M.A 4.BÖLÜM

32.6K 1.3K 88
                                    

Murat abi ve gamze abla yanımıza gelip ne olduğunu sorduğunda çiler onları nasıl gönderdi bilmiyorum ama gönderince saçımı çekerek beni kendime getirmişti.

"Mal mal konuşma ne bulması? Her mavi gözlü çocuk o mu? O zaman yağızda olabilir."

"Yağız olmasında kim oluyorsa olsun. O çocuğa bir ben katlanamıyorum. Ya siz nasıl katlanıyorsunuz banada söyler misiniz?"

"Valla ben durunun arkadaşı diye katlanıyorum. Yoksa banane tipsizden."

Çiler kaşlarını çatıp boraya dönerek "Tipsiz mi ulan o çocuk sana bin basıyor be ne tipsiz diyip duruyorsun?"

"Ben mi tipsizim? Çiler istersen bir göz doktoruna götüreyim kardeşim seni bak bütün masraflar benden. Ulan yakışıklılığım gözüne batıyorsa banane."

Çiler yine bir şey diyecekken aralarına girip bütün gözleri üzerime tekrar çektim.

"O mavi gözlünün o olduğuna eminim."

"Git konuş bakalım o mu değil mi anlarız."

Çiler çok mantıklı konuştu ama benim o çocukla konuşacak yüzüm var mı onu bilmiyorum. Göz ucuyla arkamı dönüp ona baktığımda telefonuyla oynadığını gördüm. Ulan bir de sen değilsen varya evden çıkmam.

"Şuna götün yemiyor desene sen yıldız. İstersen ben konuşayım yerine ne dersin?"

Gözlerimi büyüterek boraya döndüm.

"Sakın bak sakın böyle bir şey yapma seni çiğ çiğ yerim anladın mı çocuk?"

Bora gülümseyerek içeceğini yudumlamaya başlayınca yavru köpek bakışlarımı çilere çevirdim. Çiler ne demek istediğimi anlayınca başını iki yana olumsuz şekilde salladı.

"Ben onun olduğunu sanmıyorum. Seni sürüklerken azıcık çocuğa bakmış olabilirim. Bu çocuğun göz rengi biraz daha koyu onun ki açıktı. Yani yağızın göz rengine benziyordu."

"Her yere bir yağız ekleyeceksin değil mi?"

Çiler gülümseyerek evet deyince oflayarak yeniden arkama döndüm. Gözlerimi kapatıp geri açtığımda çocukla göz göze gelmem bir oldu. Hızlı bir şekilde önüme dönüp boraya şapşal bir şekilde gülümseyip içeceğimi yudumladım.

"Yıldız kardeşim acaba bir delilik yapmış olabilir misin?"

Kaşlarımı çatıp tam ne demek istediğini soracaktım ki masamın yanında dikilen mavi gözlü çocuğu görünce kirpiklerimi bir kaç kere kırpıştırdım.

"Bir şey sorabilir miyim? Neden bana bakıp duruyorsunuz?"

"Şey?"

Çocuk kaşlarını çatıp kollarını birleştirince her zamanki gibi utandığım için saçımla oynamaya başladım. Lânet olsun bu huyumdan bir türlü vazgeçemiyorum.

"Bir kaç gün önce maskeli parti vardı selin dumanın sen orada mıydın?"

"Evet oradaydım. Selin en yakın arkadaşım olur da."

Gözlerimi büyütüp çilere ben demiştim bakışlarımı atıp çocuğa gülümsedim. Bu soruyu benim yerime bora sorduğu için devamınıda benim getirmem gerekiyordu.

"İlk dans eden kişi siz miydiniz?"

"Hayır tabikide ama sizin için o olabilirim isterseniz?"

Sinirle yumruklarımı sıkıp gözlerimi kapatıp yeniden açtığımda bora çoktan çocuğun üzerine uçmuştu. Hızlı bir şekilde kalkıp onu çocuğun üzerinden iterek ona doğru eğildim.

"Bana yavşamayı aklından bile geçirme."

Yerime geçip içeceğimi sinirle içmeye başladım. Bu sefer çiler ben demiştim bakışlarını bana atıyordu ama şu an onu hiç tınlamıyorum. Telefonuma mesaj gelmesiyle telefonumu alıp gelen mesaja baktım.

Kim:05...
Beni böyle bulacağını mı sanıyorsun prenses?

İşte şimdi buldum seni mavi gözlüm. Gülümseyerek etrafa baktım ama herkes birbirleriyle konuşuyordu. Telefonuma yeniden dönüp mesajı bir kaç kere okudum. Bulacağım seni mavi gözlüm.

Bölüm geç geldi değil mi? Kusura bakmayın. Bu sıralar gerçekten meşguldüm bölüm yazamadım. Yazmamla hemen paylaştım. Umarım beğenirsiniz. Sizleri çok seviyorum. İyi okumalar.😘😘😊😊

MASKELİ AŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin