Boş ver Be Gloo

2 1 0
                                    

Bizim tayfa mesaj atmıştı her zaman basketbol oynadığımız bir alanımız vardı benide oraya çağırıyorlardı bende Seline karşı tedbir olsun diye getirdiğim spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip saçlarımıda hemen at kuyruğu yaparak bahçeye gittim herkes toplanmıştı kahvaltı yapıyorlardı bende bir şeyler atıştırıp Selinide alarak bizim basketbol sahasına gittim. Bizden önce herkes gelmişti zaten sabah sabah bu enerji nerden geliyor anlamıyorum ama basketbol oynamak güzel bir fikirdi.
—Hadi başlayalım gruplaşın hadi. Serhatın isteği üzerine Selinde hemen lafa atılıp Selinliğini yaptı.
—Tamam ben serhat ve Nisan; Derin ılgaz Kerem ve Zehra olun tamam hadi başlayalım.
Selin oyunu başlatalı baya olmuştu bizim tayfa çok güzel basketbol oynardı ama Ilgaz galiba bizim tayfaya çelme taktı. Tam basket botasına topu atacakken Keremin bana çarpmasıyla yere düşmüştüm Selinde hemen duygu sömürüsüne başlayıp ah vah etti ve yanıma gelerek sanki ölmüşümde gömüyorlarmış gibi yazık oldu gibi cümleler kurmaya başladı. Yerden kalkıp Seline bir tane yapıştırdım çünkü bunu yapmazsam susmazdı.

—Ne yapıyon be manyak senin için burda üzüleyim sen bana vur öyle olsun Derin hanım.

Yerden kalkarak üstümü silkeledim. Merak etmeyin öyle kitaplardaki gibi bir yakuşuklu tarafından kaldırılmadım. Kadının gücünü göstererek kendim kalktım.
—Boş ver be gloo bir tane vurduk çok mu? Selin sorduğum sorunun şokundayken beni baştan süzdü.
—Derin sen olmamışsın kanka glo mlo iyice bozuldun sen. Sana ne öğretiyorlar kanka, ne yiyon sabahları falan?
—Selincik Derincik konuşmanız bittiyse oyuna devam yok bitmedi diyorsanız defolunda bizde devam edek gloolar.
—Off tamam be glo mlo yok artık yeter ayrıca gloo kelimesini ağzına hiç yakıştıramadım Nisan. Söyle hele sana ne öğretiyorlar? Sorduğum sorudan sonra bende kafama şaplak yiyip oyuna devam ettik.

Basketbolumuz bitmiş kendimizi yerlere etmış ayılar gibi su içiyorduk yada su aygırıları gibi su içiyorduk insan dışı bir varlığa girmiştik işte. Maçı 5-1 almışlardı. Biz dört kişi olmamıza rağmen onlar yenmişti. O bir basketide biz atmadık aslında maç 5-0 dı ama biz üzülmeyelim diye bir puan verdiler ve dalga geçtiler bizimle. Yeilmeizin sebebi tabikide Ilgazdı çocuk meğersem bir b.. bilmiyormuş bizde bir şey sandık.
"Hadi söyleyin bakalım yenilmek nasıl bir duyguymuş?" Selinin sorusna karşı üstüne atlayarak cevap vermeye çalıştım. Ben atlayınca Nisan Zehra Serhat ve Keremde berim üstüme atladı. Biz depişirken Ilgaz dehşete girmiş biçimde bize bakıyordu. Hemen toparlıp ayağa kalktım. Nisan ve Zehrada kalkmıştı ama iki salak hala tepiniyorlardı kıçlarına tekme atarak kedilerine gelmelirini sağlamaya çalıştım ama ne fayda Kerem Ilgazıda kolundan tutarak aralarına almıştı. Kızlarla göz devirip sahadan çıktık.

—Kızlar akşam ne yapıyorsunuz bir planınız var mı?
—Benim yok Selincim o güzel kafanın içinde neler dolanıyor?
—Benimde yok Selin.
—Senin Derin?
—Var dersem geçerlimi?
Hep bir ağızdan hayırrrr demişlerdi. Bende bunu bekliyoirdum zaten. Telefonuma gelen mesajla cebimden çıkarıp mesaj kutusuna girdim.
Ilgaz: Derin akşam plan varmış haberin var mı?
Derin: Evet Selin söyledi sağ olsun.
Ilgaz:Hıı tamam grşrz.
Derin: Bir dakika ya sen niye bana sordun ki şimdi?
Ilgaz:Hiç ya öylesine.
Derin: ılgaz bir şey sorcam. Sen nerde kalıyorsun burda?
Ilgaz:Arkadaşım var bir tane onda kalıyorum. Niye sordun?
Derin: (Hiç ya öylesine) sjjsjjsjsj.
Ilgaz:Tamam grşrz.

Cevap yazmadan telfonun tuş kilidine basıp cebime soktum.
—Selin biz akşam nereye gidiyoruz sorması ayıp?
—Ayıpsa sorma Derin.
—Hıııı ayıp bir yere gidiyoruz yani. Randevu evine falan mı yoksa yoksa. Selinin ağzıma vurmasıyla bende cırladım.
—Söyle o zaman sende kızım çatlatma adamı!
—Offf tamam Nehir diye bir kızın doğum gününe gidicez.
—Nehir kim ya?
—Bizimkilerin gıcık olduğu ve Nisanla sürekli uğraşan bir kız bizde doğum gününde ona bir güzel sürpriz yapalım dedik.
—Hıı yaramazlık yapıp eğleneceğiz biraz yani.
—Evet kakacım ne yapalım kaşınanı kaşımak bize düşer ama dimi.
—Selin ilk defa sana katılıyorum. Nehir miş neymiş sen kimsinde bizim Nisanımızla uğraşıyorsun. Bak seninle nasıl uğraşıyoruz bu akşam.
Selinle ellerimizi çakıştırıp kafa salladık. Akşam için hepimiz hazırlanmıştık. Annem ve babamdanda izin alarak dışarı çıkıp bizimkilere mesaj attım.
—yuhhh bu ne çuş oha bu nasıl bir şey ya?
Bizimkiler limuzinle gelmişlerdi ve beni şoka sokmuşlardı.
—Oğlum bunu nerden buldunuz ya?
—Kiraladık
—Siz harikasınız ya.
Doğum günün olduğu mekana geldiğimizde limuzinden inip havalı havalı mekana girdik tabi bizim girmemizle tüm gözler bize döndü. Bizim erkekler bir masa bulup oraya oturdular. Bende kızları alıp lavaboya gittim. Bu gece Selinden daha çılgındım galiba ama haklıydım bu gece o kız Nehirden özür dileyecekti. Makyajımızı tazeleyip topuklu ayakkabılarımızı yere vura vura ve havalı bir şekilde tekrar içeri girdik Nehir denen kız bizim masada oturuyordu bu kız birde sürtük mü çıktı yani. Yuh o Ilgazın yanında mı oturuyor çüş oha yoların lan seni pis o.. anladınız siz. Kızlarla masaya doğru daha hızlı bir şekilde giderek yapmacık bir şekilde Nehir denen kızı selamladık.

Parti organizasyoni yapılmıştı demek ki babası zengindi. Kızlarla Nehiri mekanın bir tarafına çekip hediyemizi ayrı paketten verdik zaten oda paketi açınca şoka girdi. Nisanla uğraşmasının sebebi Nisanın sevgilisiyle yakalanmış ortaya çıkan fotoğraflar Nisana ulaştığı içinde sürekli Nisanla uğraşıyormuş fotoğrafları yırtsın diye ama Nisan yırtmamış. Şu an dao fotoğraflar biz tarafından Nehir şırfıntısına hediye verildi. Şimdi ya o piste çıkıp Nisandan özür dileyecekti yada o yeni çok zengin sevgilisi ve o zengin züppeleri arkadaşları o fotoğrafları görecekti.

—Ya siz beni tehdit mi ediyorsunuz?
—Valla glo sen o zengin kıçınla nasıl anlamak istiyoirsan öyle. Hadi sümüklü barbi şimdi piste çıkıp Nisandan özür diliyorsun yoksa olacaklardan biz sorumlu olmayız bu fotolar senin pisliklerin bizim değil.
—Tamam ama özür diledikten sonra fotoları bana vereceksiniz.
—Veririz merak etme bizde meraklındeğiliz senin pislik fotolarına pis şırfıntı.

Masaya doğru gidip bizde oturduk ve biraz eğlendik. Ne yapalım beleş mal bol yiyip bol içiyoz. Beleş olmasıyla aynı zamanda zengin malı olunca insanın hiç acıyası yok.
Biz beklerken Nehir de piste çıkıp konuşma yapmaya hazırlandı.

—Bu gün benim doğum günüm ve ben birinden özür dilemek istiyorum.
Nehirin konuşmasıyla herkes birbirine bakıp mırıldanmaya başlamıştı. Nehir konuşmasına devam etti.

—Evet şu an arkanızda oturan Nisandan özür diliyorum beni affet. Pistten inip yanımıza geldi ve fotoğrafkarı istedi bende elimde kalan son çubuğu yiyip elimdeki fotoğrafları Nehire uzattım tam su içecekken vazgeçip bir su dolu bardağı kafasından aşşağı boşlatıp kulağına eğildim.

—Bir daha karşımıza çıkma bebeğim yoksa maf olursun uslu dur tamam mı.

Kızlarla ve erkekleri alarak limuzinimize bindik ve kahkahalara boğulmaya başladık.
—Derin sen ne yaptın yavrum bu ne cesaret. Yanlız çıkarken arkadan bir oooo sesi yükseldi duydunuz mu?
—Eee tabi benimle ve çevremle uğraşmak ne demek  miş anladı umarım.
—Anlamamasının imkanı yok zaten sonuçta o bugün Derin Aksoy gibi bir kabudunu tanıdı anlamamak mümkün değil.

Hepimiz tekrar gülerek birbirimize sarıldık dediğim gibi biz buyken güzeldik ve aramıza biri daha girdi galiba.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 09, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

VEDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin