2.BÖLÜM

43 5 2
                                    

Toz bulutundandı herşey. Küçük bir rüzgarda uçup gidecekti.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

*Çağan Atasoy*

"Barlas şarkı söylemez misin artık. Zaten berbat sesin var." okul çantam ile aşağı indim. "Ne berbatı lan. Ariana grande duysa çatlar. Ay patlasında zaten." diyerek kollarını göğsünde birleştirdi Barlas. "Barlas, ne diyorsun oğlum sen ? Senin sesini ariana duysa şarkıdan soğur şarkıcılığı bırakır. Üstüne üstlük depresyona girer. Hadi onu geçtim nie ariana ile örnek verdin sanki ?" barlas ise bana ukalaca bakıp dil uzattı ah o dili tutup koparmak vardı şuanda. " o benim 3 yıllık idolüm lan." dedikten sonra başını öne eğdi. Çenesinden tutarak havaya kaldırdım ve bana bakmasını sağladım. Suratına tükürdüm. Türküğüm anda yerinden sıçrayarak aklından geçen tüm küfürleri bana sayıyor. En sonunda ise 'inşallah ayağında çorap varken ıslak tuvalet terliğine basarsın' dedi. Bu çocuk çok cinsti ama neyse. "Hadi gidelim Barlas. Sıkıldım." ilk omuzlarını silkti. "Banane. Kısasa kısas istiyorum." bu dediğine gözlerimi devirmeden edemedim. "Unut bunu ve yürü hadi. " ben önden o arkadan kapıdan çıktık ve okula doğru yürüdük.
                             *

"Oha kanka şu kızlara baksana." Barlasın lafı ile gösterdiği yöne baktım. Cidden hoş kızlardı. Ama bu ne tiptir arkadaş. Sanırsın maymun suratında zıplamış. "Şu tipsizlerden mi benim hayvanım bile daha tatlıdır." diyerek telefonumu kurcalamaya devam ettim. Barlas ise orada söyleniyordu. "Hay egona sıçasalar. o kızlardan dünya güzeli olur sen diyorsun ki hayvanım daha güzel. Bir dakika lan. Senin hayvanın yok ki. " gözlerimi devirmeden edemedim "lan bi sussana ne çok konuşuyorsun sen." Barlas geriye doğru yaslandı. "Ben fazla konuşmuyorum sen az konuşuyorsun." kafamı yukarı aşağı doğru sallandırıp "haklısın kardeşim" diyip konuyu kapattım. "Ben şu kızlarla biraz konuşacağım. Bak bakalım kızlarla nasıl konuşuluyormuş öğren. " kafamı tekrardan kızılara çevirdim ve Barlas'a gözleri diktim. "Bu çirkinlerle bende konuşurum."

"Sensin o çirkin. Tövbe de bu kızlara öyle deme çarpılacaksın." kendisi hani çok güzel sevgili yapıyor. Hani ondan dolayı hiç sevgilisi olmadı ya daha önce. "Ben doğru kişiyi bekliyorum kanka." diyince bir an afalladım. Nerden anlamıştı ki öyle düşündüğümü? "Şuan ki gibi sesli düşünüyorsun bebeğim." Kolumla ona vurmaya çalışarak. "Bak birde bebeğim diyor, git lan." Barlas bana dil uzatıp topuklarını kalçasına vura vura kızların yanına  kaçtı.

*Barlas Haznedar*

"Selam kızlar." ve o her kızın içini erittiği gülüşümü attım. İkiside 'selam' dedikten sonra ilk suratında keskin hatlara sahip olan kıza elimi uzatarak "ben Barlas" dedim. "Bende Beste" diyerek elimi sıktı. Hoş kızdı ama sorunlu bir tipe benziyordu. Diğerine elimi uzattım ve sevecen hali ile elimi sıkarak "bende Mira" dedi. Bu kızdada kesin agrasiflik bozukluğu var. İki sorunlu yan yana. "Bir şey mi düşünüyorsun." diyerek tek kaşını kaldırarak baktı bana keskin hatlarak sahip olan hatun. Anası buna hamileyken ne yemiş acaba. "Hiç. Sadece sizden bir ricam olucak." mira hemen öne atılarak. "Söyle söyle ben yaparım." dediğinde şaşırmadım desem yalan olur. Bu nasıl bir kız böyle ? Beste ise gözlerini devirdi ve şu kelimeleri dile getirdi. "Yani sırf bir şey isteyeceksin die. Geldin yanımıza. Öyle mi ?" yaa. Kesin. Çok akıllıymışsın sen. Bu kız hiç mi gülümsemez. Tencere kapak olmaz bunlardan. "Hayır. Sadece gülümsemenizi istiyorum. Konuşmak." Mira'nın o tatlı gülüşü tekrardan suratında yayılırken Beste konuştu. "Ben gülümsemiyorum." atarlı ergen.

"Evet, bu gülümsemez." dedi suratını asarak mira. Omzumda ağırlık hissettiğimde arkamı döndüm. Çağandı.
"Kızları gözünle yedin Barlas." dedi ve pis bir şekilde sırıttı.

Kayıp RenkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin