Çünkü Canım Öyle Istedi

"Sevgili."

Arkadaşlar bu bölüm çok içime sinmedi ama yine de yb için çok geciktiğimi farkettim ve  o yüzden koydum bir sonraki bölüm daha güzel buna emin olabilirsiniz. Yorum yaparsanız sevinirim, düşünceleriniz benim için önemli :) Multimedyada Demir var :)

  Küçük bir eğlencenin kimseye zararı olmaz değil mi?  Olmaz herhalde.

“Bana bakmayı keser misin Mert?”

“Çok komiksin.”

“Affedersin de bunu neresi komik?”

“Hiç.”

  Artık karar vermeliydim, bunu yapmayı o kadar çok istiyordum ki.

“Sadece 1 hafta ama.”

“Bence 3 gün olsun güzelim.”

“O zaman 3 gün, anlaştık mı?”

Cevap niyetine elimi tuttu, yüzüme baktı ve gülümsedi. Yüzü yüzüme yaklaşırken kendimi birden çektim. Dudak astı, belli ki şaşırmıştı.

“Peki  sen bilirsin.”

“Öpüşmek yok sadece sarılma ve el ele tutuşma.”

Yine cevap vermedi, hızlıca arabadan indi,  kapımı açtı elimi tuttu ve beni arabadan indirdi, çok kibar biriydi aslında.

 Kalabalığın arasından el ele tutuşarak geçtik. Konuşulanları duyuyordum.

“Sinem ve Mert mi? Mert bula bula bunu mu bulmuş?”

“Daha yeni Demir’den ayrıldı,  boş durmuyor kız.”

“Takmış peşinde yine bir yakışıklı.”

  Söylenilenler kırıcıydı. Canımı yakıyordu. Aldırış etmeden içeri girdik herkes bize bakıyordu, çok iğrenç bir şeydi bu. Demirleyken bile bu kadar gözler üzerimde olmamıştı neyse zaten 3 gün sonra bitecekti.

Beni sınıfa kadar götürdü etrafta kimse yoktu. Koridor bomboştu. İyice yaklaştı.

“Burak gelirse haber ver.”

“Sen nerden biliyorsun bunu?”

“Eğer seni korumak istiyorsam kimden koruyacağımı bilmeliyim.” Dedi ve yandan gülüşünü yüzüne yerleştirdi.

“Her şey için teşekkür ederim Demir.”

Bir dakika Demir mi dedim ben?

Gülüşü soldu birden ve uzaklaştı. Tek kaşını kaldırdı.

“Bugün okulda takılmayalım, ama beni özlersen falan yanıma gelebilirsin.”

“Çok iyisin sağol.” Dedim ve koluna yumruk attım.

“Bu iki oluyor bir daha bana vurma bücür.” Dedi. Sesi çok ciddiydi.

“Bücür mü?” dedim gülerek, maksat ortam yumuşasın.

O da gülümsedi. Birden fark ettim ki eli belimdeydi benim elimde onun belindeydi iyice yaklaştı. Nefesini yüzüme üfledi, nane kokuyordu. Kalbim hızlıca atmaya başladı belki de Mert’le olmak istiyordum , belki de ondan hoşlanıyordum. İyice yaklaştı o yaklaştıkça kalbime bıçaklar batmaya başlıyordu, ondan hoşlanmamalıydım bunun için çabalıyordum ama onun bakışları beni savunmasız bırakıyordu.

“Hoşuna gitti galiba?” dedi gülümseyerek.

“Ne alakası var?”

“Kendinden geçtin, kızardın. Ama sana söyleyeyim biz diye bir şey olmayacak Sinem.” Dedi ve dudak büzdü.

Bir şey demedim, o da bana dayamış olduğu vücudunu çekti. O üzerimdeyken hissetmemiştim ama ağırdı.

 Hiç bir şey demeden arkasını dönüp gitti. Bense bilmiyordum nasıl hissetiğimi. İçimde kötü bir his vardı canımı sıkıyordu. Neyse bunlar koridorda düşünülecek şeyler değildi. Sınıfa geçtim. Sırama oturmamla beraber Defne geldi yanıma sözde en yakın arkadaşımdı. Aslında hala ona inanmak istiyordum çünkü ondan başka yakın arkadaşım yoktu aslında Defne ve Demir hayatıma girmeden önce çok yalnızdım. Kimse beni sevmezdi çünkü herkesin eşyasını parçalardım. Tabii birde abim vardı. O beni korurdu tek arkadaşım oydu. Her şeyimi onla paylaşırdım tabii erkek mevzuları hariç.

“Sinem, canım daldın.” Defne’nin sesiyle kendime geldim.

“Efendim Defne?”

“Aramızda sorun yok değil mi? Sonuçta sen Mert’le birliktesin.”

“Aaaa evet sorun yok.”bayağa yapmacık gülümsedim. Defne bir şey demeden arkasına dönüp gitti ve sırasına oturdu. Herkes kendi kendine eğleniyordu biri birine laf yetiştiriyor, öteki ötekine uçak atıyordu ve bir anda herkes olduğu yerde durdu ve sustu. Bugün ilk dersimiz Fizikti ve hoca çok sertti nefret ediyorum bu hocadan. Derste uyumak yasaktı diğer okullar gibi değildik biz bizim katı kurallarımız vardı ve bunlara uymazsan okuldan atılırdın. Ben zaten ders çalışmayı severdim notlarım da yüksekti aslında tuhaf biriydim hem o popüler kızlardandım hem de inek tiplerdendim aslında çokta inek değildim.

“Sinem, bugün dersi sen anlatacaksın.”dedi Mustafa Hoca.

“Peki hocam.” Dedim ve 40 dakika boyunca anlatacağım şeyleri kafamda toparlamaya başladım.

 40 dakika çok çabuk geçmişti ilk defa. Okulumuz çok büyüktü ve içinde kayboluyordu insan ben burada o kadar çok kaybolmuştum ki. Merdivenlerden aşağıya indim ve bahçeye çıktım. Sağ tarafta basketbol sahası vardı içinde de Demir basketbol oynuyordu Defne demirlerden bağırıyordu.”Hadi aşkım yapabilirsin.” Diyordu. Demir’i hala seviyordum evet Mert’i sevmiyordum bunu Demir’i gördüğümde daha çok anladım.

Hiç kimseye bakmadan basketbol sahasından ilerledim, sonra birden omzumda bir el hissettim döndüğümde eliyle ağzımı kapattı ve kulağıma yaklaşıp:

“Seni unutamıyorum.” Dedi.

Hikayemi oylamayı unutmayın , ayrıca arkadaşlar okuma sayısı artarsa yeni bölümü hemen yayınlayacağım çünkü yeni bölüm hazır :)