- Herkese merhaba! Diyerek içeriye girdim, bill dışarda bekliyordu.
- Hey siz ikiniz! Sabahtan beri yoksunuz!
- üzgünüm stan amca, size birini tanıştırmak istiyorum...
Herkes meraklı gözlerle bana bakıyordu. Eğer "erkek arkadaşım bill" dersen kesin supheleneceklerdi. Bu yüzden farklı bir isim bulmaliydim.- karşınızda erkek arkadaşım....martin!!
Sakin adımları ile içeri giren bill herkese selam verdi.
- Yine mi mabel!
- Şey...biz...birbirimizi seviyoruz ve....
- Evet tabiii.. hadi odanıza!
- gel bi- martin....
Sonra yukarı ciktik. Açık konuşacağım gözlerimi ondan alamiyordum. Mükemmeldi.
Odaya çıktığımızda- burada kalacaksın..kimseye bir sey belli etme! Diye tembihledim.
- Elbette sevgilim. Dedi sırıtarak...tanrım! Seni tatlı şey!!
=============================
**1 hafta sonra**- martin! Kahvaltıya gel....
Herkesin ortasında bill e martin demek çok sinir bozucuydu. Ama o♡♡♡♡
Merdivenlerden aşağı yavaş adımlarla gelirken gözlerimi ondan ayiramiyordum. Artık gerçekten bill e geri donulemez bir şekilde aşık olmuştum..- Geldim tatlım. Diyerek yanıma oturdu. Sonra yanagima bir o kucuk kondurdu. Onun bu tavırları açıkçası hoşuma gidiyordu.
Kahvaltı bittikten sonra kulağıma fısıldadı.
-Hadi hazırlan bitanem seni bir yere goturmeliyim.
Başımı onaylarcasına salladim ve odama çıktım. Üzerime mor bir kazak ve gri pantolon giyindim.
Aşağıda beni bekleyen sevgilimin yanına gittim. Sonra el ele tutuşarak dışarıya çıktık. O sirada ford amcanın Dipper a biseyler söylediğini farkettim ama duyamadim.
Bill yani martin beni ormanın içine goturdu. Sonra geniş cimenlik bir alana ciktik. Elini siplatarak pir piknik yeri oluşturdu. Örtü, sepet , receller , peynir ler ekmekler... her şey vardı.
- Otur prensesim. Diyerek altima bir minder koydu. Sonra o da karşıma yerleşti.
- Bill.. gerçekten neden böyle davraniyorsun.. beni sevmediğini biliyorum ve...bunu beni uek için yapıyorsun.
Bu cümleleri söyledikten sonra ağlamaklı oldum.
- Sakin melegim ! Kıyamam ben sana. Seni sevdiğimi herkes biliyor.
- Hayir bill! Yine bir oyun oynuyorsun. Ve benim sana tutkulu olduğumu biliyorsun... canımı yakmaya çalışma. Lütfen bill! Sonra ona sarılarak ağlamaya başladım.
Elleriyle yanaklarından tutup beni dogrulttu sonra da yaşlarimi sildi.
- Seni seviyorum ve bunu kimse değiştiremez.
Sonra tekrar kafamı sarı saçlarına bastırdı. Ondan asla kopamazdim.
- Hadi gel! Bugün ikimzde eglenmeliyiz.. dedi ve elimden tutarak beni cekistirmeye başladı.
Yolun yarısına geldiğimizde gözlerimi kapattı ve:
- üç dediğimde gözlerini aç.
1 2 3
Gozlerimi açtım ve...
- BILL!! Diyerek boynuna atladım. Burası esrarengiz kasabanın en ünlü lunaparkiydi. Dönme dolaplar, atlı karınca, hız treni, aşk gemisi ve daha neler neler
Saat 6:47 idi. Ilk önce hız trenine bindik. Tren aşağı kayarken çok heyecanlı oluyordum. Bill e bakınca gözlerini kapatmış oluyordu. Ellerini tuttum. Sonra gözlerini açtı. "VOOOOOOOUUUV"diye bağırırken bana eşlik etti. Sonra indik. Bill beni korku tüneli ne goturdu. Küçüklüğümden beri hep korktuğum bu tünele bill yanimdayken korkusuzca binmek tuhafti.
Tünele ilk girdiğimizde fazla ürkütücü değildi. Ancak sonra cadı sesleri, çığlıklar ve yarışlardan korkup bille sarildim.
Oda beni kollarının arasına aldı. Sonra bu kabus bitince aşk gemisine bindik. Burası adı gibi aşk ti. Her ses her dokunuş ikimizin de yüzünü kizartiyirdu. En sonunda bundan da çıkınca bill bana pamukşeker aldı. Ikimzde pembe pamuksekerlerimizle lunaparktan ayrıldık. Sonra bill.- Dudağının kenarında şeker kalmış tatlım. Diyince utandım sonra elimle silmeye çalıştım.
- Şey...neresi.. şurası mi?
Bill elimi tuttu ve "şurası " derken dudaklarima bir öpücük kandırmaya başladı. Gozlerimi kapatıp ona eşlik ettim.
^^ küçük bir hata oldu, bölüm daha bimeden yayınlandı. Bende umarım duzeltebilmisimdir.
Iyi okumalar ** 515 kelimee
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BITEN KARDEŞLIK
FanfictionBill geri döndü ve artık eskisi gibi değil. Mabel ve dipper 15. yaşlarında kardeşliğe biraz ara veriyorlar.