BASRA KÖRFEZİNDE

Okul Gezisi

neden içmiyorsun " dedi." su yok " dedim sonra bir çocuk elinde bir su ile geldi fırata verdi fırat da bana uzattı içtim

fırat önce uzun uzun baktı sonra " o bir kaza değil" dedi.ne saçmalıyo ne kaza değil acaba bilerekmi beni düşürmüştü " ne yani sen beni bilerek mi düşürdün!!!" dedim sinirle ve kırgınlık karışık bir şekilde"tabiki hayır onu bilerek yapmadım başka bişeydi önemsiz en iyisi ben gidim " dedi  arkasından " yaa nereye ,ne kaza değil fırat" dedim ama beni duymamış gibi yaptı.

sonra düşünmeye çalıştım ne kazasından bahsediyordu ama neyse fıratı çekecek halim yoktu biraz daha telefonumla oyalandım  hala merak ediyordum ama NE KAZA DEĞİl!!!!!  Off ya en kısa zamanda fıratla konuşmam gerekti.

Zil çalınca sınıfa çıktım ve aylanın ayına oturdum " dicle şey biraz konuşabilir miyiz " dedi.
"Gerçekten şu an kötüyüm  çıkışta bize gel konuşalım" dedim.kafasını tmm anlamında salladı.

Arkamı döndüm emir yoktu " ayla, emir nerde?"dedim ayla konuşmak yerine bilmiyorum manasında ellerini  gösterdi.sonrada" zil çalar çalmaz çıktı sınıftan" dedi.

Başka zaman olsaydı emir     nereye gittiğini söylerdi o söylemezse ayla sorardı bunlara ne olmuş böyle araları çokkk bozuk ne yaptı bu emir...

Zil çalınca hoca geldi derse geldi.
Ders bitince öğle arasıydı ama emir ve fırat derslere girmemişti.

Fırattan

Bugün emir beni şikayet etmişti aslında haklıydı ama bilerek yapmamıştım dicle bilerek yapmadığımı bildiği için beni şikayet etmemişti sonra emirle kavga etmiştik.dicle bizi ayırırken emir dicleyi itmişti son anda onu tutmuştum düşmemişti ama emirden böyle bişey beklemiyordu çok şaşırmış hem de üzülmüştü.

Asıl konu ise emir herşeyi duymuş "o kaza değil" dediğimde dışardaymış ama derse girmişti demek ki dicleyi merak ettiğinden hocadan bir şekilde izin alıp dışarı çıkmış sonra bizi konuşurken görüp dinlemeye geldiğini gördüm  ben de bu nedenle hiçbirşey anlatmadım dicleye emir öğrenirse herşey sarpa sarırdı.sonra beni görüp yanıma geldi.

-Emir ve Fırat-

Emir" fırat konuşmamız lazım " dedi.bende kafamı sallayıp tmm dedim sonra bir banka oturduk emir" dicleyle konuştuklarınızı duydum....o kaza değil dedin....o kaza....basradaki...kaza mı?" dedi. Kafamı öne eğdim ve sonra" hayır " dedim." fırat doğruyu söyle" dedi.biraz durdum emir bu işin sonunu getirirdi ama hayır bunu söylemiyecektim" doğruyu söylüyorum emir o kaza basradaki kaza değil " dedim ." fırat benim teyzem eniştem ya bizim babalarımız hayatını kaybetti böyle bişey varsa bilmek hakkımız değil mi ha söyle " en çok bizim hakkımızda kardeşim ne yapcaz anca üzülecez ne yapabiliriz" emir BİLSEK ne yapacağız ne yapabiliriz sen söyle ne yapabiliriz hem daha kesin bile değil " dedim " ya nasıl ne yapabiliriz polise gideriz " dedi. " ben bilmiyomuyum emir kanıtımız yok " dedim " o zaman nerden biliyorsun kaza olmadığını" dedi." tamam herşeyi anlatacağım sakin tamam mı ? " dedim kendini toparladı ve kafasını tamam anlamında salladı ben de anlatmaya başladım.

" emir geçen sene kazanın olduğu gün ben mezarlıktaydım babamın mezarının - bu sırada yutkundum- bir çocuk yanıma geldi 5-6 yaşlarında elinde bir kağıt vardı bana verdi bunu bir abi sana gönderdi dedi ve gitti içinde + O KAZA DEĞİL+yazıyordu ben geçen sene okula gitmedim emir hergün polise gittim ama yok bulamadılar emir bir bok bulamadılar şerefsizler kanıt yok dediler emir kanıt yok dediler!!!!" dedim bağırarak emir " nasıl kanıt yok dediler yaaa nasılll" dedi emirde bağırarak biraz durduk ikimizde " emir ben sınıfa gidiyorum sonra konuşalım  kimseye bir şey deme şimdilik " dedim.

Arkadaşlar telefon da ve internetimde bazı sorunlar oldu ve şu an da bu bölümü kaçıncı yazışım hatırlamıyorum o derece ve telefon almaya karar verdim en yakın sürede düzgün bir şekilde bölümlerimi yayınlayacağım

Çoook seviyorum sizi...