Ağağağa bu bölüm için çok heyecanlıyım
10 olduk sonunda yaa
Zaman ne hızlı geçiyor
Neyse iyi okumalarDemir'in ağzından
Emir'i uzun zamandır arıyorduk. Melisa telefonun izini bir yere kadar sürebilmişti.
"Ee şimdi ne olacak?"dedi Deniz.
"Bilmiyorum Deniz bilmiyorum."dedi Tufan başını ellerinin arasına alarak.
Birinden bir mektup almıştık bugün.
"Kardeşinizi ne kadar özlemişsiniz Demir bey. Merak etmeyin o bizimle güvende.
(Aşağıda Emir'in dayaktan yüzü kanla kaplanmış fotoğrafı vardı )
Bir teklifimiz var. Duyduk ki Deniz Soylu sizinleymiş. Onu getiririn, Emir beyi alın. Ya da getirmeyin, grubun diğer üyelerini de alalım."
Deniz ayağa kalktı. Telefonunu alıp ilerledi. Biriyle konuştu. Geri geldi.
"Tamam Emir'i bulmuşlar. Gidelim."dedi kendinden emin bir tavırla.
"Sen kalıyorsun."dedi Tufan.
"Öldürsen olmaz."
"Seni alırlar."
"Tamam zaten beni istiyorlar. Emir'e neler yapmışlar görmedin mi?"
"Evet Emir'e neler yapmışlar gördüm. Emir'e bunları yapan sana neler yapmaz Deniz?!"diye bağırdı Tufan.
"Tufan, Emir benim yüzümden orada. Bunun farkındasın, değil mi?"
"Deniz gelirsen bir de seni korumakla uğraşacağız."
"Bırak da o işi kendim yapayım Tufan."dedi sinirle.
Arkadan bir sürü adam geldi.
"Deniz hanım?"dedi en öndeki.
"Evet Vedat?"
"Biz hazırız."dedi.
"Çantayı getirdiniz mi?"
"Buyrun efendim."dedi elindeki çantayı uzattı. Deniz çantayı alıp önümüze attı. Çantanın yarım açık ağzından bir sürü silah görünüyordu.
Herkes silahlarını aldıktan sonra yola çıktık.
Gittiğimiz yer beklediğimizin aksine küçük bir kulübe değildi. İki katlı bir evdi. Önden Deniz'in adamları etrafı sardı. Ha bu arada. Deniz'in babası Erdal bey de bizimle gelmişti.
"Tepedeki sniperı gören var mı?"dedi.
"Durun hepiniz aynı anda bakmayın."dedi. Sonra kuaklığa kouştu.
"Vedat tepede sniper var. Bi adamına söyle ateş etsin. Ben onu buradan indireceğim."dedi.
Hemen ardından iki el silah sesi duyuldu. Sniper o tarafa döndü. Deniz tabancasıyla hedef aldı.
Sniper tam aşağı hedef almıştı ki Deniz'in silahının sesi duyuldu. Adam geriye savruldu.
Deniz'in derin bir nefes aldığını duydum.
"Hadi girelim."dedi Erdal bey.
Önden o arkasından kızı girerken Tufan Deniz'i arkasına aldı. İçeri girdik. Deniz ve Erdal bey yolda gördüklerine sıkıyorlardı. Sıkınca adamlar bayılıyorlardı. Arkasından gelen adamlar da onları dışarı taşıyorlardı. Bu kadar korkunç olabilecekleri hiç aklıma gelmemişti. Bir süre sonra Tufan da sıkmaya başladı. Şarjörlerin içi özel mermilerle doluydu. Vurunca sinir sistemine girip felç ediyordu. Geçici olarak tabi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diğerleri
Teen FictionDeniz Soylu, değişik yetiştirilmiş değişik bir kız. Babası Erdal Bey'le beraber uzun yıllardır birlikte yaşıyorlar. Annesi yıllar önce ölmüş ve babasıyla birbirlerine tutunmuşlar. Babası da aileden kalan işini devam ettirmek zorunda. Uyuşturucu kaça...