Lütfen Vote 'den oylarınızı , Comment'ten yorumlarınızı bırakmayı unutmayınız. Keyifli okumalar..
******
-Bilge, matematik sınavından bu kez iyi bir not bekliyorum. Seninle çalışmamızın sonucu bu, teşekkür ederim.
-Öyle mi, buna çok sevindim. Ama bu senin başarın ben ne yaptım ki ?
-Kendini küçümseme, matematikle aramın iyi olmadığını biliyorsun.
-Pekâla, o halde Edebiyat sınavına da sen beni çalıştırırsın olur biter.
-Seni uyanık, tamam söz.
-Bu arada, dün çizdiğin şey.. Gerçekten çok güzel olmuş.
-Teşekkür ederim. Karaladım işte bir şeyler..
Zil çalmıştı ve sınıfa girmek üzereydik. koridorda ilerlerken, okulda daha önce görmediğim, fakat siması bana hiç de yabancı gelmeyen bir kız görmüştüm. Okuldan olamazdı.Öyle ya, bunca zaman görmemiş olmama imkân yoktu.Zaten tek başına yürüyordu.Yanında bir arkadaşı da yoktu.Nereden tanıyor olabilirdim? Yan sınıfa girmişti.Ben de onu daha önce nerede gördüğümü düşünerek kendi sınıfıma girdim.
******
Son derste bitmiş, zil çalmıştı. Arkadaşlarla yürüyerek eve doğru gidiyorduk.Tabi yolun bir bölümünden sonra, onlar "yarın görüşürüz"diyerek ayrılmışlardı.Bense yürümeye devam ediyordum.Fakat, bir süre sonra, arkamdan gelen ayak seslerini işittim.Çok geçmemişti ki, arkamdan gelen kişinin yanımdan hızlı adımlarla yürüyüp gittiğini gördüm. Gözlerim ona iliştiğinde, onun, okulda gördüğüm kız olduğunu farkettim. Bu kızı daha önce, başka bir yerde gördüğüme emindim.Ama nerede ? Yol boyu, o önde, ben arkada yürüdük.İki yol ayrımını da geçmiştik.Eve de oldukça yaklaşmıştık.Ya, evimin olduğu muhitte, ya da daha ilerisinde bir yerde oturuyor olmalıydı. Derken, bir eve girdi ve o an hatırlamıştım.Hafta sonu, sabah camdan baktığımda, elinde valiziyle gördüğüm o havalı kızdı.Demek karşı evde oturuyordu.Oysa ben, misafirliğe geldiğini düşünmüştüm.. Bizim okula gelmişti ha ? Vay canına, yakından daha da güzel ve alımlı görünüyordu.. Yolun karşısına geçip, ben de evime doğru yöneldim. Sarı, püsküllü anahtarlığımda takılı olan anahtarımla kapıyı açıp, içeri girdim. Annem aceleyle beni karşılayıp, bir şeyler anlatmaya başladı.
-Bilge tatlım,çıkmak için seni bekliyordum.Hemen anneannene gitmek zorundayım.Hastalanmış ve yanına gelmem için beni biraz önce aradı.Babanı aradım ama cavap vermedi, sen söylersin. Aa bu arada yemek hazır ve kardeşine iyi bak.Hoşcakal. Diyerek hızla evden çıktı.
Odama çıkıp üzerimi değiştim.Lacivert, yanlarında mor çizgileri olan eşofmanlarımı giydim. Ellerimi yıkadım ve mutfağa indim.Bir yandan anneannemi düşünürken, bir yandan da kardeşim Simge'yle sofrayı hazırlıyorduk.Sofraya, rengi açık yeşil olan masa örtüsünü birlikte serdikten sonra, kardeşim, sapları yaldızlı,desenleri olan çatalları koydu.Ardından pembe çiçekli, beyaz porselen tabaklarımızı masaya yerleştirdim.Annem çok renkli bir kişilikti doğrusu.Ama zevkli kadındır.Görselliğe çok önem verirdi ve evi cıvıl cıvıl dekore etmeye bayılırdı.. Saat epey ilerlemişti ve babam da gelmek üzereydi.Derken kapı açılıp, babam içeri girmişti bile.. Kardeşim hemen babama doğru koşarak, kollarını uzattı.Babamsa, biraz eğilerek, Simge'nin alnına bir öpücük kondurup, bir yandan doğrulurken, bir yandan da yemekte ne olduğunu soruyordu.Üzerine yine her zaman ki gibi bir takım elbise giymiş, elinde, işle ilgili evrakların bulunduğu siyah çanta ile mutfağa ilerledi ve ocakta ki tencerelere baktı. "Ooo en sevdiğim yemekler"diyerek üzerini değiştirmek için odasına çıktı.Simge ise gözlerini devirmiş, arkasından bakıyordu.Onun bu halini görünce yanına gittim ve "bakalım baş köşeye kim oturacak ?" diyerek, küçük bir oyunla onu bu üzgün halinden kurtarmış oldum.Bense, babamın bu ilgisiz hallerine zaten alışkındım.. Yemekleri tabaklara koyarken, babam da üzerini değişmiş,hızlı bir şekilde masada ki yerini almıştı bile.İki elini birbirine sürterek çok acıktığını belli ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Yolu Birdir
Lãng mạn...Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Onun beni sevdiğini hissediyordum.Bana hislerini açmamıştı ama bunu anlayabiliyordum. Bu tıpkı konuşamayan bir bebeğin sana agular yapıp, elinde ki çıngırağı paylaşması gibi bir şeydi...