Sabah telefonumun melodisiyle uyandım. Pardon sabah mı dedim ben ? Gözüm saate takıldığında 13:30 olduğunu fark edince şaşkınlıkla baktım.Tamam uyumayı seviyorum fakat bu kadar uzun süre uyuyamam. Bunun dün yattığım saatle alakalı olduğunun farkına vararak kapanmak üzere olan telefonumu elime aldım .
Sarışınım Arıyor...
Derya nin aradığını fark edip telefonu açtım
Efendim sarı 1 bu ona sesleniş tarzimdi çünkü derya sarı 1 tülay ise sarı 2 ydi . Canlarim ya..
Alışveriş e gidiyoruz.
Vay canına demek öyle anlat evladım 😂
Olur peki gidelim. Iyi de niye gidiyoruz zaten geçen gün çıkmıştık.
Sonuçta alış veriş i sevsemde israfa karşıyım. 😎
Bana şaka yaptığını söyle Buse.
Aha bombanın pimi çekildi. Önemli bi şeyse ağzıma sıçar ama şaka yapmıyorum.
E pas geçiyorum .
Çok zekice.
Sus be midemden gelen ses . Ne ? Ben hep bu sesin midemden geldiğini düşünmüşümdür. Niye diye sormayın plis.
Lan ablam balolarina bizi çağırdı
Ah öyleydi di mi ?
Doğru ya
Ben bunu nasıl unuttum lan
Hadi hemen kalk kapıdayız
Peki geliyorum.
Ayı ve pandali pijamalarimla birkikte aşağı inmeye başladım. Merdivenden aşağı inerken son iki basamakta ayağım takılınca yeri boylamaktan son anda kurtuldum. Kapıyı açtığımda kızların üçü de bana yiyecekmis gibi bakmaya başladılar. Şu an hayatım için cidden endişeleniyorum.
Ben size söylemiştim. Diyerek ilk olarak Sevda içeri geçti. Bunu babası doğurmuş ben söyleyeyim. Bir darbe de Derya dan geldi. Kuzum benim ya nasıl da aptal aptal bakıyor. Tülay da kahkaha atarak içeri girince bi süre kapıdan dışarıyı izledim. Bu kadar laf çok fazla bu minnak bünyem bunları kaldıramıyor haliyle . Hava haziran ayında olmamız nedeniyle gayet sıcaktı. Bizim sene sonu partimiz okullar kapanmadan olmuştu. gerçi cokta hatırlamak isteyeceğim bir şey değil. Malesef gecem saplantılı Aras yüzünden birazcık mahvolmustu. Beni öpmeye kalkmasıyla her şey karışmıştı. Barış tan dayakta yemişti üstelik. Kapida dikilmenin cok saçma olduğuna karar vererek iceri gectim.kızları bulamayinca yukarı odama çıktım. Dışarı çıkarken giyeceğim seyleri hazırlamış olan Tülay bana bakıyordu.Bu günü ben böyle hayal etmemiştim ki ama, evde pijamalarimla televizyon karsisina geçip televizyon izlemek varken alışverişe gidecektik. Alışverişe o kadar düşkün bi kız degildim, Çünkü;bi o mağaza bi bu mağaza canıma tak ediyordu. Ama bu gün ayrıydı bu gün Ebru'nun (derya'nın ablası) mezuniyet balosu vardı.Istemeye istemeye Tulayin elindeki elbiseyi aldım ve odadan çıkmaları için beklemeye başladım.Tabi bizimkiler bön bön suratıma bakmakla yetindiler lan cikacakmisiniz mi artık?
Ya kardeşim bunlara çok acıyorum ben ya.
Bizim odadan çıkmamız için senin hazır olman gerek bebem diye lafa karışan tabiki Derya. Canım sende olan bizde yok mu?
Yuh Tülay yuh kardeşim of yemin ederim bıktım sizden ya.diyerek banyoya gittim. Kıyafetlermin ıslanmasından ne kadar nefret etsem de onların yanında giymeyeceğim tabiki.10 dakika sonra odadan çıktım ve bizimkileri odada göremedim aşağıya indim. Derya ne demiş olabilir sizce Offff şu güzelliğe gel be bu kızların sapık olduğunu size söylemiş miydim bilmiyorum .Ama şimdi söylüyorum bu kızlar çok sapıklar.Sevda yine basladi tabi Hadi ya çok geç kaldık zaten yürüyün şamatayı bırakın. Ben ne günah işledim de böyle arkadaşları bana verdin ya rabbim.Tam hadi siz geçin ben mutfağa gidip geliyorum 5 dakikaya kapıdayim.dedim ve demez olaydım .Buse yürü mutfağına da sana da başlarım işimiz bittikten sonra yersin hadiiiii diye lafa karışan Tülay.Herneyse biraz sinirlensem de tamam diyip çıktım evden.Araba yerine taksi durağına doğru yürümeye başladık. Ne kadar sürücü kurslarına gitmiş olsakta yaşımız tutmadığı için bunu riske atmadik.Bizim kızlarla ben öne binicem sen öne binicen kavgası bitmez tabi en sonunda ön koltuğa tartışmasız olarak Tülay oturdu.Şoföre Kadiköye gideceğimizi söyledikten sonra çantamdan telefonumu ve kulaklığımı çıkardım Alan walker'ın FADED isimli muhteşem şarkısını açtım ve dinlemeye başladım.Kadıköy'e geldiğimizde ne kadar maddi durumumuz iyi olmuş olsada derya taksimetredeki rakamları görünce resmen nevri döndü ve parayı şöfere uzatıp indik arabadan.Tabi Derya soylenmeyi ihmal etmiyo.Neymiş efendim Beykozdan kadıköye bu kadar tutarmiymis,bundan sonra taksiye binmeyip arabasını kullanicakmış falan filan bi ton dırdır etti.Derya'yı sinirlenince tutabilene helal olsun( yani Sevdaya).Kız deryaya bi bağırıyo Derya süt dökmüş kedi gibi oluyo o yüzden sevdanın bu özelliğini çok severken Derya'nın da bu özelliğini çok komik buluyorum .Herneyse biraz yürüdükten sonra karşımıza çıkan ilk abiye mağazasına girdik ve bakmaya koyulduk.Ilk elime kırmızı dizin bir karış üstünde bir elbise aldım. Aslında hoş sayılırdı. Kafamın bir kenarına not ettim ve bakinmaya başladım.
⭐🌟🌟🌟🌟🌟
Hepimiz kendine uygun şeyler bulmuşken Tülay ın halâ etrafta elbise araması gerçekten çok sıkıcıydı. Artık hepimize daraltı gelince bizde bir an önce bulmak amaçlı aranmaya başladık.Herkes tam vazgeçecekken Derya nın sesi hepimizin dikkatinin ona toplanmasına neden oldu.
Hemen atıldı.
Bence bu mükemmel. Elinde dizden bir karış uzun vücudu saran çok güzel bir elbise vardı . Tülay da beğenmiş olacak ki .
Buldum diye bağırdı.
Derya yalandan oksurunce
Tülay hemen gidip ona sarıldı ve buldun dedi. Kasada paraları ödedikten sonra herkes kendini evine atti .
Bu yeni bir hikaye ve önerilere ihtiyacım var. Mantıklı önerileri olan arkadaşlar yorumlara ya da ozele yazarlarsa memnun olurum. Umarım sevmişsinizdir . Vote vermeyi unutmayın . Bir daha ki bölüm çok heyecanlı olacak ...😂😂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavgalı Aşıklar
ChickLit"Artık kavgaya devam edebilir miyiz?" dedi sıkılmış bir tavırla. Yeni gelen çocuğun bana sorduğu soruyla kaşlarını çatmıştı. "Aksi takdir de şu(!) geldiği ilk gün dayak yiyecek."