24♤

8.2K 635 19
                                    

Texting değil telefon konuşması olacak ama yine texting gibi ilerleyecek. 😘

Jimin~

Kendi ölümümü bekler gibi bekliyordum Jungkook'u. Belki normal şartlarda bunun kötü bir anlamı olabilirdi ama şuan için ölümü beklemek sanki markete gitmekmiş gibi hissettiriyordu bana. Telefonum hemen elimin altında duruyordu. Ondan haber beklerken kalpten gidecektim yakında. Yapabileceğim bir şeyin olmamasıda daha çok canımı yakıyordu. Sıkıntıyla tırnaklarımı kemirirken telefonda yanıp sönen ışık yüzünden birkaç saniye için donakalmıştım.

-Sırık arıyor...-

Telefonu nasıl avuçladığımı bilmeden hızla açıp kulağıma dayadım.

"Jungkook! HEY ORDAMISIN JUNGKOOK CEVAP VER."

'Jimin? Buradayım bir şey mi oldu? Kaç kere mesaj atmışsın, aramışsın endişelendim bende. Sorun ne?'

"Ne sorunundan bahsediyorsun gerizekalı? Of, sesini duymanın bana bu kadar iyi hissettireceğini düşünmemiştim tanrım."

'Hey önce nefes al ve sakin ol.'

Onun dediğini yapacağıma sadece ortaya bir kahkaha koyverdim. "Cidden iyisin."

'Sende cidden çatlaksın.'

"Tanrım... Onun elinden kaçabileceğini biliyordum!"

'Jimin sen neden bahsediyorsun tanrı aşkına? 1 dakika olmuş konuşmaya başlayalı daha dediğinden hiçbir şey anlamadım ve devam ediyorum.'

"Ah çok mütevazisin bakıyorum. Her neyse anlatmak istemiyorsan tamam. Sesini duymak ve güvende olduğunu bilmek bana yeter."

'Jimin bir şey mi içtin sen benden habersiz?'

"O ne demek Jungkook?'

'Bende sana soruyorum işte neden bahsediyorsun Jimin? Yine mi aradı seni, tehdit mi etti?'

"Jungkook..."

Verdiği anlamsız cevaplar yüzünden zihnim bulanmıştı. Acaba Yoongi onu bırakmadan önce hafızasını silmiş olabilir mi diye bile düşünmüştüm.

"...Jungkook sen nerdesin?"

'Evinin karşısındaki kafede oturuyorum ama Jimin artık açıklar mısın yoksa evini basacağım.'

"Ne burda mısın sen?"

'Evet...'

"E Yoongi?"

"Jimin!"

"T-tamam bir dakika. Dur şimdi sen buradaysan Yoongi'nin elindeki kim?"

'Birini mi kaçırdı o?'

"Seni kaçırmış olması gerekiyordu çünkü bana o şekilde mesaj attı. Seni tutanın da o olduğunu söyledi."

'Ne? Sen ciddi misin?'

"Yalan söyleyecek halim mi var Jungkook?"

'Amacı ne bunun... Bana şimdi hemen yazıştığınız her şeyi atıyorsun.'

"Bu dediklerimden sana yazdığım mesajlarda kaç kere bahsettim okumadın mı hiç?"

'Onları okumaya fırsatım yoktu üzgünüm 2 gündür çok fazla şeyle uğraştım. Senin o kadar arayıp, mesaj attığını görünce de bakmadan seni aradım.'

"..."

'Jimin bana yazışmalarınızı at hemen.'

"Peki."

Telefonun birden yüzüme kapanmasıyla öylece kalmıştım. Bir yandan hala Jungkook'un bana söylemek istemediğini düşünüyordum ama sesi sinirli ve meraklı çıkıyordu bu yüzden bunu düşünmekten vazgeçtim. Eğer bunlar birer yalandan ibaretse Yoongi'nin amacı neydi?
Peki dediği 'her şey' yalandan ibaretse...

İşte bunu düşünmek istememiştim.

My Dear Killer  ♤JiKook♤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin