SIĞINAĞIM(+18)

bölüm1

Yeni bir okula alışmak kadar fenası olamaz. Tabi bide yeni arkadaşlar. ...
Aslında farklılıkları severim ama bu kadar büyük farklılıklara alışmak hiç te kolay birşey değil. Kızlarla dolu bir lise öyleki her biri birbirinden farklı tipler ,şımarık, con con ,kısa mini etekler ,ben daha ergenim diye yırtınan yürüyüş sitelerine geçmiyorum bile resmen yalnızca kızların olduğu bir şehirde gibiydim.Düşünsenize kaç bin kişi var ve içlerinden tek bir kişiyi bile tanımıyosun. Resmen tırlatıcaktım.
İlk gün :Sınıfımı bulmak için kaç merdivene saydırdığımı bilmiyorum. Birinin bana yardımcı olmasını istiyordum. Ama tabii kii utanıyordum.
Sınıfımı bulmak için orda boş boş koridorun diğer ucuna bakan bir hocaya sordum.Bana bu okulda onunda ilk günü  olduğunu bana üzülerek yardımcı olamayacağını söyledi. Bunu söyleyince neden boş boş baktığını da anlamış bulundum.Acaba dışardan bende mi böyle görünüyor dum? Geze geze 9-A,B,C,D derken 9-K yı buldum. Sınıfa girdiğimde beş bilemedin altı kişi vardı. Hiç birşey demeden bir yer bulup oturdum.Sonra ordan oraya sincap gibi koşan bir kız önüme oturdu. İki dakika oturduktan sonra çantasını bana emanet edip sınıftan bir anda kayboldu. Ona burun kıvırarak "Peki"dedim ama o bunu duymamıştı bile. Sonra göbekli, patlak yürüyen, gözlüklü, itici bir adam içeri girdi. Tırlak kız halâ ortalıkta yoktu. Adam"Tarih öğretmeniniz benim yavrucuklarım ."dedikten sonra neden göbekli olduğunu da anlamış oldum. Tarih oncesi yemek kalıntılarını bu adam kemirmiş olmalıydı. Sincap lakabını taktığım kız sınıfa "Dann! !!"diye bir girdi. Süper mario gözlüğünü elmacıklarına sabitleyerek "Gel,gel " dedi. Tırlak kız gitti. Daha ilk günden kızın numarasını istedi. Rabia 'da hemen atılıp söyledi. Herkes şaşkınlık içerisinde bakarken hoca neyse ki şaka olduğunu söyledi.  melis yerine geçti ve sonra arkasına dönüp "Benim yanımda oturmak istersen gelebilirsin."dedi. Bende açıkçası eğlenceli bir tip göründüğünden "Tamam olur ."diyip oturdum. Çantasına baktığım için teşekkür etti. Sonra biz tüm gün konuştuk  hatta son saatlerde sınıfın dedikodusunu bile yaptık. Melis sayesinde biraz da olsa alışabilmiştim bu atmosfere.  Tamam tamam alışmıştım işte. ..