Tesadüfe 'yuh'diyelim

493 21 0
                                    

Bölüm Kaanın ağzından gençler. Bir de votelerinizi esirgemeyin yeağ :DD

Keyifli okumalaaar :)

Kaan –

Buluşacagımız yere doğru gidiyordum. Rüzgarla yine bizzim bara gidecektik. Onun bizim okula gelmesi bayaa iyi olmuştu, küçüklük arkadaşımdı neticede. Hem Rüzgar farklıydı, sıradan insanlar gibi değil. Bilmiyorum değişikti o. Olaylar karşısında soğukkanlılığını hiç bozmazdı mesela. Dünya umrunda değildi sanki, ya da biz daha onun iç dünyasıyla karşılaşmamıştık..

Buluşacağımız yere geldim. Daha geleli 5 dakika olmamıştı ki Rüzgar göründü. Heyt be, bu çocuğun zamanlamalarını hep sevmişimdir.’

‘’Naber kardeşim’’ diyerek yine meşhur çakışmamızı yapıp sarıldık.

‘’İyidir kardeşim’’ dedi. Gerçekten iyi görünüyordu.

‘’Son zamanlarda pek gitmiyordun  barlara, çarpmasın şimdi :D’’

Kafasını umursamazca sallayıp alayla güldü, sonra da karnıma hafifçe vurdu.

‘’Hadi gidelim :))’’

Sohbet ede ede gidiyorduk. Biz iyi arkadaştık. Çocukluğumuz beraber geçmişti ama sonra onlar taşındı. Onlar taşındığında ben bile anne babama küsmüştüm gitmelerine neden izin verdiniz diye. Çocuk da olsak biz çok bağlıydık birbirimize. Kavgalara beraber gider, beraber dayak yerdik :D her şeye rağmen eğlenceliydi. Biz bağımızı hiç koparmamıştık ama görüşmemiz yine de zor oluyordu. Ve şimdi aynı sınıftayız. Sanırım Allah da ayrılmamızı istemiyor. Sırtınızı dayayacak dost bulmak önemlidir çünkü.

Rüzgarla eski günlerdeki haylazlıklarımızı konuşurken karşıda köpeğiyle birlikte İlke’yi gördüm, yanında da Utku vardı. İkisi de kahkahalarla gülüp köpekle oynuyorlardı. Rüzgar da farketmiş olmalı ki birden sustu.

Tam o sırada İlkenin köpeği yanımıza koştu. Evet köpeğiyle daha önce tanışmıştım, İlke köpeğiyle gezerdi genelde. Köpeğin arkasından o da koşmaya başladı.

‘’Hey, Çakıl dur ! Çakıl koşma oğlum! Oğlum! Ça-‘’ İlkenin sözünü bitirmesine fırsat olmadan Çakıl Rüzgarın üstüne atladı. Hayır hayır ısırmak için değil , aksine Rüzgarın yüzünü yalıyordu. Tanıdıgım kadarıyla Çakıl için bu sevgi gösterisiydi. Çakılın sevgi kavramı çok farklı olm … İlke lafa girdi.

‘’Kusura bakma genelde atlamaz böyle ‘’ yüzü gerilmiş gibiydi, Rüzgarın yüzüne bakmadan konuşuyordu. Sanki başka şeylerle meşgul olmak istermiş gibi. Rüzgar da en az onun kadar gergindi. Noluyor lan bunlara? Havadaki gerginlik kokusunu alınca mecbur araya girdim.

‘’Evet Rüzgar , Çakıl sadece sevdiği insanlara bunu yapar. Yanılmıyorum değil mi? ‘’ dedim İlkeye dönerek.

‘’Evet’’ diye göz devirdi İlke. Sonra da kendi kendine fısıldadı. ‘’Kendi türüne benzetti herhalde’’. Kıkırdamaya başladı. Rüzgar uzakta olduğu için duymamıştı ama ben yanındaydım. Dayanamadım ben de kıkırdadım. Rüzgar hala Çakılla uğraşıyordu. İyi anlaşmışlardı. İlke Çakıla seslendi.

‘’Hadi oğlum gidiyoruz, rahat bırak abiyi’’

Çakıl yanımıza geldi, İlke eğilip başını okşadı. Rüzgar da yerden kalktı üstünü düzelte düzelte geliyordu. Yüzü de salya olmuştu, iğrenç ! :D Gülememek için kendimi zor tuttum. Ne yani koskoca Rüzgar Beyi her gün böyle görmüyoruz.

MÖSYÖ EGO DEPOSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin