3.BÖLÜM

34 4 2
                                    

Umut, korkuyu yenebilecek tek duygudur.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Çağan'ın dediği o cümleden sonra ona 'senden iğreniyorum' bakışı attım. Konuyu dağıtmak amaçlı Beste lafa daldı. "Barlas felç mi geçiriyorsun?"  diyerek suratına alaycı bir ifade takındı. Mira hala olabildiğince gülüyordu. Bu kız çok fazla gülümsüyor. "Yeter artık." diyerek sert adımlarla sınıfa doğru ilerledim ve kendime cam kenarında bir sıra belirledim. Kızlar bana öküzün trene baktığı gibi erkekler ise kızgın bakışları beni buldu. Bir kaç dakika sonra Beste yanıma geldi. Artık  kızların gözünde bana ve Besteye kıskançlık erkeklerin gözünde memnunluk vardı...

*Beste Soydan*

"Hemen dönerim" diyerek ayağı kalktım ve lavoboya doğru ilerledim. Lavoboya vardığımda bir kabine girdim. Bir kaç saniye sonra sonra 2 kız girdi. Bir şey konşuyorlardı fakat ilk anlamadım o yüzden sessizce daha iyi dinlemeye başladım. "Şu yeni gelen Beste die kızı biliyorsun deil mi ? Bu kız tam orospu çıktı. Şuna bak Çağan'ın yanına oturmuş sohbet ediyorlar. Biz böylemiyiz? Kesinlikle hayır." işte şimdi bu duyduğum sözler karşısında kan beynime sıçradı. Hışımla kapıyı açtım. "Haklısın sen daha beterisin. O benim arkadaşım sadece. En azından ben senin gibi kaltak deilim." kız beni gördüğünde ilk şaşırdı sözlerimden sonra korku dolu yüzle baktı. "Biz burada yeni gelipte erkeklerle sarmaş dolaş olanları sevmeyiz."

"bak hala ne diyor ya ? Kızım seni varya bir yere çakarım yerden hamile kalırsın. Seni bitkisel hayatta yaşatırım ulan. Benimle konuşurken kelimelerini seçerek konuşsan iyi olur. Yoksa ben karışmam!" diyerek hızlıca Mira'nın yanına gittim..

Mira'nın yanına vardığımda bütün o yaşadıklarımı umutmuştum bile. "Beste ?" Mira'nın sesiyle Miraya döndüm. 'Efendim' dermiş gibi kafamı hafiften sağa ve sola salladım. "Hayırdır kızarmışsın. Yoksa..." Dedi ve ağzını yarım metre açık tutup gözlerini fal taşı gibi açarak bana baktı. "Aşık mı oldun lan ?" suratına hafifçe vurarak kafasını sola doğru yatırdım. "Yürü git lan. Koştura koştura geldim yanınıza sizi kaybetmeyeyim die bu kadar. Senin saçma fikirlerine ihtiyacım yok." ulan, ne tuhaf bir hayatım var. Bu kız, benim kısa sürede herşeyim oldu. Tabii annemden sonra. Daha bugün tanıştık ama en iyi ve tek kankam olmuştu. "Mira." durgun bir sesle ona seslendim. Kafasını yakışıklı erkeklerden çekip bana baktı ve 'hım' gibi bir ses çıkardı. "Sen,sen benim herşeyimsin. Seni kaybetmek en büyük acılarımdan biri olur. Lütfen beni bırakma." cümlenin sonuna doğru sesim iyice kısılmış yavaş yavaş gözlerim dolmaya başlamıştı.

Omzumda iki tane el ve bana yük vermesi birazcık öne çökmeme sebep oldu. "Biz neyiz peki danazor hanım?" bu ses tanıdıktı. Bu ses, Çağan'ın sesiydi. Arkama baktığımda onu ve arkasındaki Barlas'ı gördüm. "Imm sizde benim kankalarımsınız. Oldumu malfazor bey?"

"Oo Çağan, yalnız Beste sana iyi laf çaktı." gülümsemem iyice suratıma yayılırken Çağan tekrar konuştu. "Sen kes sesini Barlas." bana döndü ve alay edermişçesine bir surat takındı yüzüne. Sonradan ilk suratımı süzdü ve tekrar konuşmak için ağzını araladı. "Bayan danazor. Bana şahsen çok iyi bir ad bulmuşsunuz."
"Deil mi?" diyerek kıkırdadım.
"Oha!" die Barlas bağırınca hepimiz ona baktık. "Noldu?" dediğimde. "sen güldün az önce. Sen ve gülmek. Sen ve kıkırdamak. Ne kadarda uzak iki kavram o öyle! Ama böyle daha güzelsin." diyip göz kırptı. Bir anda ciddileştim "Ne diyon lan sen?" Barlas hemen Çağan'ın arkasanına daha çok saklandı. "Tamam abla tamam bişey demedim. Ne diyeceğim ki ben dimi."

'hıı' diyerek kafamı yukarı aşağı salladım. Canım gerçekten çok fazla sıkılıyordu. "Canım sıkıldı!" diyen Mira'ya baktım. "Hay çok yaşa bende bunu diyecektim." Mira dudağını sarkıttı. "Demeseydim az mı yaşa diyecektin."

"Mantığını..." diyecekken Çağan eli ile ağzımı kapattı. "Küfür etmek yok bebem." elimle onun elini ittirdim ve elini ağzımdan çekmesini sağladım. "Bugün hem çok saçma hem çok sıkıcıydı."

"Ulan anladık sıkıcıydı sürekli dile getirmeyin şunu. Yoksa..." sinirlenmeye başlıyorum yalnız. Çağan yine eli ile ağzımı kapatınca elini ısırdım. Çağan bir hışımla elini çekti ve acıdan dolayı inlemeye başladı. "Bir daha o elini ağzıma koyarsan elini..."

"Sus artık!" diye üçüde bağırması beni ilk başta korkuttu. Ama sonradan anladım niçin böyle davrandıklarını. "Ulan ben küfür etmeyecektim ki " diyerek kahkaha atmaya başladım. Delirmiş bunlar ya.

"Örneğin: o mantığını çöpe atsınlar. Sonra yoksa defolup giderim burdan."

"Sen def ol bende flüt kanka"

"Mira bu sefer gerçekten küfür ederim. Rahat dur bana hiç soğuk espri yapma. Bir ara annem bana kızın gözleri dalmış kulakları yaprak gibi bir sürü espri yaptı 2 saat onunla konuşmadım. Böyle saçmalık mı olur birde o kadar çok saydı ki ne kızmış arkadaş dedim" Mira hemen suratını astı ve bir kaç saniye sonra tekrar güldü. Gül yada gülme kardeşim bu kadar basit. Bu kız nie bu kadar değişik.?.

"Herneyse nerde kalmıştım.. Heh hatırladım. Elini kırarım diyecektim. Anlayacağınız küfür etmek yok ortada. Aynı zamanda sizce ben küfür eder miyim? Ben ve küfür etmek pff lütfen ama." Barlas hemen "benim lafımı çalma." dedi ve hepimiz gülmeye başladık. İki tane kız geldi yanımıza.

"Vay vay. Selam bayan ezik beste ve selam bayan aptal Mira." yanındaki kız erkeklerden gözünü alamıyordu. "Selam 1. Yakışıklı ve 2. Yakışıklı. " Barlas hemen kendi saçları ile oynamaya başladı. Utanmasa yavşayacak kızlara. Barlasın gözünün içine bakıyordum. O bakışlarımı görünce saçıyla oynamayı bıraktı ve gözlerini yere doğru sabitledi "Hadi lan ordan." hepsi bana baktı. "Bana bak bayan boya tüpüne batırılmış, benimle konuşurken kelimelerini iyi seçsen çok güzel olur." diğer kız hemen öne atılarak "dikkat etmezse ne olur.?."

"Hah geldi boya küpümüz. Bende diyordum ki neredr kaldı bu. Tabii arkadaşın burda bir sürü laf yedi senin orda idrak etmen biraz uzun sürdü galiba. Şunuda söyleyeyim. Ne olacak siz bile tahmin edemezsiniz. Hadi şimdi ikileyin bakalım."

"Lan kızın içinden erkek çıktı." diyerek kıkırdamaya başladı Çağan. Açıkçası yaptıklarım benimde hoşuma gitti.

"Tabi lan. Bak şimdi hatta." şapka takmış olan çocuğun yanına gittim ve oturdum "selam" dedim şirin gözükmeye çalışarak. "Selam fıstık." heh hemen ayak uydur zaten. Siz erkekler, hepiniz aynısınız. " bir kaç dakikalığına şapkanı ödünç alabilir miyim rica etsem." kafasını bana doğru eğdi "al" bende teşekkür ettim ve şapkasını aldım. Bizimkilerin yanına gittim. "Bu ne şimdi?"

"Sabret Barlas" şapkayı ters taktım ve sahte piercing imi kulağıma taktım. "İşte tam erkek gibi oldum." Barlas Çağan'ın sırtına atladı. "Uçur beni pikachu" sonra ikiside bir oraya bir buraya koşturmaya başladılar."
                             *
"Anne ben geldim ve odama çıkıyorum!" die bağırdığımda annemde oturma odasından 'tamam yavrum' dediğini duydum. Hızlıca odama çıktım. Pijamalarımı giydim ve yatağa kuruldum. Bir kaç saatçik uyusam sorun olmazdı herhalde. Yavaş yavaş gözlerimin kapakları ağırlaşmaya başladı ve gerisi karanlık.....

Kayıp RenkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin