalım ön ve arka kapılari kullanamayiz her ihtimali dusunmemiz lazım yanimizda damla varken temkinli olmak gerekki yaklasamasin o bok herif buna yoksa olacaklari siz düşünün"

"Tuana haklı o bizden alisana kadar korumalıyız "diyen oguza dik dik baktım ama sesimi çıkarmadım nasıl olsa öğrenecektim herşeyi artık çıkar yolu yok bu işin . Mert efecan ali üçu  duvara merdiven dayarken tuana ve Oğuz bizden biraz  uzaklaşıp  konuşmaya calisyorlardi sanirim buna pek konuşma dense tabi ikiside patlamaya hazır birer bomba gibiydiler. Merdiven işini hallettikelrini söyleyen alinin yanına gitmeye başladım onlarda arkamdan geldiler

"Dikkatli  ve seri olmalıyız fazla ses çıkarmayin ters bir şey olursa soluk bile almadan kosacaksiniz "merte hepimiz kafamızı sallayarak onay verdik ilk  catiya cikan efeydi ve etrafa göz gezdirmis olacakki çıkmamizi isteyen bir işaret yapti ve hepimiz teker teker catiya çıktık sessizce catidan yürümeye başladık.
Sokağın sonunu gormemle rahat bir nefes verdim bidaha buraya adımımı atacağımı sanmıyorum.

"Ben biraz eve gidip dinlenmek istiyorum Tuana sonra seni ararım "

"Önce konuşmamız lazım Damla "

"Şimdi gerçekten konuşabileceğimi sanmıyorum biraz rahatlamaya ihtiyacım var "diyerek eve doğru yürümeye başladım ama mert beni durdurdu.

"Yanliz gitme ben bırakırım "kafami sallamakla yetindim ve sahil kenarından yürümeye basladik.

Şimdi öyle bir haldeyim ki düşünme yetkimi bile kaybetmis durumdayım
Ne tuhaf ki hayat bilmediğin şehirde bilmeden yaptığın bir hata yüzünden canına kast etmek isteyen insanlarla sarılıyor etrafın .Labirentin içine düşmüş gibiyim ne tarafa gitsem cevapsız sorular çıkıyor karşıma. Çıkış yolu bulmak imkansız gibi ama insanoğluyuz işte herşeyi çok çabuk bitiriyoruz kafamizda. Küçük bir umut olsa tutunabilirdim ona.

"Biraz oturalımmi "cevap vermeden kayalıklara yöneldim oda yanıma bağdaş kurarak oturdu.

"Ne tuhaf bir dünyada yaşıyoruz dimi şu denizin içindeki balıkların yaşamaları içinde suya ihtiyaçları var orda nefes alıp veriyorlar su yüzüne çıkarlarsa ölürler biz garip insanlar için bu durum ne kadar garip. Bizim yaşamamız içinde nefes alıp vermemiz gerekiyor ama bu sandıkları kadar kolay birşey değil nefes alırken boğulan insanlardanız "

Dedikleriyle o kadar haklı ki "nefes alırken boğulan insanlardanız "gercektende öyleydik herkezin ve herşeyin  içinde bulunduğu bu koca dünyada nefes almak bile çok zordu.

"Kafan çok karışık biliyorum bir türlü toparlayamiyorsun bu içine düştüğün durum nasil birsey adlandıramiyorsun. Fazla düşünme  sadece zamana bırak herşey  elbet düzelir"

"Kafam karışık değil mert içine düştüğüm durumuda adlandirmak istemiyorum sadece bunların tek bir açıklamasıni istiyorum şu kafamın içindeki bitmek bilmeyen sorulardan kurtulmak istiyorum anliyormusun beni "sona doğru sesim fısıltı halinde çıkmaya başladı kendimi birkez daha kaybetmemeliydim . Güçlü olmak benim doğamda vardı.

"Zamana ihtiyacin var damla sorularının cevabını zamanla alacaksın "

"Umarim o zaman gelene kadar kafamdaki kuyuda nefessiz kalarak can vermem "  yavaş yavaş yürüyerek  eve geldim gelir gelmez yemek yedim ve bolkano çıkıp sigaramı yaktım.
Ruhsuzca etrafı seyretmeye başladım.
Şu yanan ışıkların altında ne çok hayat vardır. Ne çok sıkıntıları .Hayatta kalmak için çırpınışları belkide çoğu kendinden vazgeçmiştir kim bilir. Peki ben kendimden vazmi geçtim yada hala bir umudum varmı yine koskoca bir bilinmezlik yine soluksuz kalmama neden olacak sorular. Dayanma gücüm neye dayanacak artık. Çok sevdiğim okul hayatımı bitiren ahlaksız insanlara dayandığım gibi dayanabilirmiydim. Yada istediğim şeylerin önüne durmadan engeller koyarak ulaşılmaz bir hale getiren aileme dayandığım gibi dayanabilirmiydim . Şimdi neye dayanmam lazım . Ne yapıp ayakta durabilirdim ki neyle karsilastigimi bile bilmeden bir oyun ki bu sanki ne yaparsan yap kaybeden taraf yine sen olacaksın hayatın kuralı bu sanki. Bu düşüncelerden beni kurtaran telefonumun zil sesine sonsuz teşekkürlerimi ileterek elime aldim
Gizli Numara arıyor... ne güzel bide gizli bir hayranım çıktı

"Alo ...alo... alo ses verirmisiniz kimsiniz "derin bir nefes aldım sakinlesmem lazım
"Herkimseniz bidaha aramayin " tam kapatacakken o erkeksi kalın sesi duymamla olduğum yerde çakildim gayet eğlenen bir tınıyla şu kelimeleri beynime kazıyıp kapattı

"OYUN BAŞLASIN KÜÇÜK KIZ "

Siyah Olan UmudumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin