Bölüm 1 🔥Nefret

3.1K 134 37
                                    


Bir kız ailesinden nasıl nefret edebilir . Peki ya babasından . Kız çocukları en çok babalarını sevmezler mi ? Babalarını örnek almazlar mı ? Peki ben kimi örnek alacaktım . Merhametsiz bir aileyi mi ?

Ben, 6 yaşındayken köyümüze kraliçenin askerleri saldırdı . Sadece bizim değil çevre köylerede saldırdılar . Yağmaladılar, yok ettiler . Herkesi öldürdüler bir tek çocukları öldürmediler .

Niye mi ? Çünkü kraliçe çocukları kana susamış katillere yani iblis avcılarına dönüştürüyordu . Onlara iblis avcısı denmesinin nedeni halktı . Şeytan gibi kurnaz , acımasız ve hızlı avcılardı. Kraliçe kimsenin aklına gelmeyecek planlar yapıyordu . Bu yüzden şeytanın avcıları , iblis avcısına dönüştü.

Şimdi bu olayın benimle ne ilgisi var değil mi ? Aslında çok ilgisi var, hayatım böyle başladı . Nerede kalmıştık . Ha evet ! kraliçenin  askerleri köyümüze saldırdı . Herkesi öldürdü . Ne varsa aldılar . Yalnız benim ailem hariç . Babam hayatları karşılığında bir evlatlarını karşılıksız ve direnmeden  vermeyi  teklif etti .

Askerlerde kabul etti . Kimi seçtiler? Tabiki beni . Bir mal gibi verdiler beni . Neden ben ? Bu soruyu kendime hep sordum ama cevabı bulamadım . 14 ve 12 yaşında abilerim vardı . Onlar erkekti daha güçlülerdi . Büyüklerdi de  ben ise 6 yaşında küçük bir kızdım .

Beni vermelerinin sebebi neydi ? Neye göre seçim yapmışlardı ? Bu soruları soruyorum ama bir türlü kavrayamıyordum . Beni askerlere teslim ettiklerinde sadece çırpınıyor ve ağlıyordum .

Beni bırakmayın , vermeyin beni onlara diye haykırıyordum . Pek bir işe yaradığını söyleyemem . Asker beni atının arkasına atmış diğerlerine de komut vermişti  .  Ardından uzaklaşmaya başladık . Arkama son kez baktım . Annem abilerimi sarılmış öpüyor babam ise elindeki altınları sayıyordu.

O gün bir yemin ettim . Asla kimseye acımayacağım . Aileme olan nefretimle besleneceğim . Onlara olan nefretim beni her gün bir öncekinden daha güçlü yapıyordu . Ailem beni bir kan makinesine çevirdi .

Yeni bir hayata bahşettiler . Bir katil yaptılar. Peki onlar ne kazandı ? Hiç bir şey . Onları bir daha görmedim ama biliyorum . Kazandıkları tek şey kaybetmek . Beni vererek başladılar onlar .

Şimdi ise babamı vererek devam ediyorlar . Ayağımın ucunda kanlar içinde bir beden . Omzundan ve boynundan kılıç darbesi almış ve ölmüş . Kanlar içindeki bedenini incelerken bile iğreniyorum .

Yaşlandığını belli eden beyaz sakalları ve saç tellerinde ki  siyah beyaz uyumuna ters düşen simsiyah incecik kaşları . Güzelliğin yanında çirkinliği temsil eden bir adam . Katran kadar siyah bir kalp , okyanus kadar mavi gözler .

Yanlış ve doğrunun bir vücutta birleşmiş halli . Bu nasıl oluyor bilmiyorum ama yıllarca nefret ettiğim bu adama acıyor ve sevgi duyguları filizleniyordu . Taş gibi bir kalbe bunu nasıl yapabiliyordu ? Aşk , merhamet , sevgi gibi  küçük duygu parçalarına kapalı bir kalbe  nasıl yapabiliyordu ki ölü bir beden .

Sanırım ben sevilmeye açtım . Herşeye , her duyguya açtım . Bir anda oluvermişti herşey . Bu pis korkunç adamın ölü bedeni beni küçücük bir çocuğa çevirmişti .

" Komutan Olivia! " ismim söylendiğinde çıkamadığım veya çıkmak istemediğim bir rüyanın içinden uyandırılmıştım . Kaşlarımı tekrar çattım . Yerdeki babamın ölü bedenine bakarak " Evet dinliyorum. " dedim .

" Efendim bütün çocuklar kafesli arabalara bindirildi . Karşı çıkanlar öldürüldü . Ganimetler de alındı . İşimiz kalmadı . " dedi. Hala babamın kanlı bedenine bakıyordum . Askeri onaylamak için başımı salladım .

İBLİS AVCISI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin