Siyah Star Bölüm 11

33 2 5
                                    


Neden geldik bu güzel yere? İşte başlıyoruz gene. İnişe geçtik. Aşağıda küme halinde duran dev yuvarlak yapılardan hariç tek başına duran kocaman şeffaf bir baloncuk var. Masallardaki büyücülerin sihirli küresi gibi. Fakat bu küre neredeyse bir kamyon büyüklüğünde. Kürenin tam önünde yere iniş yaptık. Lambaya benzeyen ve içi görünen bu dev küre ile bizim aramızda sadece iki araba boyu mesafe var. Bu kürenin bir kısmı yere yapışık ve içinde bitkilerin köküne benzeyen çok renkli ince damarlar var. Yanımdaki kapı aniden açıldı. Ben aniden aşağıya atladım. Ooooooo, inanamıyorum. Burası sıcacık. Rahatça nefes alıp verebiliyorum. Kış ortasında sıcacık bir evin içinde oturmak gibi. Çok güzel bir his. Gezegenin bu soğuk kısmını ısıtan acaba bu dev baloncuklar mı? Aslında hepsi de çok güzeller. Ben hayatım boyunca burada yaşamalıyım. Burası tam bana göre bir yer. Etraf rengârenk baloncuklarla dolu. Üstelik bu baloncuklardan daha önce hiçbir yerde duymadığım ve bir daha da duyamayacağım kadar güzel nağmeler geliyor. Hafif ve şahane bir müzik dinlemek gibi. Karşımdaki kürenin içine girdiğimde her şey daha da güzel olacak. Hayatım boyunca mutlu olacağım. Dersler olmayacak. Ailemin benden istekleri olmayacak. Hayatın hiçbir sıkıntısı olmayacak. Hiçbir şey yapmama gerek kalmayacak. Sadece bu kürenin içine gireceğim ve ömrümün sonuna kadar keyfime bakacağım. Bu kürenin içinde ihtiyacım olan her şey var. Yumuşacık bir koltuk gibi. O koltuğun üzerine uzanıp hayatım boyunca en sevdiğim filmi izleyerek uyuyakalmak gibi. Neden daha önce gelmedim ki buraya ben? Ama olsun. Geç olsun güç olmasın. İşte bu muhteşem kürenin tam dibindeyim. Ne kadar da güzel parlıyor. Dışı tıpkı parıltılı bir cam gibi. O içindeki şeyler ne kadar hoş görünüyor. En sevdiğim renklerin parıltılı dansı var içerde. Öyle güzel dans ediyorlar ki. Kuyruklu bir yıldızın savrularak uçması gibi. Beni çağırıyorlar. Kürenin içine adım atmalı ve onların yanına gitmeliyim. Evet evet, onların yanına hemen gitmeliyim. Giriyorum... Hayır giremiyorum, neler oluyor? Neden giremiyorum? Kürenin tam önünde dondum kaldım. Neden giremiyorum? Neden hareket edemiyorum. Vücudumun kontrolünü kaybediyorum. İstemsiz olarak geri geri gitmeye başladım. Küreden uzaklaşıyorum. Hayır, hayır, uzaklaşmak istemiyorum. Bilmediğim bir güç küreye girmemi engelliyor. Birisi beni uzaklaştırıyor küremden. Neler oluyor? Hıh, o da ne? Sırtıma bir şey değdi. Arkamı dönüp bakmalı mıyım? Yavaş yavaş dönüyorum... Anneeeeeeeeee... Son hızla koşmaya başladım. Hıh, hıh, hıh, hıh, hıh, hıh,... Soluk soluğa koşuyorum... Hıh, hıh, hıh, hıh... O şey rüyamda gördüğüm koca gözlü yaratık. İyi de buralarda ne işi var? Olamaaaaaaz. Yine hareket edemiyorum, kilitlendim. Star, kendine gel, iyileş, yardım et bana ne olur! İstemsiz olarak arkama döndüm ve o kocaman siyah gözlü uzaylı yaratığın yanına doğru yürümeye başladım. Yürümemeye çalışıyorum ama olmuyor, yapamıyorum. Ayaklarım zorla adım atıyor ve beni o çirkin şeyin yanına doğru götürüyor. Bu yaratığın nasıl bakışları var böyle. Ürperiyorum. Bütün bedenimi kontrol ediyor. Onun etkisiyle hareket ediyorum. Artık o yaratığın tam karşısındayım. Durdum ve kımıldayamıyorum. İyi de bu yaratığın ağzı yok. Dur bir dakika. Artık korkmuyorum. Her şey yolunda gibi. Karşımdaki yaratık ortalama benim boylarımda, kocaman bir kafası var ve kocaman siyah gözleri, küçücük bir burnu ve cılız bir vücudu var. Teninin rengi sanırım gri. Üzerinde gri renkli vücudunu saran bir kıyafeti var. Benimle telepatik olarak iletişime geçti... Karşımdaki uzaylı yaratık şu anda düşüncelerime ulaşarak bana buradaki bilgileri telepatik olarak aktarıyor.

...................................

Şimdi her şeyi daha iyi anlıyorum. Buradaki devasa baloncuklar bu gezegenin yaşayan canlıları. Okyanustayken bir pinpon topu kadar küçülüp minik canlıları yiyerek besleniyorlar ve enerji topluyorlar. Okyanus suyu donduktan sonra topladıkları enerji ile giderek büyüyor ve parıldamaya başlıyorlar. Buzun üzerinde hareket edemedikleri için okyanus suyu donmadan önce mümkün olduğu kadar bir birlerine yakın durup birlikte donmaya çalışıyorlar. Fakat bazıları bunu başaramıyor ve buzun üzerinde tek başlarına kalıyorlar. Tek başına kalan bu baloncuklar yalnızlıktan sıkılmamak için sahip oldukları enerjiyi kullanarak gezegene gelen ilkel canlıların düşüncelerini kontrol ederek onlardan birini içlerine çekmeye çalışıyorlar. Fakat bundan sonrası çok kötü. Bu baloncukların içine giren bir canlı bir daha asla dışarı çıkamıyor ve ömrünün sonuna kadar hayatını o baloncuğun içinde geçiriyor. Havalar ısınıp buzlar eridiğinde ise içerde hapis kalan canlı pinpon topu kadar küçülen baloncuğun içinde bir pire kadar küçülüyor. Ardından buz tutan suların üzerinde ise tekrardan büyüyen baloncuğun içinde yine eskisi gibi asıl sahip oldukları boyuta ulaşıp büyüyorlar fakat içinden asla çıkamıyorlar. Bu uzaylı varlık beni önünde durduğum baloncuğun içine girmekten kurtardı. Şimdi ise artık bu gezegenden gitmemiz gerektiğini belirtiyor. Bu gezegen onların araştırma yaptıkları özel bir yermiş. Buraya bir daha gelmemizi istemiyorlar. Araçlarımızla birlikte gezegenden çıkmamıza yardım edecekler.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 18, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Siyah StarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin