Elisa, alnında hissettiği bir ıslaklık ile aniden gözünü açtı.Bir çift gözün ona baktığını görünce aniden bağıracağı sırada ağzını kapayan Cihat 'a afallayarak baktı.
Elisa'nın yatağının yanında oturan Cihat eğildi ve kulağına fısıldadı:
-Benimle gel.
Korkuyla afallayan Elisa, kafasını aşağı yukarı sallayarak onu onayladı.Buğlem 'e kısa bir bakış attı ve Cihat'ı takip etmeye başladı.
Cihat ,Elisa'nın çalışma odasına yöneldi ve kapısını hışımla açtı. Cihat Elisa'ya adeta kükreyerek:
-Ne yaptığını sanıyorsun sen !
Neden erken gelmedin !
Bıktım senin bu laf anlamaz tavırlarından !-E e efendim şey.Ben..
-Bu son Elisa !
Yeter artık bıktım !
Bundan sonra sana müsama göstermeyecegim !
Beni anladın mı !Zavallı Elisa korkuyla aşağı yukarı sallayarak onu onayladı.
Korkuyla kabi tekleyen Elisa yüksek sesle bağıran Cihat'ı tedirginlik ile dinliyordu.Cihat onun sözünü tamamlamasına izin vermeyerek tekrar lafa atlayıp :
-Bak Elisa !
Bugün dersi kaçırdın !
Yarın erken kalkıp burada mum gibi dikileceksin !
Kraliçe Almila'ya derslerin de oldukça başarılı diyorum. !
Beni pişman etme !diyip hızla odadan çıkıp sertçe kapıyı kapattı. Elisa irkilip derin bir nefes almıştı.
Cihat'ın gözlerinde adeta ateş saçan bir alev görmüştü.
Sinir,kin ve nefreti gözlerinden okuyabiliyordu.Ürkmüş ve tedirgin olmuş olan Elisa ,odadan yavaşça çıktı.Odasına vardığında ona afallayarak bakan Buğlem:-Hey neyin var senin ?
Elisa üzgün bir şekilde yatağa attı kendini ve mırıldanarak :
-Moralim bozuk hiç konuşmak istemiyorum.Moralim düzelince açıklarım Buglem.
Bir şeylerin ters gittiğini anlayan Buğlem ,gerginlikle ve varla yok arası bir sesle yanıtladı :
-Peki sen bilirsin ,Elisa.
****
Tuna , her zaman ki gibi okul için hazırlanıp evden çıkmış ve okula gitmişti.Onu farkeden arkadaşı Sertaç ,kapıdan girer girmez seslendi:
-Hey ! Günaydın Bay Dalgın. Buraya gelsene !
Tuna ,sessizce onu çağıran Sertaç'ın yanına doğru yöneldi ve yavaşça onun yanına gitti.Sertaç tekrar lafa atlayarak enerjik ve heyecanlı sey tonuyla :
-Bak! Seni kimle tanıştıcağım.Bu Banu, okulumuza yeni geldi .
Sertaç, Banu'ya dönerek :
-Bu okulun sessiz çocuğu, Tuna .
Banu ,sıcacık bir gülümsemeyle elini uzatarak:
-Memnun oldum.
Tuna, soğuk bir tavırla ve varla yok arası bir sesle :
-Bende.
diyip elini uzattı ve tanıştı.
Bir süre sonra hızla derse girdiler.