21.Bölüm~Konser Heyecanı!

121 15 13
                                    


Yaklaşık 2 gündür evde somurtarak geziyordum. Çünkü Sancak dibimize kadar geliyordu ve son 2 bileti de saniyelerle kaptırmıştık. Biraz geç haberim olmuştu geleceğinden.

4 gün sonra konser vardı ve ne akla hizmet biletler bitiyordu ki? Herkes mağdur oldu şimdi. Yellozlar kaptı tabii. Sevmelerinden de değil, amaç fotoğraf ayağına yavşamak.

Tövbeler olsun, Ece. Tövbe de bakayım.

Tövbe tövbe... Ağzımı bozuyorlar, dimi iç ses?

Evet, koçum.

...

Bugün, o akşamdı... O, benim mahrum kaldığım akşam. Benim hak ettiğim akşam. O yellozların değil!

Ben somurtarak otururken elinde küçük kağıtlarla Berke içeri girdi.

Ne ki onlar?

"Niye gülüyorsun? Burada ölmeye çalışıyorum."

"Ben senin oksijenini biliyorum."

"Oksijensizlikten ölmeyeceğim ki ben. İnsanlar yaşayarak da ölür. Hatta ne demiş Ruhi Çenet: Çoğu insan 25'ine bile gelmeden ölür, ancak gömülmek için 75'ine kadar beklenir."

"O zaman şunlara bi bak derim,"deyip elindekileri salladı.

Evet, bilet yani. Ne olacak?

Ay, geberecem. Sen bir daha bak istersen kimin konser bileti!

Baktım, Sancak.

3,2,1!

NE DEMEK SANCAK? NE DEMEK SANCAK KONSER BİLETİ!

Oturduğum yerden fırladım.

"Sancak mı o!? Berke cevap ver! Sancak mı o?"

Yavaşça güldü. "Evet,"dedi.

"Evet mi? EVET! Yani sen şimdi diyorsun ki, O YELLOZLAR YERİNE BİZ ORADA OLACAĞIZ!"

"Evet Ece, evet,"demesiyle üstüne atladım.

Yüzünü mıncırırken konuşuyordum.

"Seni yerum, yerum. Biliyorsun değil mi?"

"Evet."

"Şimdi git hazırlan geç kalmayalım, git Berke!"

Gitmesi pek uzun sürmemişti. Bense şu anda dolabımla bakışıyordum.

Siyah bir kısakollu ve siyah bir pantolon çıkardım. Pantolonda yırtıklar vardı. Şimdi ise zor kısma gelmiştik. Konserlerinde hep siyah bot giydiği için ben de bot tercih etmiştim. Katlanacaktım bu sıcakta. O katlanıyorsa, ben de katlanırdım.

Telefonuma hiç dokunmadığım için şarjı 94'tü. Yine de yanıma powerbank aldım. Bir tane de fotoğraf makinesi. Ne olur ne olmaz...

Saçlarımı da kız kavgası çıkmayacak şekilde, orada kesinlikle kavga çıkaracaktım, topladım.

"Berke hazırım, hadi!" 2 saniye boyunca bekledim. Gelmeyince yerimde tepinmeye başladım.

"GELSENE!"

Karşıma çıktı. O da benim gibi siyah giyinmişti.

Arabaya bindik ve vites kolundaki elinin üstüne elimi koydum.

"Gidelim ve yolalım şunları!"

"Gidelim ve yolalım,"diye mırıldandı. Başına gelecekleri biliyordu.

...

Evet, işte o kapıdan girince yanında olacaktım. Konser öncesi fotoğraf çekilmem lazımdı. Konuşmamız lazımdı.

Tam kapıya doğru ilerliyordum ki, bir dipboyası gelmiş kız önüme geçti.

Iyk, konsere-SANCAK KONSERİNE- topukluyla mı gelmiş o?

İçimden histerik bir kahkaha attım.

Maalesef dışından oldu.

Bana kötü kötü bakmasının sebebi buydu demek ki.

"Çekilir misin? Geçeceğim."

Bana, 'ben yellozum, gel beni yol' der gibi bakmaya devam edince kendimi saldım.

"Ne bakıyorsun manda gibi? Çekilsene önümden."

"Sen bana manda mı dedin,"dedi kız sanırım. Burnunu tıkamadıysa o ses nereden çıktı?

Ben de onu taklit etmeyi seçtim. Kıvırtarak "Evet, hayırdır,"dedim.

"O, benim." Cidden böyle mi düşünüyorlardı? Biz, onun için destek olmaya çalışıyorken bunlar ise ayartmaya çalışıyor.

"Aynen, duyduğuma göre klipte oynayacak yavşak rolü lazımmış. Gerçi senin rol yapmana gerek yok."

"Sen ne cüretle dersin,"dedi galiba.
Bana göre "seeğn neeğ cüreğtleeğ değrsiiğn"gibi bir şey dedi.

"Şu cüretle,"dedim ve kendimi yıllarca yapmamaya zorladığım şeyi yaptım. Kıza yumruk attım. Yüzüne yumruk attım. Yaşıyorum, mutluyum...

Direkt saçlarıma yönelince gözlerimi devirdim.

"Bana bak karı, seninle kız kavgası yapamayacağım. İstiyorsan gel teke tek, al ağzının payını."

Boks kursuna gitmeseydim, Berke gibi bakardım köşeden.

Sanırım kahkahadan öleceğim. Sen mi bakardın? Sen kavgacı doğdun kızım. Hatırlatırım boks kursunda o taş çocuk sana değil, sen ona ders veriyordun.

Öyle mi oluyordu? İyiymiş.

Kız bana doğru gelmeye başlayınca, hafifçe (!) dizinin arkasına tekme attım. Ya da çelme mi taktım desem? Kız düştü sonuç olarak. Sonra topuklusunu çıkardım ve topuğunu kırdım.

Hey, burada güvenlik yok muydu?

Daha sonra olarak saçından tutup onu kenara attım.

"Çekil, pis böcek."

Artık bir engel kalmamıştı. Girebilirdim.

...

Merhabalar, ne kadar beklettim sizi! Ama uzunca yazdım. Umarım beğenirsiniz. Sizleri seviyorum.❤ Görüşmek üzere!🙋


Korku Oteli ~Yeni Yaşam~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin