Demir çok mutlu görünüyordu, aynı şekilde Defne de, her ikisine birden baktım onlarda bana bakıyordu ama ellerini birbirlerine kenetlemişlerdi. Gözlerimin yandığını hissettim, Demir’de bunu fark etmiş olmalı ki , Defne’den ayrılıp yanıma geldi. O sıcacık elleriyle yanağımı okşadı uzun bi süre. Ben ona bakıyordum o ise yere, sanki şuan bana dokunması bile zorlaymış gibi gözüküyordu.Defne’ye gözüm kaydı birden o da bana “üzgünüm” gibi işaretler yapıyordu, ama umrumda değildi çünkü Demir'le geçirdiğim her anı ona anlatmıştım o da bana bir sürü tavsiye vermişti, o benim kardeşimdi. Asla birbirimizin erkekleriyle çıkmazdık, asla. Ama Defne bu kurala ihanet etmişti, lanet olsun.
Demir hala yanımda duruyordu, elini yanağımdan çekmişti. Şuan yüzüme bakıyordu, gözlerimin içine. Bir an titredim, ondan o kadar çok hoşlanıyordum ki, bana dokunmasıyla değil, nefesiyle bile kalbim küt küt atmaya başlıyordu. Demir’in gözlerinin içine baktım, en derinlerine, sanki hiç pişman değilmiş gibi duruyordu aksine mutluydu. Birden beklemediğim bir hareketle sarıldı, ama bu sarılma arkadaş sarılmasıydı, önceki şehvetli sarılmalar gibi değildi, bir an her zamanki gibi sarıldıktan sonra boynuma ıslak öpücükler konduracağını düşünmüştüm ama nafile. Sarıldıktan sonra geri bir adım attı. Gözlerimin içine bakarak, konuştu.
"Sinem bak, buraya seninle konuşmaya geldik."
"Daha neyi açıklayacaksın?"diye bağırdım. Demir geri adım attı.
Defne konuşmaya girdi.
"Sinem bak ben çok üzgünüm her şey 2 ay önce başladı. Ben ondan önce Demir’den hiç hoşlanmıyordum ama 2 ay önce bir partiye davet edildik sen hastaydın gelemedin, o gün bayağa samimi olduk, çıkışta taksi beklerken iki kabadayı laf attı ve beni ellemeye başladılar..."
Defne bunları söylerken Demir yumruklarını sıkıyordu. Defne durup Demir'e baktı. Sonra konuşmaya devam etti.
"neyse ki Demir yetişti, ve onları bayağa bir benzetti ,işte ondan böyle hoşlanmaya başladım. 1 ay önce de çıkmaya başladık."
O kadar sakin söyledi ki, canımın yandığını düşünmemişti bile.
"İstersen arkadaşlığımızı bitiririz,ama ben istemiyorum Sinem, sen benim için çok değerlisin.Eğer istiyorsan okulda yoluna bile çıkmam karar senin."
Demir’e baktım ama onda ses yoktu belli ki konuşamayacaktı, dayanamayıp sordum.
"Peki sen Demir? Ne düşünüyorsun? "Diye sordum. Önce sustu ve sonra bana baktı.
"Ben Defne’yi seviyorum Sinem senle çıkarken bile onu sevdim."
Bu sözler gözlerimden yaşlar akmasını sağlamıştı, ayaklarım burayı terk etmemek için elinden gelen her şeyi yapıyordu, adeta yere çivilenmişlerdi. Dudaklarım konuşamayacağım kadar kurumuştu. Beynimse yorulmuştu bu olayın bir an önce bitmesini ister gibiydi. Kalbimse ah işte acı veren oydu, ruhumun en derinliğine kadar beni yaralayan, yok eden o güç. İkisine de bağırmak istiyordu kalbim ama bütün organlarım birleşip kalbimi dindirmeyi başarmıştı. Demir’e yaklaştım, beklemediğim bir hamleyle o da bana yaklaştı ve beni alnımdan öptü, aslında ona tokat atmak için yaklaşmıştım ama olmadı yapamadım o beni öpünce yapamadım. Öptükten sonra gözlerime baktı ve kulağıma eğildi. Bu kadar yakınımdayken kendime hakim olmam oldukça zordu.
"Senden de çok hoşlanmıştım bi zamanlar Sinem." Dedi ve geri çekildi, Defne’nin yanına, Defne tekrar aynı soruyu sordu bana.
"Eee? Bizi yanında istiyor musun?" Sesindeki merak bir az olsun beni gülümsetmişti.
"Düşünmem lazım Defne, lütfen şimdi gider misiniz?"Dedim, sesimdeki soğuk tını ve bakışlarımdaki öfke havadaki gerginliğin artmasının habercisiydi.Bakışlarını üzerimde gezdirdikten sonra kafa sallayıp ikiside tek kelime edemeden çıkıp gitti.
Koca salonda bir tek annemle ben kalmıştık, birbirimize bakıp duruyorduk, bir an başım döner gibi oldu hemen merdivene yaslandım,annemde koşarak yanıma geldi, ona dayandım ve beraber yukarı çıktık. Beni giydirdi ve yatırdı, saate gözüm ilişti saat 12’ydi. Ama bugün Cumaydı yani sorun yoktu.
Saba kalktığımda saat 1’di ve mesaj vardı. Gizli Numaradandı.
"Saat 5’te Sahilde parti var, ayrıca Demir ve Defne de orada olacak."
Kimdi bu salak? Banane onlardan? O an aklıma bir plan geldi. Bu kadar kolay pes edemezdim, Ben Sinem'dim, okulda herkesin burnundan getiren kız ve şimdi onlar bunu ödeyecekti,Demir bile.
Lavaboya gittim ve duşa girdim, çıktıktan sonra saçlarımı kuruladım, hafif dalgalandırdım.İçeri gittiğimde saat "14.30’du. Dolabımı açtım, işte en zor kısım burasıydı. Dikkat çekmeliydim bu yüzden en kısa ve en dar eteğimi giymeye karar verdim , siyah bir etekti. Üzerime de siyah südyene benzer bişey giydim göbeğimin üst kısmını açıkta bırakıyodu. Onun üzerine de siyah bir ceket giydim. Sonra tekrardan lavaboya gittim sadece kapatıcı ve eyeliner sürdüm. Ve hazırdım aşağıya indiğimde saat 4.30 du. Tam vaktinde. Anneme seslendim ama yoktu.Bende direk ayakkabılarımı giyip çıktım, sahile kadar yürümeyecektim, çünkü çok terleyen bir insandım anında makyajım bozulurdu bu yüzden taksiyi tercih ettim.
Sonunda sahile varmıştım. Saat 5’i çeyrek geçiyordu.Kısacık eteğimi birazcık aşağıya çekiştirdim.Ve Sahilde yürümeye başladım, acaba hangi kafede parti vardı? Birkaç adım sonra yeri buldum ama güvenlik vardı ve davetiyesizleri almıyorlardı. Ne yapmalıyım diye düşünürken biri seslendi. Döndüğümde okulun en popüler çocuğunun beni çağırdığını gördüm, ve hemen yanına gittim, güvenliğe bişeyler fısıldadı güvenlikte hemen önündeki kırmızı bandajı kaldırdı ve bende içeri girdim. Uzun bir koridorda çocukla yürümeye başladım, o kadar uzun bir koridordu ki bitmek bilmedi bende maksat muhabbet olsun diye hal hatrını sordum ama sormasaydım anında beni tersledi. İt herife bakın.
Sonunda piste gelmiştik.Gözüme ilk ilişen Demirle Defneydi zaten gözükmemeleri imkansızdı. Defne Demirin kucağına oturmuştu ve öpüşüyorlardı , Demir’in bir eli Defne’nin göğsündeydi. Mert bana bakıp sırttı ( okulun en popüler çocuğu).
"İstediğini aldın mı? Bana borçlandın."
Dedi ve gitti. Şuan hiçbişey önemli değildi. Demirlerin beni görebileceği bir mesafede değildim, ama bir an düşündüm ki zaten beni görmesi için geldim, en fazla ne olabilir diyip saklandığım duvarın arkasından çıktım ve çıkmamla herkes bana bakmaya başladı, Demirlerde dahil.Bütün gözler üzerimdeydi ve ben yavaşça piste doğru ilerliyodum. İşte eğlence şimdi başlıyordu…
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çünkü Canım Öyle Istedi
RomanceMutluydu,muhteşem bir ailesi, yakışıklı bir sevgilisi vardı ayrıca vazgeçemeyeceği bir de dostu vardı. Derler ya her şeyin bir sonu vardır diye, onun sonu hepimizinkinden farklı.Aşk onu yüzüstü bırakıp giderken, dostuysa yavaş yavaş kuytu bir yere...